DİYARBAKIR'ın Kulp ilçesinde 1993 yılında 11 sivilin kaybolmasıyla ilgili, 2013 yılında açılan davada yargılanan dönemin Bolu 2'nci Komando Tugay Komutanı emekli Tuğgeneral Yavuz Ertürk beraat etti.
Olaydan 20 yıl sonra Diyarbakır'da açılan ve güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya alınarak, Ankara 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülmeye başlanan davanın karar duruşmasına, sanık Yavuz Ertürk ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme, müşteki avukatlarının savcılık mütalaasına karşı yaptıkları savunmalarını tamamlamasının ardından sanık Ertürk'e son sözünü sordu. Ertürk, son sözünde, "Eski savunmalarımı tekrar ederim, ekleyeceğim bir husus yoktur" dedi.
ZAMAN AŞIMI VE BERAAT KARARI
Sanığın son sözlerinin ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, 'suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçundan açılan kamu davasının zaman aşımından düşürülmesine, 'birden fazla kişiyi öldürme' ve 'halkı silahlı isyana teşvik' suçlarından da Ertürk'ün, atılı suçları işlediğine dair şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatına karar verdi.
KULP DAVASININ GEÇMİŞİ
8 Ekim- 25 Ekim 1993 tarihleri arasında Diyarbakır’ın Kulp ilçesinin Alaca köyü ve Muş’a bağlı Kayalıs köyü civarında gözaltına alınan 11 köylüden bir daha haber alınamadı. Kayıp ailelerinin 1994 yılında AİHM’ye başvurması sonucunda, Türkiye 2001 yılında tazminat ödemeye mahkum edildi. 2 Kasım 2003 tarihinde Alaca köyüne 500- 600 metre mesafedeki dere yatağında kaybolan kişilere ait olduğu tahmin edilen kemikler bulundu. Olayla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame 2013 yılı ekim ayında Diyarbakır 7'nci Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilerek, olaydan 20 yıl sonra dava açıldı. Dava güvenlik gerekçesiyle Ankara’ya nakledildi.