İstanbul Kadın Araştırmaları Merkezi tarafından İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansının katkılarıyla düzenlenen Uluslararası İstanbul Kadın Buluşması (KADINİst) kapsamında düzenlenen ''Kadın Dostu Kentler'' başlıklı panelin açılışında konuşan Topbaş, dünya nüfusunun hızlı bir şekilde şehirleştiğini, bu süreç içinde artık kırsaldan kente doğru ciddi bir akım olduğunu söyledi. 
Dünya nüfusunun yüzde 65-70'i şehirlerde yaşarken, yakın gelecekte bunun yüzde 80'lere varacağının ifade edildiğini anlatan Topbaş, ''Çünkü şehirler umut kaynakları, şehirler geleceği bulma adına önemli buluşma noktaları. Tabii şehirlere gelindiğinde de beklentiler çok daha farklı boyutta. Özellikle kadınların kırsalda bulunduklarında kendi dar yaşam alanlarında kendilerini geliştirme imkanları olmadığı gibi ciddi baskı altında olduklarını biliyoruz. Şehirler kadınlara da farklı imkan ve fırsat vermekte'' diye konuştu. 
Topbaş, çağdaş kentler oluşmasında yerel yönetimlere büyük görevler düştüğünü vurgulayarak, daha sağlıklı, eğitimli, huzurlu ve refah toplumu ortaya çıkarma konusunda kadınların konumunun güçlendirilmesinin çok önemli olduğunu söyledi. 
Toplumun her katmanı sürecin içindeyse, başarının mümkün olduğunu kaydeden Topbaş, dünyada 6-11 yaş grubunda okula devam edemeyen yaklaşık 113 milyon çocuğun büyük bir bölümünün kız olduğunu, kadınların kent hayatında eğitimden tutun da çalışma hayatına kadar şehrin kendine sunduğu nimetlerinden istifade etmelerini sağlamanın, her alanda varlıklarını ortaya koymalarının ancak şehirlerde mümkün olabildiğini anlattı. 
-''İSTANBUL BİR KADIN ŞEHRİ''- 
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş, insanların şehirlere, şehirlerin insanlara bir şeyler kattığını vurgulayarak, şöyle devam etti: 
''Göreve geldiğimiz günden bu yana İstanbul'da daha aktif bir hayat oluştu. Bizden önce Beyoğlu, İstiklal Caddesi, Galata, Pera gibi bölgelerde akşam karanlığında bayanları sokaklarda görmediğimiz dönemler vardı. Şimdi artık sabah saatlerine kadar bir bayanın yalnız dolaşabildiğini, eğlenebildiğini, alışveriş yapabildiğini, bir kafede oturabildiğini görmekteyiz. Şehir daha fazla yoğun şekilde yaşanmaya başladı. İstanbul, güvenli, sağlıklı, dünyaya açık, özgür bir şehir oldu. İstanbul, bir kadın şehri. Kadınların izlerini, eserlerini taşıyan, kadınların eserlerinin varlığıyla övünülen bir kent. İstanbul'da artık kadınlar da erkekler kadar özgür. Kadınlara bu şehirde ciddi fırsatlar verilmekte. Sadece İstanbul'da değil, dünyada kadın haklarının gerçek anlamda savunulması ve haklarının iade edilmesi önemli.'' 
İstanbul Büyükşehir Belediyesinde çocuk ve gençlik meclisleri bulunduğunu anımsatan Topbaş, ''Bizim 300 üyeli ana meclisimiz var. Pazartesi gününden itibaren Büyükşehir Meclisinde, Kadın Meclisi kuralım. Orada aktif çalışmalarını yapsınlar, sivil toplum örgütleriyle temas etsinler, taleplerini yansıtsınlar. Böyle bir meclisi kurabiliriz. İstanbul, kadınlarla ilgili konuların tartışıldığı ve karara bağlandığı bir merkez olsun. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak buna destek vermeye hazırız'' diye konuştu.