RAMAZAN ayı boyunca uzun süre aç ve susuz kalmanın kalp sağlığını sanıldığı kadar olumsuz etkilemediğini belirten Kardiyolog Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, "Eğer hasta stabil durumdaysa, ileri derece kalp yetmezliği, ciddi ritim bozukluğu, kontrolsüz hipertansiyonu yoksa rahatlıkla oruç tutabilir" dedi. Kılıçaslan, oruç tutmak isteyen kalp hastalarını mutlaka bir muayeneden geçip ilaç dozlarını Ramazan'a göre ayarlamaları konusunda uyardı.

Ramazan ayı boyunca günde 17 ila 18 saatlik bir açlık söz konusu. Havaların da ısınmasıyla birlikte bu süre insanları daha da zorluyor. Ramazan ayının kalp hastaları açısında ayrı bir önemi olduğuna dikkat çeken Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kardiyoloji bölümünden Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, hastalara önemli uyarılarda bulundu. Bazı kalp hastalarının oruç tutmaması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, "Beslenme, uyku düzeninin ayarlanması ve özellikle susuz kalmamak önemli hale geliyor" dedi.

"ANİ VE AĞIR YEMEKTEN KAÇININ"

Oruç tutmak isteyen kalp hastalarının mutlaka kendi takiplerini yapan kardiyologları tarafından muayene edilmeleri gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Kılıçaslan, "Ramazan öncesi gerekli kontroller yapılmalı ve kişinin oruç tutmaya uygun olup olmadığı doktoruyla beraber kararlaştırılmalıdır. Kalp hastalarının ilaç tedavilerinin Ramazan ayına uygun bir şekilde ayarlanması gerekiyor. Özellikle tek doz tedavi ile gidilmesi ve ilaçların ona göre ayarlanması daha uygun olabilir. Beslenme ile ilgili olarak özellikle iftar vakti orucu açarken çok ani ve fazla miktarda yememek lazım" diye konuştu.

"SANILDIĞI KADAR OLUMSUZ ETKİLEMİYOR"

Orucun genel olarak sağlık üzerine olumlu etkisi olduğunu belirten Kılıçaslan, "Yapılan birçok araştırma göstermiştir ki kalp hastalıkları oruçtan kötü etkilenmiyor. Dolayısıyla eğer hastamız stabil durumdaysa, ileri devre kalp yetmezliği, ciddi ritim bozukluğu, kontrolsüz hipertansiyon rahatlıkla oruç tutabilir. Ramazan bu hastalarımızın sağlık durumunu olumsuz etkilemez" dedi.

"KALP SORUNLARI İFTARDA ORTAYA ÇIKIYOR"

Ramazan ayında yaşanan kardiyak problemlerin önemli bir bölümü iftarda ani ve yoğun beslenmeden kaynaklandığının altını çizen Kılıçaslan, "İftarı takip eden saatler içerisinde rahatsızlıklar yaşanıyor. Dolayısıyla çok hızlı beslenmek yerine önce çok hafif bir çorbayla ve kahvaltılık ile orucun açılması, belli bir süre sonra ana yemeğe geçilip yemeğin tamamlanması uygun olabilir. Çok yağlı, tuzlu, kalorisi ve miktarı çok fazla yenilmemesi gerekir" ifadelerini kullandı.

"İFTAR SONRASI YÜRÜYÜŞ YAPIN"

Kılıçaslan, Ramazan ayında yapılması gereken spor aktiviteleri konusunda da şu tavsiyelerde bulundu:

"Bugünlerde havalar çok sıcak. Mümkünse çok fazla spor yapmamak aktiviteyi gündüz vakitlerinde kısıtlamak daha doğru olur. Akşam orucu açtıktan sonra bir süre dinlenip ondan sonra yürüyüş şeklinde serin bir havada düzenli bir spor yapılabilir. Bu kalbi çok yorucu bir egzersiz olmaz, hatta faydası da olur. Onun dışında yoğun spor yapmaktan bu aylarda kaçınmak lazım."

(FOTOĞRAF-GÖRÜNTÜ)