Gazeteci Cengiz Çandar, futbolda şike soruşturmasının seyrinin medyanın çeşitli kademelerindeki yazar ve uzman muhabirlerde yarattığı soru işaretlerinin kendisini de düşündürdüğünü açıkladı.

Çandar yazısında "Bu 'Şike operasyonu' mu gerçekten? Yoksa, 'Fenerbahçe operasyonu' mu; ya da 'Aziz Yıldırım operasyonu' olmasın" diye yazdı.

Radikal gazetesindeki köşesinde konuyu gündeme taşıyan Çandar, yazısında yazar İsmet Berkan'ın sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki "Sike operasyonu beni hiç rahatsız etmiyor, aksine bu operasyon sayesinde sevinmeye de hazırdım ama polisin operasyonunu kamuoyuna satma çabası beni işkillendirdi, bugün yaşananlar daha beter işkillendiriyor beni. Büyük resimde bir şeyler dönüyor, ama ne?" ifadelerini okurlarıyla paylaştı. Berkan'ın sözlerinden yola çıkarak şike soruşturmasını irdeleyen Çandar,  televizyon kanallarında yayımlanan ve ele geçirilmiş silah görüntülerin hiçbirinin bir suçu kanıtlamadığına dikkat çekti. Aziz Yıldırım'ın şahsı üzerinden "suçlu" algısı yaratılarak tipik bir "psikolojik hareket" yürütüldüğünü düşündüğünü yazan Çandar'ın yazısının önemli satırbaşları şöyle:

"Daha ifadesi bile alınmamış birinin kamuoyu nezdinde infazı sağlanıyor. Üstelik bu, gizli olması gereken hazırlık soruşturması sırasında yapılıyor. Polis, medyaya -daha önce de yazdım- cömert bir servis yapıyor. Medya, hiçbir hukuk ve ahlak filtresinden geçirmeden, eline tutuşturulanı yayımlayarak psikolojik harekâta aracılık yapıyor. Tıpkı 28 Şubatta yaptığı gibi. Tıpkı o dönemde mağdurlarından birinin ben olduğu 'Andıç'ta yapıldığı gibi. Hukuk ayaklar altına alınarak 'adalet'e nasıl ulaşılacaksa, o yol izleniyor. Medya yöneticilerinin bir bölümü hiçbir şeyi sorgulamadan, polise inanma yolunu çoktan ve kendiliğinden seçti bile.

İDDİALAR BİR BİR ÇÜRÜDÜ

Oysa medya boru-trampet takımıyla üç gün üst üste gürültüyle açıklanan 'bilgiler ve bulgular'ın bir bölümü fos çıktı. Örneğin, Karabükspor'dan Fenerbahçe'ye transfer olan Nijeryalı futbolcu Emenike'nin bavul bavul para aldığı ve Fenerbahçe karşısında maça çıkmadığı, bunun belgelerinin bulunduğu öne sürülmüştü. Açın bakın pazartesi-salı günkü gazetelere. Emenike serbest bırakıldı. Var olduğu iddia edilen görüntüler ise hiç ortaya çıkmadı. Aziz Yıldırım'ın Beşiktaş-Fenerbahçe maçından önce Futbol Federasyonu Başkanı'na telefon edip Cüneyt Cakır'ı maç hakemi olarak istediği ve maçtan önce Cüneyt Çakırla görüştüğü manşetlere çıkmıştı. Ne oldu? Bunun gerçek olmadığı ortaya çıktı. Örnekleri saya saya bitiremeyiz. Bu şekilde yürütülen bir 'operasyon'un, milyonlarca Fenerbahçeliyi, 'Temiz Eller Operasyonu' olduğuna ikna edemezsiniz. Fenerbahçeliler, bunun Aziz Yıldırım üzerinden yürütülen bir 'Fenerbahçe Operasyonu' olduğuna kanaat getirmeye başladılar. Bunu kim, niçin, ne amaçla yapıyor? Cevabını bulamadıkları, benim de cevabını araştırdığım soru bu.

LUBE AYAR'IN GÖZÜNDEN ŞİKE SORUŞTURMASI

Çandar, gazeteci Lube Ayar'ın soruşturmanın güvenilirliğine ilişkin kaygılarını Twitter'dan duyurduğunu da köşesine taşıdı. İşte şike soruşturmasının gazeteci Lube Ayar da yarattığı soru işaretleri...

"- Anlamak istemeyenlerle işim yok. Ama algı sorunu olanlara tekrar anlatabilirim. Hadi başlayalım Kayda düşsün: JSg Polis, 2004'ün son WM haftalarında 'dinlemede'ydi! Yani, RizeAkçaabat ve Rize-Beşiktaş maçında olacakları biliyordu. Soru: Ne yaptılar?

- Maçlar oynandı, lig bitti, soruşturma bitti. Bursaspor küme düştü. Şike konuşmaları savcı Selim Berna Altay'a geldi (Hrant Dink cinayeti davasının savaşıydı, cç) Soru: Savcı ne yaptı?

- 2005'te dava başladı. Ben dosyayı aldım. Bazı belgeleri yayımlayan Milliyet, şike belgelerine burun kıvırdı. Soru: Geçti mi bir yıl?

- Milliyet'in spor ödülleri töreninde M. Ali Şahin'e bu belgeleri anlattım, önceki haberlerimi övüp kartını verdi. Soru: Bakan ne yaptı?

- Juventus (İtalya'nın ünlü futbol takımı cç) küme düşürüldü. Ben apar topar Datça'dan çağrıldım, bir kısmını yazdım (Türkiye'deki şike soruşturması cç), bir kısmı veto yedi. Soru: Geçti mi 2 yıl?

- Bakan (M. Ali Şahin) NTV'nin canlı yayınına aktı. Haluk Yürekli istedi, telefonla bağlanacaktım. Ama Bakan istemedi, konuşamadım. Soru: Sizce neden?

- Bakan yayında 'İki yıllık I zamanaşımı süresi doldu, yapacak bir şey yok' dedi. Soru: Bu sürenin nasıl geçtiğini anladınız mı?

-Milliyetten Cemal Ersen'e konuşan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, 'Bu belgeler yok' dedi. Soru: Diyecek söz bulabiliyor musunuz?

- Sedat Ergin (o sırada Milliyet Genel Yayın Yönetmeni cç) Fenerbahçe muhalefetinin (Aziz Yüdırım'ın muhalifleri) telefon konuşmalarını içeren bölümü silip attı, 'Yıldırım lehine yazı istemem' dedi. Sorum yok! I Milliyette Sedat Peker'in ünlülerle yaptığı telefon konuşmalarım koyduğum dosyadan Sansal Büyüka'nınkiler yok oldu! Bulamam mı sandınız?

- Habertürk'teyken Fatih Altaylı kimsenin yapamadığını yaptı, Rüştü'nün (o dönemde Fenerbahçe'nin kaptanı, kaleci Rüştü Reçber) dövülmesine ilişkin telefon konuşmalarını Kanal 1 Haber'de yayımladık.

- Ertesi gün spor basınının Sedat Peker'le ilişkisini kanıtlayan ikinci bandı hazırladık. Sabah, Altaylı beni çağırdı ve şöyle dedi...

- 'Bugüne kadar Başbakan, Cumhurbaşkanı, MİT, ordu yazdım, ama böyle bir şey ilk defa başıma geliyor. Bu bandı yayımlamasak olmaz mı?' Altaylı, 'Mehmet Ağar'ından Şenes Erzik'ine, Fatih Terim'inden Tahir Kıran'ma aramayan kalmadı' dedi. Sorum yok!"

- Kocaman'dan Alex'e "Türk futbolu çökmeli, yeniden inşa edilmeli... 1958'den beri bütün lig incelensin... Benim ağınma giden, Fenerbahçe'nin öne çıkarılması" diyen Türk futbolunun ahlak abidesi, Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman'ın onur ve emek adına niçin çırpındığını şimdi anlıyor musunuz?

- Türkiye'de futbol oynayanlar arasında bir başka ahlak abidesi olan Fenerbahçe kaptam Alex'in dün basın toplantısı düzenleyip "Biz burada alın terimizi biliyoruz.

Biz hiçbir maçı lekeli kazanmadık. Hak ederek kazandık. Şu an net bir şey yokken bu konular hakkında vereceğim bir cevap yok. Ben gerçekler üzerine cevap veririm. Benim için Fenerbahçe şampiyondur" diyerek niçin isyan ettiğini anladınız mı?

Fenerbahçelilerin niçin olan biteni 'dürüst' amaçlı bir 'şike operasyonu' olarak görmediğini anlayabiliyor musunuz?

Başka sorum yok...