Suriye'ye tank sevkiyatı (2)
SEVKİYAT GECE DE SÜRDÜ

Kayseri Komando Tugay Komutanlığı'nda görevli komandoların bulunduğu otobüsler ile farklı kentlerdeki askeri birliklerden sevk edilen askeri unsurlar, geniş güvenlik önlemleri altında sınırdan geçti. Askeri unsurların Suriye'deki üs bölgelerinde konuşlandırılacağı öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
- İslahiye Çevre yolu
- Konvoyun geçleri
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Kadir ÇELİK-GAZİANTEP ()

==============================

Antalya'da, rezidansta yangın

ANTALYA'da 5 katlı rezidansın giriş katında, elektrik aksamındaki kısa devreden çıktığı değerlendirilen yangın, korku ve paniğe neden oldu. Alevler, itfaiye ekiplerince 1 saatte söndürülürken, dumandan etkilenen 12 kişi, hastaneye kaldırıldı. 
Paniğe neden olan yangın, saat 07.30 sıralarında Liman Mahallesi, 33 Sokak'daki Onkel Rezidans E Blok'ta yaşandı. Giriş katında Soner Erkaya'nın kiracı bulunduğu dairede çıkan yangın, kısa sürede büyüdü. Duman kokusunu ve alevleri farkeden çoğunluğu Rus ve ABD'li site sakinleri, büyük panik yaşadı. Yangın tüpleriyle alevlere müdahale eden site görevlileri, ardından Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekiplerine haber verdi.
Polis, sağlık ekipleri ve itfaiye kısa sürede rezidansa geldi. Aralarında yerleşik yaşayan Rus ve ABD'lilerin de bulunduğu 12 kişi dumandan etkilendi. 12 kişi, ilk müdahalenin ardından ambulanslarla farklı hastanelere götürüldü. Dumandan etkilenen 3 kişiye ise olay yerindeki sağlık ekipleri müdahale etti. Yangın 1 saatte kontrol altına alınıp söndürüldü.
Site sakinlerinden Atilla Sönmez, sabah namazı için erken kalktığını, önce kokuyu, ardından alevleri farkettiğini söyledi. Sönmez, "Ne olduğunu anlayamadık. Alevleri görünce kendimi dışarı attım. Binada 30 daire var. Yangının neden çıktığını bilmiyorum" dedi. 
Yabancı uyruklu site sakinleri olayın şokunu üstünden atamadı. Konyaaltı İlce Emniyet Müdürü İrfan Ağlamaz da olay yerine gelip itfaiye ekipleri ve site yöneticilerinden bilgi aldı.
Elektrik aksamındaki kısa devreden çıktığı değerlendirilen yangınla ilgili soruşturma başlatıldı. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
Dumandan etkilenen site sakinlerinin görüntüsü
Sağlık ekiplerinin dumandan etkilenen site sakinlerine müdahale etmeleri
İtfaiye ekiplerinin görüntüsü
Vatandaşların görüntüsü
Kaldırımda oturan site sakinlerinin görüntüsü
Yanan dairenin görüntüsü
Yangından zarar gören blok dış plan görüntü
Vatandaşlar ve itfaiye erlerine ayran dağıtılması
Şok ve panik yaşayan site sakinlerinin görüntüsü
İtfaiye ve polis araçlarının görüntüsü
muhabiri Ahmet İstek'in anonsu -1 
Site sakini vatandaş ile röportaj
Yangından zarar gören dairenin görüntüsü
muhabiri Ahmet İstek'in anonsu - 2
İtfaiye erinin daire içinde görüntüsü
Site sakinlerinin görüntüsü
muhabiri Ahmet İstek'in anonsu - 3

Haber: Ahmet İSTEK- Bülent TATOĞULLARI - KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN / ANTALYA, ()

==============================

FETÖ'den gözaltına alınan şüpheliler adliyeye sevk edildi 

FETHULLAHÇI Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, İzmir merkezli 43 ilde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisindeki kripto yapılanmasına yönelik operasyonda gözaltına alınan 136 şüpheliden 99'u adliyeye sevk edildi. 
FETÖ/PDY'nin TSK içerisindeki kripto yapılanmasına yönelik İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, 18 Şubat'ta kontörlü sabit hat aramalardan tespit edilen tamamı Deniz ve Hava Kuvvetlerine mensup Astsubay rütbesinde 101'i muvazzaf, toplam 157 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi.  İzmir merkezli olmak üzere 43 farklı ilde İzmir Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, Organize ve Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Ekiplerin belirlenen adreslere yaptığı eş zamanlı operasyonda 136 şüpheli gözaltına alındı. Hakkında gözaltı kararı verilen şüphelilerden deniz astsubay İ.E.'nin, 2013 ile 2016 yılları arasında İstanbul Boğaz Komutanı olarak görev yapan Gölcük Donanma Komutanı Koramiral Ercüment Tatlıoğlu'nun, muvazzaf hava astsubay C.Ç.'nin 2017 yılında Hava Korgeneral Yılmaz Özkaya'nın, hava astsubay E.M.'nin 2014- 2016 yılları arasında ihraç durumdaki Hava Tümgeneral Ahmet Cural'ın, hava astsubay G.İ.'nin, emekli olan Hava Tuğgeneral Muzaffer Ok ile Hava Tuğgeneral Fikret Erbilgin'in emir astsubaylıklarını yaptıkları belirtildi. Bir başka şüpheli S.B.'nin ise, emekli olan Hava Tuğgeneral Muzaffer Ok ve emekli olan Hava Tuğgeneral Tayfur Fikret'in emir astsubaylığını yaptığı bildirildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan ve sağlık kontrolünden geçirilen 99 şüpheli bu sabah adliyeye sevk edildi. Diğer şüphelilerin ise emniyetteki sorgularının sürdüğü bildirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------
-Şüphelilerin emniyetten adliyeye sevk edilişinden görüntü

Haber - Kamera: Halil İbrahim KARABIYIK / İZMİR, ()

===============================


İzmirli fırıncıların 'ekmek' kavgası
 
İZMİR'li unlu mamul üreticileri, boyozdan kuru pastaya kadar her türde unlu mamulü üretmelerine rağmen 6 yıl önce yenilenen yönetmelik ile ekmek yapmalarının yasaklandığını bildirerek, ruhsat alabilmeleri için getirilen kriterlerin yeniden düzenlenmesini istediler.

'İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik,' 2005 ve 2007 yıllarında Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 2014 yılında ise yeni maddelerin eklendiği yönetmelik, ekmek üretilecek mekanlara sınırlama getirdi. Boyoz, gevrek ya da poğaça gibi çok sayıda unlu mamulü imal edip satan işletmeler, ekmek üretimini bitirmek zorunda kaldı. 

Ekmek üretimi için ilçe tarım müdürlüklerinden işletme kayıt belgesi, ilçe belediyelerden de ruhsat almaları gerektiğini anlatan İzmirli unlu mamul üreticileri, sektörde haksız rekabet yaşandığını bu nedenle kendilerine de yetki verilmesini istedi. 

'BİZ NEDEN EKMEK ÇIKARAMIYORUZ'
Ekmek fırınlarında tüm unlu mamullerin üretilebildiğini belirten İzmir Boyoz ve Börek Sanatkarları Federasyonu Başkan Yardımcısı Abdülkadir Acep, fırınında börek, boyoz, kuru pasta, yaş pasta, pide ve gevrek hazırlayıp sattığını anlattı. Acep, "Bizde ekmek yapmak yasak. Neden olduğunu biz de bilmiyoruz. Ekmek fırınları bizim hazırladığımız tüm ürünleri çıkarabiliyor. Biz neden ekmek çıkaramıyoruz? Müşteriyi memnun etmek ve 'yok' dememek için başka yerden ekmek satın alıp soğuk satıyoruz. Ama sıcak ekmek satamıyoruz" dedi.

Ekmek fırınında peynir ve zeytinin dahi satılabildiğini dile getiren Acep, "Fırınlar baklava ya da yaş pasta bile satıyor. Pasta yapmak ekmekten bin kat daha zor. En kolayı ekmektir ama ekmek bize yasak. Ekmek fırının üstünde ev olmayacak. Bağımsız bir yerde olacak. Böyle bir yeri ancak dağ başında bulabilirsiniz" diye konuştu.

'SOĞUK EKMEK SATIYORUZ, ÜRETİRSEK CEZA YİYORUZ'
İzmir'de 40 yıldır fırını olduğunu ve unlu mamuller üretip sattığını vurgulayan İbrahim Bilge, "Undan yapamayacağımız hiçbir şey yok. Ekmek üretmek hepsinden daha basit. Müşteri soruyor. 15- 20 tane alıp koyuyorum, ama yine de rahatsız oluyor. Her geldiğimizde soğuk olduğunu söylüyoruz. Müşteri bizim elimizden çıkmasını istiyor" dedi. Musa Çakmak da şunları söyledi:
"Unlu mamuller olarak börek, gevrek, yaş pasta yapıyoruz. İmalat için ne isteniyorsa bizden de aynısı isteniyor. Ekmek ne hikmetse bize yasak. Denetim yapılıyor, üretirsek cezai işlem uygulanıyor."

'EKMEK İÇİN 20 METREKARE YETER'
Unlu mamuller sektöründe 2005 yılından bu yana ekmek üretemediklerini kaydeden Tuncay Özel de "Ekmek fırınları bizim ürettiklerimizi daha düşük fiyatlarla satabiliyor. Bizim mekanlarımız hijyenik. Ama maalesef odalar bu işe el atıyor. Zor zamanlarda mücadelemizi veriyoruz. Ama üretici sıcak ekmeği bulabileceği yere gidiyor" dedi.

Fırıncılardan imalat konusunda daha çok materyale sahip olduklarını vurgulayan Metin Köroğlu da "Müşteriye soğuk ekmek veriyoruz. Bizlerden bir fabrika niteliğinde yerler isteniyor. Oysa 300- 500 ekmek üretebilecekken bir fabrikanın niteliği olması isteniyor. 300 metrekarelik alan büyüklüğünde dükkanlarımız yok. Ekmek üretmek için10- 20 metrekare yer yeter" diye konuştu.  

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Ekmek fırınından detay görüntü,
-Anons
-Gevrek ve boyoz fırınından detay görüntü,
-Unlu mamul üreticileriyle röportaj

Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Tekin GÜRBULAK - Kadir ÖZEN / İZMİR, ()
========================================

Bir gecede bin 511 ağacı kesen serbest bırakıldı, baro başkanı tepki gösterdi
 
MERSİN'de 72 dönüm arazi üzerindeki bin 511 kızılçam ağacı, bir gecede kesen Mehmet Şenol, tutuklu olarak yargılanmaya başlandığı davanın ilk duruşmasında tahliye edildi. Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, karara tepki göstererek, bir gecede bir kişinin bu kadar ağacı kesmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Mezitli ilçesinde 150 yataklı devlet hastanesi ile 50 ünitelik ağız ve diş sağlığı merkezinin yapılacağı alanın yanında bulunan her biri ortalama 70 yaşında olan bin 511 kızılçam ağacı kesildi. Sabah sporu yapmak için gelen vatandaşlar, ağaçların kesildiğini görünce yetkilileri aradı.
Orman Bölge Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü'nce başlatılan soruşturmada ağaçları kesen kişinin Mehmet Şenol olduğu ortaya çıktı. Gözaltına alınan Şenol, savcılıktaki ifadesinde bin 511 ağacı tek başına kestiğini söyledi. Şenol, "Olay günü ailevi nedenlerden dolayı içki içmiştim. Gece 22.00 sıralarında motorlu testere ile olay yerine giderek ağaçları kestim. Alkollü olduğum için ne yaptığımı bilmiyorum. Yaptığımdan dolayı pişmanım. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmamı talep ediyorum" dedi.
Tutuklanarak cezaevine konulan Şenol, davanın 12 Şubat günü, 16'ncı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmasında, tahliye edildi.
Orman Bölge Müdürlüğü ise zararın 365 bin 602 TL olduğunu tespit etti.

BARO BAŞKANI YEŞİLBOĞAZ'DAN DUYARLILIK ÇAĞRISI
Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, bin 511 ağacı katleden Şenol'un ilk duruşmada serbest bırakılmasına tepki gösterdi. Kamuoyunun orman alanlarına sahip çıkmasını isteyen Yeşilboğaz, duyarlılık çağrısı yaptı. Olayı sadece bir kişinin gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını savunan Yeşilboğaz, tüm faillerin ortaya çıkartılması gerektiğini söyledi.    


GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Kesilen orman arazisinden ve ağaçlardan görüntü 
- Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz ile röp

Haber-Kamera: Mustaf ERCAN-Soner AYDIN / MERSİN,()

===============================

Arkeoloji öğrencisinin ormanda bulduğu lahit, koruma altına alındı

ÇANAKKALE Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğrencisi Özlem Karakaşoğlu, merkeze bağlı Kemel köyü yakınlarında bir arkadaşının evini ararken yanlış yola girince ormanlık alanda bir lahit buldu. Yapılan incelemenin ardından lahidin Roma dönemine ait 1800 yıllık olduğu belirlendi. Bunun üzerine Koruma Kurulu, lahidi koruma altına alıp, tescil işlemi başlattı.
ÇOMÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü son sınıf öğrencisi Özlem Karakaşoğlu, bir kaç gün önce merkeze bağlı Kemel köyünde bir arkadaşının evini ararken, yanlış yola girince ormanda çam ağaçları arasında tesadüfen bir lahit buldu. Konuyu üniversitedeki hocası Prof. Dr. Nurettin Arslan ile paylaştı. Arslan'ın da, M.S. 3'üncü yüzyıla ait olabileceği tahmin edilen lahidi 2011 yılında tespit ederek, yayınladığı ortaya çıktı.
Konu hakkında bilgilendirilen Çanakkale Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğü ekipleri, hemen harekete geçti. Lahidin bulunduğu alanda bir araştırma yapılarak, Roma dönemine ait yaklaşık 1800 yıllık lahidin, korunması gerekli kültür varlığı olduğu belirlendi. Koruma Kurulu tescil işlemlerini başlatarak, ilgili kurumları herhangi bir fiziki ve inşai müdahalede bulunulmaması konusunda bilgilendirdi. Lahit, Mart ayındaki kurul toplantısında, tek yapı ölçeğinde taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilecek. Etrafı da korunaklı bir hale getirilecek.
'ÜNİVERSİTEYE DÖNDÜM, HOCALARLA GÖRÜŞTÜM'
Arkeoloji Bölümü öğrencisi Özlem Karakaşoğlu, bölgede bir yer ararken, yanlış bir çeşmenin yanından aşağı inip biraz yürüdükten sonra bu mezar yapısıyla karşılaştığını anlattı.  Fotoğraflarını çekip, hocalarına gönderdiğini ve yapıyla ilgili farklı fikirlerin ortaya çıktığını belirten Karakaşoğlu, "Çanakkale Kültür Envanteri diye bir yayın var. Onu indirdim, baktım. Kültür envanterinde yeri yok. Üniversiteye döndüm, hocalarla görüştüm. Daha sonra gerekli yerlere ihbarlarını yaptım. Şu anda Koruma Kurulu tarafından tescilin ilk aşaması gerçekleşti" dedi.
'BURADA BÜYÜK BİR İHTİMAL BİR NEKROPOL VAR'
Bölgede bir nekropol olabileceğini değerlendiren Karakaşoğlu, "Burada büyük bir ihtimal bir nekropol var. Bu bir lahit. Bunun arkasındaki bölge de defineciler tarafından dağıtılmış, kalıntılar var. Bunun önce dolmen olduğunu düşündük açıkçası. Çünkü lahit tipolojisine çok uymuyor. M.S. 3'üncü yüzyıl teşhisi koymuşlar. Ama kapağın Roma kapağını andırmasının haricinde, alt kısmı ise tamamen benim için bambaşka, daha önce hiç karşılaşmadığım bir şeydi. O yüzden hala daha da araştırmaya devam ediyorum. Her ne kadar M.S. 3'üncü yüzyıl teşhisi konmuş olsa da kendimi ikna edemedim. Çünkü altı oldukça ilkelö diye konuştu.
Tarihi kalıntıya gösterdiği özenin, geçmişten bugüne, geleceğe saygı duyulmasıyla alakalı olduğunu ifade eden Karakaşoğlu, "Bir an önce tescillenmesini istiyorum ki, bu bir kültür varlığıdır. Çevresinde kültür varlığı bulunduğunu tespit eden insanlar, en yakın birime haber vermeli ki koruyabilelim, araştırabilelim. Bu bir yüzey araştırması sonucu 2011 yılında bulunmuş. Daha sonradan öğrendim. Fakat, bölgede yapılan ağaç kesimi nedeniyle yüzey o andaki gibi olmadığı için bence yeni bir yüzey araştırması yapılmalı. Eğer bu bir nekropol ise hangi yerleşimin nekropolüydü. Hangi insanlar buraya geldiler, ölülerini gömdüler. Konumundan dolayı çok özel bir yerde, şu anda boğaza hakimiz, yüksekçe bir tepedeyiz. Acaba neydi, neresiydi, ne yerleşimiydi. Bence araştırılması gerekiyor" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------
-Kemel köyü yakınlarındaki ormanlık alanda bulunan 1800 yıllık lahitten drone görüntüsü.
-Kemel köyü yakınlarındaki ormanlık alanda bulunan 1800 yıllık lahitten genel ve detay görüntü.
-Lahiti bulan arkeolog öğrencisi özlem karakaşoğlu ve lahiti incelemesinden görüntü.

Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE, ()