Demir çubuklarla yaptıkları kayaklarla profesyonel kayakçılara taş çıkartıyorlar

BİTLİS'in Güroymak ilçesine bağlı Saklı köyündeki çocuklar kendi imkanları ile yaptıkları ve 'Gavik' adını verdikleri kayaklarla hem kayak yapıyor hem de doyasıya eğleniyor. Çocukların kendi yaptığı kayaklarla kaydığı görüntüler sosyal paylaşım sitelerinde payşalışılınca Türkiye Kayak Federasyonu'ndan çocuklara destek sözü geldi. 
Metrelerce karın yağdığı Bitlis'te yağışın durmasının ardından özellikle çocuklar başta olmak üzere 7'den 70'e herkes kayak yapmaya başladı. Kayak takımı olmayanlar ise kendi imkanları ile yaptıkları kayaklarla kaymanın keyfini yaşıyor. Merkeze yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunan Saklı Köyü'ndeki çocuklar da demir çubuklara taktıkları ağaç dalları ile kendilerine özgü yaptıkları kayak takımlarıyla kayıyorlar. Köyün yüksek kesimindeki tepelerde boş zamanlarını kayak yaparak geçiren çocuklar, yaptıkları hareketlerle profesyonel kayakçılara taş çıkartıyor.
Kendi imkanları ile yaptıkları ve bölgede adına 'Gavik' denilen çubukların üzerine basarak kaymaya çalışan çocuklara Saklı Köyü İlkokulu Müdürü ve okulun Beden Eğitimi öğretmenleri de destek veriyor. Beden Eğitimi derslerini okulun yanındaki tepede kayarak yapan öğrenciler de bu durumdan oldukça memnun. Günün büyük bir bölümünü geçirdikleri okul ve çevresinde derslerinden arta kalan zamanlarda kayak yapan öğrenciler, imkan verilmesi halinde kayak sporunu profesyonelce yapabileceklerini belirtti.
KAYAK FEDERASYONUNDAN DESTEK SÖZÜ 
kayak yaparak keyifli zaman geçiren ve bu eğlenceyi cep telefonu ile çekerek sosyal medya üzerinden paylaşan çocuklara, Türkiye Kayak Federasyonu'ndan da destek sözü geldi. Beden Eğitimi öğretmeni Oğuzhan Ayhan, çocukların çoğunlukla okula sabah geldiklerinde 'Gavik' dedikleri kayaklarıyla geldiklerini, okulun hemen yanı başında bulunan tepede, çocukların hem eğlendiğini hem de güzel vakit geçirdiklerini söyledi. Bu köydeki çocukların daha önceki yıllarda da bu tür malzemelerle kaydıklarını ve okul öğretmenlerinin de bunu fark ettiğini belirten Ayhan, özellikle Beden Eğitimi derslerinde bunu desteklediklerini söyledi. Çocukların bu kayak yaptığı görüntülerini sosyal medya üzerinden paylaştıklarını anlatan Ayhan şöyle konuştu:
"Çok güzel dönüşler aldık. Başta Türkiye Kayak Federasyonu olmak üzere Bitlis Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürlüğü ve Kayak İl Temsilciliğinden aradılar. Bazı sözler verildi. Bu çocukların ellerinde bu aletleri gördüğümde bu bölgenin çocuklarının bunlarla bazı şeyleri başarabildiğine inandım. Köyde bulunan çocuklar belki de imkansızlıklar içersinde kendilerine çok güzel eğlenceler bulmuşlar. Bunu da kendi içinde geliştirmişler. İnşallah Türkiye Kayak Federasyonu'ndan almış olduğumuz sözler doğrultusunda gelecek malzemelerle çok daha iyi yerlere geleceklerine inanıyorum. Genel olarak bu bölgenin çocuklarına belki de bu şekilde bir imkan yolu açılır."
Öğrencilerden Nuray Doğanalp ise, sadece burada erkeklerin kayak yapmadığını kızlarında kayak yaptığını belirterek, "Bölgede sadece erkeklerin değil kızların da kayak yapabileceğini düşündük. Bizlerde kızlarla birlikte el birliği ile atık malzemelerden kendimize 'Gavik' yaptık. Bunu yaparken köyün erkekleri de bizlere destek oldular. Biz sadece bunlarla kaymak istemiyoruz. Geleceğimiz için bizlere kayak takımı göndermelerini istiyoruz. Yetkililerden bizlere destek olmalarını istiyoruz" diye konuştu. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
-Çocukların kendi yaptıkları kayaklarda köyden çıkmaları
-Çocukların tepeye tırmanmalarından detay
-Köylü çocukların 'Gavik' dedikleri kayaklarla kaymalarından detay
-Kayaklardan görüntü
-Çocuklarların kaykla gösteri yapmaları
-Detay görüntüler
-Muhabir anonsu
-Beden Eğitimi Öğretmeni Oğuzhan Ayhan ile röportaj
-Öğrencilerden Nuray Doğanalp ile röportaj 
-Köyden detay görüntüler
-Çocukların toplu olarak kaymalarından detaylar
-Özel ve genel detaylar

Özcan ÇİRİŞ- Ceren KURTYE/BİTLİS, ()

Haber Kodu : 200227046

================================

Adıyaman'da 29 dağ keçisi ihaleyle avlandı

ADIYAMAN'da, 8 yaşını geçen 30 dağ keçisi için açılan ihaleye giren aralarında yurt dışından gelenlerin de olduğu avcılar, kentteki 29 keçiyi avladı. Ekiplerin nezaretinde avlanan keçilerin boynuz ve derilerini alan avcıların ödediği ücretin yüzde 60'ı ise bölgedeki köye aktarılıyor.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekipleri, geçen yıl sonuna doğru Sincik ilçesindeki Devlet Avlığında bulunan dağ keçilerine ilişkin envanter çalışması yaptı. Çıkarılan envanter ile sayılarının 3 bin olduğu belirlenen dağ keçilerinden 30'unun 8 yaşının üzerinde olduğu için avlanması yönünde karar alındı ve doğrultuda ihaleye çıkarıldı. Dağ keçilerinin avlanması için çıkılan ihaleyi kazanan yerli ve yabancı avcılar, jandarma ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekipleri nezaretinde ava çıktı. İhaleyi kazanan yerli ve yabancı avcılar şu ana kadar 29 dağ keçisini ekiplerin nezaretinde avladı.
Son olarak ABD'den gelen Michael Shaun ve Emieblcek Harris çifti; Sincik Devlet Avlağında 11 yaşında ve 130 santimetre boynuz uzunluğu ve 9 yaşında 118 santimetre boynuz uzunluğunda 2 keçiyi avladı. 
"GELİRİN YÜZDE 60'I KÖY HESABINA AKTARILIYOR"
ABD'li çiftin dağ keçilerini avlaması kamuoyunda yankı uyandırırken, Doğa ve Milli Parklar Adıyaman Şube Müdürü İsmail Kozan,Adıyaman'ın avcıların en çok ilgi gösterdiği bölge olduğunu söyledi. Dağ keçilerinin av turizmi açısından Adıyaman'ın avcıların ilgi gösterdiği bölge olduğunu belirten İsmail Kozan, "4915 Kara Avcıları Kanuna göre envanter çalışmaları sonucuna göre 8 yaş ve üzeri yaban keçilerinin vurdurulması için Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'ne teklifte bulunuyoruz. Teklif sonrasında ise Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü onayıyla birlikte yıllık ortalama 20 ile 30 arasında değişen dağ keçisi için ihaleye çıkılıyor. Bu ihale sonucunda kazanan kişiler ilimize gelerek ekiplerimiz ve jandarma ekipleri gözetiminde avlanma yapıyor. İhale miktarına göre elde edilen gelirin yüzde 60'ı avlanma yapılan bölgedeki köylerin tüzel kişi hesaplarına ihtiyaçların karşılanması üzerine aktarılıyor. Dağ keçilerinin biyolojik yaşına göre 8 yaş ve üzerindekiler avlanıyor" diye konuştu.
AVCILAR, KEÇİLERİN VURULMASINI İSTEMİYOR
Adıyaman Avcılar ve Balıkçılar Derneği Başkanı Mehmet Sitil ise dağ keçilerinin vurulmaması gerektiğini söyledi. Dağ keçilerinin belli bir yaşa ve boynuz uzunluğuna ulaştıktan sonra telef olma riski taşıdığını bu nedenle ihaleyle avlanmalarına olanak sağlandığını hatırlatan Sitil, "Avlanmaları yasal olarak doğru ama dağ keçilerinin vurulmasından öte çoğalmalarına olanak sağlanması gerekiyor. Dağ keçilerini bulundukları bölgede köy sakinleri kaçak avlanan kişilerden korumak için yoğun çaba gösteriyor. Biz dağ keçilerinin sayısının azalmasını değil çoğaltılmasını istiyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
- Dağ Keçileri
- ABD'li çift av alanında
- ABD'li çift avlanma yapması
- ABD'li çift dağ keçisi yanında cep telefonuna konuşması
- Sarp kayalıklarda gezen dağ keçileri
- Adıyaman Avcılar ve Balıkçılar Dernek Başkanı Mehmet Sitil ile röp.
- Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü
- Genel ve detay görüntüler

Haber: Mahir ALAN-Kamera: ADIYAMAN () 

====================

Gece kulübü işletmecisinin çalışanını dövülerek öldürdüğü görüntüler ortaya çıktı
 
İZMİR'de yanında çalışan işçisine tokat atarak ölümüne sebebiyet verdiği iddia edilen gece kulübü işletmecisi Hasan Yücel'e, tutuklu olarak yargılandığı davada İzmir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde ömür boyu hapis cezası verildi. Yücel'in avukatı davayı yeniden görülmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşıdı. Yargı süreci devam ederken, olay anının güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde Yücel'in tokatladığı Demir'in arkasındaki saksıya takılıp düştüğü, yerdeyken öldüresiye tekmelendiği, kendinden geçmesinin ardından da başına su döktüğü yer aldı.
Alsancak'ta gece kulübü işleten Hasan Yücel, geçen 5 Nisan 2019 tarihinde, Bornova Sokağı'nda yanında çalışan Mustafa Demir'e 3 tokat atıp, itti. Dengesini kaybeden Demir, arkasındaki beton saksıya takılıp, yere düştü. Yücel, yere düşen Demir'i tekmeleyip, öldüresiye dövdü. Başına aldığı darbelerle kendinden geçen Demir, Yücel'in yanındaki 3 kişi tarafından olay yerinin bir kaç metre ilerisine taşındı. Bu sırada Yücel, elindeki bir şişe pet suyu Demir'in başına dökerek, kendisine gelmesini sağlamaya çalıştı. Ancak, durumu daha da kötüleşen Demir, tekrar kucaklanıp, olayın meydana geldiği yerin karşı sokağına doğru götürüldü. Bu sırada çevredekilerin durumu bildirmesi üzerine gelen 112 Acil Servis ambulansı ile hastaneye kaldırılan Demir, beyin kanamasından yaşamını yitirdi. İşçisine tokat atarak ölümüne sebebiyet veren Hasan Yücel, olaydan 5 gün sonra polis tarafından yakalandı. Hakkında, 'kasten öldürme' suçundan İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Davanın karar duruşmasında son sözü sorulan Hasan Yücel, ölen Demir'in ailesinin şikayetlerinden vazgeçmek için kendisinden 200 bin TL ara ve 20 koyun istediğini ileri sürdü. Yücel, Demir'i oğlu gibi sevdiğini de belirtip, "Tartışmamızın böyle bir sonuca varacağı aklımın ucundan geçmemişti. Pişmanım" dedi. Mahkeme heyeti, Yücel'e müebbet hapis cezası verdi. Yücel, avukatı aracılığıyla mahkemenin kararını Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşıdı.
'OLAYDA KASIT OLMADIĞI DÜŞÜNCESİNDEYİZ'
Yücel'in avukatı Ayşe Ayaz, şu an yargı sürecinin devam ettiğini hatırlatarak, "Olayda müvekkilimin bir kastı yok. Aralarında bir baba-oğul ilişkisi var. Olay günü de aralarında bir kavga ortamı yok. Mustafa Demir, diyabet hastası olan müvekkilim Hasan Yücel'in yanından 6 saat boyunca ayrılmayarak, gerilmesine neden olmuş. Müvekkilim, evine gitmek istediği sırada yüksek sesle konuştuğu için uyarmak istemiş,  tokat atınca geriye doğru düşüp başını çarpmış ve beyin kanaması sonucu vefat etmiş. Herkes çok üzüldü. Ancak biz olayın kasten öldürme olmadığı düşüncesindeyiz. Tarafların üzüntülerini anlıyoruz. Müvekkilim dava boyunca Mustafa Demir'in ailesinden özür dilemeye çalıştı" dedi.
Öte yandan; yargılama süreci devam ederken, olay anına ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri de ortaya çıktı. Görüntülerde Yücel'in tokatladığı Demir'in arkasındaki saksıya takılıp düştüğü, yerdeyken öldüresiye tekmelendiği, kendinden geçmesinin ardından da başına su döktüğü yer aldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
---------------
- Güvenlik kamerası görüntüsü 
 
Haber: Hande NAYMAN Kamera: İZMİR, () 

====================

Jandarma, yavru köpekleri öldüreni arıyor

NİĞDE'de jandarma ekipleri, 2 köpeği öldüren birini yaralayan kimliği belirsiz kişi veya kişileri arıyor.
Merkeze bağlı Orhanlı ile Edikli kasabaları arasındaki arazide amcası Yılmaz Erdiç'e ait koyunları otlatan 14 yaşındaki Halil İbrahim Erdiç'in yanındaki köpeklere, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce tüfekle ateş açıldı. Silahtan çıkan saçmaların isabet ettiği 2 yavru köpek telef oldu, 1'i de yaralandı. Sürüdeki bazı koyunlar da silah sesiyle birlikte kaçtı. Erdiç'in ihbarı üzerine olay yerine jandarma ekipleri sevk edildi. Halil İbrahim Erdiç'in ifadesine başvuran jandarma, eşkalini belirlediği şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı.
Koyunlarının bir kısmının kayıp olduğunu, 2 yavru köpeğinin öldüğünü, 1 köpeğinin de yaralandığını söyleyen Yılmaz Erdiç, yaşanan olay sonrası yeğeninin de psikolojisinin bozulduğunu belirtti. Yaralı köpeğin Kayseri'de tedaviye alındığını ifade eden Erdiç, şüphelinin yakalanmasını istedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------- 
- Yerde kanlar içindeki köpekler
- Jandarmanın görüntüsü
- Yaralı köpekten detay
- Çocuğun kucağındaki başka bir yaralı köpek
- Vatandaşın kucağındaki yaralı köpek

Haber:Ali KADI-Kamera: NİĞDE ()

====================

Lodosla dans eden sörfçüler görsel şölen sundu

MUĞLA'nın Marmaris ilçesinde, hızı saatte 45 kilometreyi bulan lodosu fırsat bilenler, sörf yapmanın keyfini çıkardı.
Marmaris ilçesi'nde, bugün saat 11.30 sıralarında yükselen dalgaları gören sörfçüler, Atatürk Caddesi'ndeki  Halk Plajı'na geldi. Uçurtma kayakları ve uçurma sörflerini kapıp kendilerini denize bırakan sporcular, hızı zaman zaman 45 kilometreye ulaşan lodos ile adeta dans etti. Uçurtma ve rüzgar sörfü yapan 4 sporcu da ilçe körfezini renklendirdi.
Sörfçülerin, zaman zaman etkisini artıran rüzgar ile dengelerini kaybedip, suya düşmeleri izleyenleri heyecanlandırdı. İki saat süreyle dalgalarla dans eden sörfçüler, anın keyfini doyasıya çıkardı. sahildekiler, sörfçülerin heyecan dolu mücadelesini, cep telefonuyla videolarını çekerek sosyal medyada paylaştı. Sörf yapanları izleyen Gül Kızıl, "Bu rüzgâarda bzler düz yolda zor yürürken, sörfçüler adeta dalgaların arasında dans ediyor. Heyecanlı anlar yaşatıyorlar, güzel bir sporö dedi. Saat 14.00 sıralarında lodos etkisini kaybetti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: 
---------------- 
-Sörfçüleri sahilde izleyip, cep telefonuyla görüntüleyenlerden görüntü
-Sörfçülerden görüntü
Haber-Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla), ()
================================

Yaban domuzları aç kalınca şehir merkezine indi

MUĞLA'nın Marmaris ilçesinde aç kalan 6 yetişkin yaban domuzu, şehir merkezinde yiyecek aradı.
Marmaris'te yetişkin 6 yaban domuzu, dün saat 22.00 sıralarında, ormanlık alandan yiyecek aramak için otellerin bulunduğu Uzunyalı mevkisine indi. Çevrede dolanan sürüyü gören bir vatandaş, evinden çıkıp yanına çağırarak darı atarak besledi. Evcil hayvan gibi vatandaşın çağrılarına cevap verip gelen yaban domuzları, zarar vermeden çevrede dolaştı. O anları cep telefonuyla kaydedip, sonrasında sosyal medya hesabından paylaşan bir vatandaş, "Artık evcil hayvanlar gibi mahalle ve sokak aralarında dolaşıyorlar. Şehir merkezine inmemeleri için yetkililerin bir önlem alması lazım" yorumu yaptı. Bölgede tur atan yaban domuzları koşup geldikleri ana caddeden ormanlık alana girerek gözlerden kayboldu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
- Bir kişinin cep telefonu kamerasıyla çektiği yaban domuzu videosu 

Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla), ()
 
==============================

Boks makinesinden bozuk para hırsızlığı güvenlik kamerasında

ADANA'da parkta bulunan bir büfenin yanındaki 2 boks makinesinin para kasasını soyan Yusuf A. (18) ve  Hüseyin B. (20) tutuklandı. Olay saniye saniye güvenlik kamerasına yansırken, şüphelilerin daha önce de 4 boks makinesinden para çaldığı saptandı.
Olay, 21 Şubat'ta Seyhan ilçesi Kayalıbağ Mahallesi'ndeki Zübeyde Hanım Parkı'nda meydana geldi. Büfenin yanında bulunan ve 1 TL ile çalışan 2 boks makinesinin para kasasının asma kilidinin kırıldığını fark eden güvenlik görevlileri, durumu polise bildirdi. Gelen polis ekipleri, şüpheli ya da şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Büfenin sorumlusu Hikmet Ç.(39), makinede bulunan paranın maksimum 100- 200 TL arasında olduğunu belirterek, "Polisler sorduğunda 'şikayetçi değilim' dedim ama bu bölgede 4-5 yeri daha soymuşlar herhalde arkadaşlar şikayetçi olmuş" dedi.
TUTUKLANDILAR
Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, büfenin güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Görüntülerde, bisikletle gelen 2 kişinin demir kesme makasıyla boks makinesinin kilidini kırıp, içinde bulunan bozuk paraları aldığı saptandı. Görüntülerdeki kişilerin hırsızlık suçundan çok sayıda kaydı bulunan Yusuf A. ve Hüseyin B. olduğu belirlendi. Şüphelilerin aynı yöntemle daha önce de 4 boks makinesini daha soydukları tespit edildi.
Yusuf A. ve Hüseyin B., düzenlenen operasyonla gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 2 şüpheli, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
- Zanlıların bisikletle gelmesi
- Boks makinesinin kilidini açmaları
- Yüzlerini kapatmaları
- Para kasasını çıkarmaları
- Bisikletle gidişleri
- Zanlıların emniyet binasından çıkarılması
- Emniyet müdürlüğü tabelası
*ARŞİV*
- Boks makinelerinden görüntüler
- Büfe sorumlusu ile röp.
- Çalınan kasa bölümlerinden görüntüler
- Boks makinesine vuran genç
- Genel ve detaylar

Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: Gülşah ÖZGEN/ADANA,()

=============================== 

Isparta'da deprem anı kamerada

ISPARTA'da kent merkezinde hissedilen deprem nedeniyle korku yaşayan bazı vatandaşlar sokağa indi. Deprem anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına da anbean yansıdı.
Deprem dün saat 22.20 sıralarında meydana geldi. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) Deprem Dairesi depremin büyüklüğünü 2.9, merkez üssünü ise Burdur'un Ağlasun ilçesi olarak açıklarken, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin büyüklüğünü 3, merkez üssünü de Isparta merkeze bağlı Yakaören köyü olarak duyurdu. Yüzeye yakın bir noktada kaydedilen ve yaklaşık 10 saniye süren deprem Isparta kent merkezinde ciddi şekilde hissedildi. Deprem nedeniyle bazı vatandaşlar evlerinden sokağa indi. Depremde ilk belirlemelere göre can veya mal kaybı olmadı.
Depreme bir internet kafede yakalanan bazı vatandaşların panikle kaçışmaları güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Isparta deprem anı

HABER: Ali ÇEVİKBAŞ- KAMERA: ISPARTA, ()

=================================

Askeri üs bölgesinin yolunu açmak için metrelerce karla mücadele ediyorlar

HAKKARİ'nin Şemdinli ilçesindeki askeri üs bölgelerinde karla mücadele çalışmaları devam ediyor. Tipinin etkisiyle birlikte yer yer 5 metreyi aşan kar kalınlığı, ekiplere zorlu anlar yaşatıyor. 
Hakkari ve çevresini etkileyen kar yağışını durmasının ardından kapalı yolların açılması için yoğun bir çalışma başlatıldı. Bölgedeki en yoğun çalışmalardan birisi de Şemdinli İlçesi'nin Kayalar köyü mevkiinde yürütülüyor. Hakkari İl Özeli İdaresi karla mücadele ekipleri, Şemdinli ilçesi Kayalar köyü yakınlarında bulunan askeri üs bölgesinin yolunu açmak için büyük çaba gösteriyor. Rüzgar ve tipinin etkisiyle birlikte yer yer 5 metreyi geçen kar kalınlığı, ekiplere zorlu anlar yaşatıyor. Karla mücadele çalışması yapan iş makinalarını adeta kara gömüldüğü bölgede sürdürülen çalışmaların devam ettiği ve bu çalışmaların bir kaçgün süreceği belirtildi. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
-Askeri üs bölge yolunu açan iş makinesi
-4 metreyi aşan kar kütleleri
-İş makinesinin karlı yoldan kaybolması
-Çalışmalardan detaylar

Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA (Hakkari), ()

==================================

Polis, olay yeri incelemede kullanılan eldivenle kuzuya süt içirdi
 
BALIKESİR'in Savaştepe ilçesinde polis ekipleri devriye görevi sırasında buldukları kuzuyu, emniyet amirliğine götürerek, olay yeri incelemede kullanılan eldivenin içerisine koydukları sütle doyurdu. Kuzu, kamera kayıtlarından belirlenen sahibine teslim edildi. 
Savaştepe Emniyet Amirliği ekipleri, saat 03.00 sıralarında devriye görevi yaparken tren garı önünde bir kuzu buldu. Sahibine ulaşılamayan kuzu, Savaştepe Emniyet Amirliği'ne götürüldü. Aç olan kuzuya, polisler olay yeri incelemede kullanılan eldivenin içerisine süt koyup içirdi. Kuzu geceyi emniyette geçirdi.
Polis ekipleri, bölgedeki güvenlik ve mobese kameralarından kuzunun Cumhuriyet Mahallesi Osmancık Sokak'ta oturan Asiye Alkan'a (70) ait olduğunu tespit etti. Polisler, Asiye Alkan'ın evine giderek kuzuyu teslim etti. 
Kuzusunun kaybolduğunu sabah fark ettiğini anlatan Asiye Alkan, "Ben artık kuzudan umudu kesmiştim. Daha 6 günlük olan kuzunun kaybolduğunu bile daha yeni anladım. Allah razı olsun polislerimizden. Başımızdan eksik etmesin. Kuzumuzu bize getirdi" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------
-Polislerin buldukları yavru kuzuyu olay yeri inceleme eldiveniyle beslemesinden görüntü
-Kuzu'yu sahibine teslim edilmesinden görüntü
-Kuzu sahibi Asiye Alkan ile röp.

Haber-Kamera: Alper ÇOBANOĞLU/SAVAŞTEPE (Balıkesir), ()
 
===============================

Ali, tek parmağını kullanarak kitap yazdı

KOCAELİ'nin Darıca ilçesinde, serebral palsi hastası Ali Umut Seçkin'in (16) hayatı, 5,5 yıl önce eğitim görmek için gittiği rehabilitasyon merkezindeki öğretmeni Nefise Gülmüş ile tanışınca değişti. Öğrencisi Ali Umut Seçkin ile dil ve konuşma terapisi yapan Nefise Gülmüş, önce Ali Umut'un konuşma yetisinin düzelmesini sağladı, ardından okuma-yazma öğretti. Ali Umut, ailesinin kendisine aldığı tableti tek parmağı ile kullanarak yazdığı 'Gökten 3 Hikaye Düştü' kitabı, 28 Şubat'ta satışa çıkacak. 
Darıca'da yaşayan Filiz ve Erdem Seçkin'in oğulları Ali Umut Seçkin, serebral palsi hastası olarak doğdu. Yüzde 98 engelli raporu olan ve hiçbir ihtiyacını kendi başına karşılayamayan Ali Umut'un hayatı, 5,5 yıl önce eğitim görmek için gittiği rehabilitasyon merkezindeki öğretmeni Nefise Gülmüş ile tanışınca değişti. Öğrencisi Ali Umut Seçkin ile dil ve konuşma terapisi yapan Nefise Gülmüş, önce Ali Umut'un konuşma yetisinin düzelmesini sağladı, ardından okuma-yazma öğretti. Harfleri ve okuma yazmayı öğrendikçe daha çok ilgi duyan Ali Umut, ailesinin kendisine aldığı tableti tek parmağı ile kullanarak hikayeler yazmaya başladı.  
Ali Umut'un yazdığı hikayeler, Bir Dileğim Var Derneği Başkanı Alper Türedi'nin yardımı ile bağımsız editörlere ulaştırıldı. Hikaye yazarının engelli bir çocuk olduğunu bilmeden okuyan editörler, metinleri beğenerek kitap haline getirilmesini istedi. Bunun üzerine Ali Umut Seçkin'in 142 sayfalık 'Gökten 3 Hikaye Düştü' isimli kitabı baskıya girdi. Ali Umut Seçkin'in tek parmağı ile yazdığı kitabı 28 Şubat'ta kitapçıların raflarında satışa çıkacak. 
'YAŞAMAK İSTEDİĞİ ŞEYLER, HAYAL ETTİĞİ ŞEYLERDEN BAHSEDİYOR'
Ali Umut'un hikayelerinde, hayallerinden ve yaşamak istediklerinden bahsettiğini söyleyen anne Filiz Seçkin, "Ali'ye babası tablet almıştı. O güne kadar Ali hiçbir şey yazmamıştı. Ben babasına, 'Ali bunu kullanacak düzeyde değil. Yapamaz' dedim. O da bana, 'Denesin bir bakalım' dedi. İlk önce harflerle başladı. Harflerin hepsine tek tek basarak kendisi öğrendi. Biz zaten doğduğundan beri Ali'yle birlikte özel eğitim alıyoruz. Ben Ali'nin zekasını orada fark etmiştim. Daha sonra yazmaya başladı. Önce ufak ufak hikayeler yazmaya başladı. Bundan 5,5 yıl önce Nefise Gülmüş öğretmenimizle çalışmaya başladık. Ona Ali'nin bu durumundan bahsettim. Kendisi de çok yardımcı oldu. Noktalama işaretlerine varana kadar her şeyi öğretti. Bu şekilde yazmaya başladı" dedi. 
Oğlunun kitabında hayallerinden bahsettiğini ifade eden Filiz Seçkin, "Bence, Ali hikayelerinde kendi hayallerinden bahsediyor. Yaşamak istediği şeyler, hayal ettiği şeylerden bahsediyor. Ali, yazmayı hiçbir zaman bırakmayacağını söylüyor. Biz de aynı şekilde devam etmeyi düşünüyoruz. Ali şu anda çok büyüdü. Artık okula bile çok sık gidemiyoruz. Çünkü Ali'yi çıkartamıyorum, indiremiyorum. Bu da Ali'nin eve bağımlı olması demek. Bu yüzden yazması çok güzel bir şey, çünkü onun kafasını dağıtıyor. Bir şeylerle meşgul oluyor. Evde sıkılmıyor. Bu çok iyi bir şey" diye konuştu. 
'ONUN HAYAL DÜNYASINI AÇMAYA ÇALIŞTIK'
Öğrencisi ile gurur duyduğunu söyleyen Nefise Gülmüş, "Ali 5,5 yıl önce bizim rehabilitasyon merkezimize geldi. 5,5 yıldır ben eğitim veriyorum. Önce dil ve konuşma ile başladık. Ondan sonra zeka pırıltılarını görünce 'Ben neden okuma yazma öğretmeyeyim' diyerek okuma yazma çalışmalarına başladık. Çok kısa sürede okuma yazma öğrendi. Sonrasında Ali bize sürpriz yaparak, kendi kendine tablette tek parmağını kullanarak hikayeler yazmaya başladı. Daha sonra internetteki özel bir sitede yayınlamaya başladı" dedi. 
Öğrencisine hikayeler okuduğunu belirten Nefise Gülmüş, şöyle konuştu: 
"Ben ona hikayeler okudum. Hayal alemini genişletmek için birtakım olayları anlattım. Sürekli konuşarak onun hayal dünyasını açmaya çalıştık. Tüm bunların sonucunda, 'Ali sen de bir gün yazabilirsin' dedim. O sırada benim haberim yoktu ama Ali zaten tabletinde yazılar yazıyormuş. Önce kendi yakın çevresinden başlayarak kurgulamasını istedim. Çok güzel hikayeler yazabileceğini söyleyerek onu motive ettim. O sözler de Ali için bir doping oldu. Annesi ve babası tabii ki benden daha çok ama ben de Ali ile çok gurur duyuyorum."  

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Ali Umut'un tablet ile yazı yazması  
-Anne Filiz Seçkin ile röp. 
-Öğretmen Nefise Gülmüş ile röp. 
-Detay 

HABER: Erol POLAT-KAMERA: Dinçer AKBİR/DARICA(Kocaeli),()

======================== 

Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği haçı muhafaza eden taş sandık bulundu

SİNOP'ta 9 yıldır devam eden Balatlar Yapı Topluluğu'ndaki kazı çalışmalarında Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği haçı içinde muhafaza ettiği tahmin edilen taş sandık bulundu. Hristiyan dünyası tarafından kutsal kabul edilen eser, Sinop Arkeoloji Müzesi'nde muhafaza altında tutuluyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle 9 yıl önce başlatılan Sinop kent merkezindeki 2 bin 300 yıllık tarihe sahip olduğu vurgulanan Balatlar Yapı Topluluğu'nda kazı çalışmaları devam ediyor. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülgün Köroğlu'nun başkanlığında sürdürülen kazı çalışmalarında bugüne kadar on binlerce eser ortaya çıkarıldı. Kazı çalışmaları kapsamda 5 ve 6'ıncı yüzyıllar arasında tarihlenen Gaziantep ve Antakya Zeugma Antik Kenti'nin mozaiklerine benzer mozaikler, 7'nci yüzyıla ait mezar odaları ortaya çıkarıldı. Kazı çalışmalarında Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği haçı içinde muhafaza ettiği tahmin edilen taş sandık da bulundu. Hristiyan dünyası tarafından kutsal kabul edilen eser Sinop Arkeoloji Müzesi'nde muhafaza altında tutuluyor.
'11 BİN ESER GÜN YÜZÜNE ÇIKARILDI'
Sinop'un bir liman kenti olduğunu ve insanlığın en eski yerleşim yerlerinden birisi olduğunu belirten Sinop İl Kültür ve Turizm Müdürü Hikmet Tosun, hem kent tarihi hem de dünya tarihinin aydınlatılması bakımından Balatlar Yapı Topluluğu kazısının önemine vurgu yaptı. 9 yıldır kazı çalışmasının devam ettiğini belirten Tosun, "Müzemizin zenginleşmesinde buradaki kazı çalışmaları çok etkili oldu. Müzede şu an 2 bin eser sergiliyoruz, depomuzdaki eser sayısı ise 11 bin ve bu eserlerin hepsi de bu kazı alanından çıktı. Çok önemli bulgular da ortaya çıktı, bu kazı çalışmasını Yunanistan ve İtalya'da takip ediyor. Burada yer alan kilise ayrıca bir Aziz Fokas Kilisesi'dir. Aziz Fokas'ın bizim inancımızdaki karşılığı Hıdrellez zaviyesidir. İnanca göre, denizde darda kalan insanlara Aziz Fokas yardım eder. Onun için deniz yoluyla kente gelen insanlar, bu alanı çok geziyorlarö dedi.
'DÜNYANIN PEŞİNDE OLDUĞU MİTRİDAT'IN HEYKELİ DE ÇIKACAK'
Sinop'un bir antik kent olduğunu anlatan Tosun, M.Ö. 112-63 yılları arasında yaşamış Pontus Kralı Mitridat'ın sarayının ve heykelinin bu bölgede olabileceğini kaydetti. Tosun, kazı alanında erken Roma, geç Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinin izlerinin bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Kazı çalışması ilerledikçe bu alanın otel, ambar, hamam, eğlence yeri olarak kullanıldığını görüyoruz. Hatta Mitridat'ın sarayının burada olduğunu düşünüyoruz. Bütün dünyanın peşinde olduğu, İngiliz kitaplarında 'sarayın önünde' diye tabir edilen Mitridat heykelinin de burada olduğu söyleniyor. 6. Mitridat, Roma'yı 42 defa yenen bir adam, tarihte çok önemli bir üne sahip. Önümüzdeki dönemlerde yapılacak kazılarda belki o heykele de ulaşacağız. Mitridat'ın sarayını ve heykelini bulduğumuz gün, Sinop'a bir milyon turist gelecek. Hz. İsa'nın, çarmıha gerildiği gerçek haçını içinde muhafaza etmiş olabilecek bir taş sandık bulundu. Hristiyan dünyası tarafından kutsal kabul edilen bir eser bu. Hatta Fener Rum Patriği Bartholomeos, heyetiyle buraya geldi ve inceleme yaptı. Sinop'ta; Ortodoks dünyasının, Rusya coğrafyasının, Yunanistan ve İtalya'nın takip ettiği bir kazı çalışması var."

Tosun, bu alanın bir ören yeri olarak hizmete sunulduğunda Karadeniz turizmine büyük katkı sağlanacağını da ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ 
------------------------------
Drone detayları
Kazı alanı detayları
Sandığın fotosu
Muhabir anonsu
İl Müdürü Hikmet Tosun işle röp. 
Detaylar
Haber: Irmak Zeynep ÖCAL - Kamera: Tayfur KARA SİNOP- 
Haber Kodu : 200227048