1- SİLİVRİ'DE FECİ KAZA; OTOMOBİLİN ÖĞRENCİLERE ÇARPMA ANI KAMERADA

Haber-Kamera: Uğur Samet AVCI / İSTANBUL () SİLİVRİ, D-100 Karayolu'nda sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil, yol kenarındaki iki kız öğrenciye çarptı. Feci kazada iki öğrenci ve otomobil sürücüsü yaralanırken, kaza anı güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.
Kaza, sabah saatlerinde D-100 Karayolu Edirne istikametinde meydana geldi. Sürücüsü Erdem K.'nın direksiyon hakimiyetini kaybettiği 16 AR 799 plakalı otomobil, o sırada fırından çıkan ve yolun karşısına geçmeye çalışan Duygu K. ve İpek P. isimli 2 öğrenciye çarptı. Otomobil yol kenarında park halindeki otomobillere çarparak durabildi. Haber verilmesi üzerine olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralılar çevredeki hastanelere kaldırıldı. Tedavi altına alınan öğrencilerden birinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Polis ekiplerinin incelemelerinin ardından araçlar çekici yardımıyla bulundukları yerden kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. Öte yandan kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde yolda sürüklenen otomobil öğrencilere çarpıyor. Bu sırada yol kenarındaki arkadaşları büyük korku ve panik yaşıyor.

Görüntü Dökümü:
----------------
-Kazanın anı güvenlik kamerası
-Kazaya karışan araçlar
-Genel görüntüler

26.02.2020 - 11.19 Haber Kodu : 20022606

========================

2- ŞEHİT ALTUĞ VERDİ SORUŞTURMASINDA 1 FETÖ ÜYESİ DAHA İTİRAFÇI OLDU

Ali ABLAY / İSTANBUL, () RİZE Emniyet müdürü Altuğ Verdi'nin şehit edilmesiyle ilgili soruşturmada gözaltında bulunan 4 şüpheliden 1'i itirafçı olurken, diğer 3 şüpheli adliyeye sevk edildi.
Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'yi makamında şehit eden ve halen  tutuklu bulunan FETÖ terör örgütü üyesi İsmail Hakkı Sarıcaoğlu'nun bağlantılı olduğu hücre yapılanmasında bulunan şüphelilere yönelik İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 13 ve 20 Şubat günleri iki ayrı operasyon düzenlenmiş ve 26 şüpheli gözaltına alınmıştı.
İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki işlemleri devam eden 4 şüpheliden 1'inin daha etkin pişmanlık yasasından yararlanarak itirafçı olduğu bildirildi. Gözaltına alınan 26 FETÖ üyesinden 6'sı da daha önce etkin pişmanlık yasasından faydalanarak itirafçı olmuştu. Etkin pişmanlık yasasından yararlanarak itirafçı olan FETÖ üyesi sayısı 7'ye yükseldi.


Görüntü Dökümü:
----------------
-ARŞİV

========================

(Geniş haber) 
3-TARİHİ ESER KAÇAKÇILARINA OPERASYON; ROMA VE BİZANS DÖNEMLERİNE AİT 2 BİN YILLIK SİKKELER ELE GEÇİRİLDİ 

Ali ABLAY / İSTANBUL , ()
İstanbul'da tarihi eser kaçakçılarına yönelik 6 ilçede yapılan 11 ayrı operasyonda Roma ve Bizans dönemlerine ait 2 bin yıllık sikkelerin de aralarında olduğu 3 bin 718 tarihi eser ele geçirildi. Operasyonda 12 şüpheli gözaltına alındı.
İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri  13 Ocak ve 25 Şubat günleri arasında Fatih, Bayrampaşa, Kağıthane, Beşiktaş, Şişli ve Beyoğlu ilçelerinde tarihi eser kaçakçılarına yönelik 11 ayrı operasyon düzenledi. Operasyonlarda Roma ve Bizans dönemlerine ait 2 bin yıllık sikkeler, dedektör ile defineciler tarafından bulunmuş tarihi eser bronz objeler, Memlük işçiliği ile yapılmış olan 17.yüzyıl dönemine ait olan üzerleri gümüş kakmalı saray şamdanları, bronz döküm üzerine ayet işlenmiş olan ve dönemin komutanlarının kullandığı savaş mızrağı, Yunan ve Helenistik döneme ait pişmiş topraktan yapılmış 2 bin 400 yıllık seramikler, Roma dönemine ait serbest üfleme tekniği ile yapılmış M.S.1 ve 2. yüzyıla cam örnekleri, Selçuklu dönemine ait bronz eserler, kiliselere ait olduğu düşünülen üzeri bitkisel kabartmalı ahşap pano, Helenistik döneme ait ok ve mızrak uçları, 18.yüzyıl Osmanlı Beratları ve Osmanlı Dönemine ait 17. ve 18.yüzyıla ait nadide işçilikli ayet kabartmalı ahşap pano, Osmanlı Dönemine ait çeşmelerden sökülmüş musluk başlıkları ve Fatih Hacı Hasan Caminden çalıntı hat levha ele geçirildi. Çeşitli operasyonlarda ele geçirilen 3 bin 718 tarihi eserin 3 bin 451'i  tarihi eser sikkelerden oluşurken, 267'si tarihi objelerden oluşuyor. 
Düzenlenen operasyonlarda 12 şüpheli gözaltına alınırken, tarihi eserlerin yurtdışına çıkartılmadan ele geçirildiği bildirildi. Vatan Caddesi'ndeki Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirilen şüphelilerin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanuna Muhalefet suçundan işlemlerinin devam ettiği öğrenildi. Ele geçirilen tarihi eserlerin İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü ile Türk ve İslam Eserleri Müzesi Müdürlüğüne teslim edileceği bildirildi.

Görüntü Dökümü:
----------------
-Ele geçirilen eserlerin sergisi
-Eserlerden detay

26.02.2020 - 11.18 Haber Kodu : 200226065

=====================

(Geniş haber) 
4-ATAŞEHİR'DE HALK OTOBÜSÜ KAZA YAPTI

Cengiz ÇOBAN-İsa ALMAÇAYIR / İSTANBUL () ATAŞEHİR'de İBB'ye bağlı Özel Halk Otobüsü önünde giden otomobile çarptı. Refüjdeki reklam panosuna çarpıp, duran otobüsteki yolculardan biri yaralandı.
Kaza, saat 09.00 sıralarında Ataşehir, Atatürk Mahallesi Ataşehir Bulvarında meydana geldi. A.E.'nin kullandığı Yenidoğan-Kadıköy seferini yapan Özel Halk Otobüsü önünde giden otomobile çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otobüs refüjdeki reklam panosuna çarparak, durabildi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kazada ilk belirlemelere göre bir yolcunun yaralandığı öğrenildi. Hastaneye kaldırılan yaralının hayati tehlikesinin olmadığı belirtildi. Kaza nedeniyle trafik yoğunluğu yaşandı

OTOBÜS ŞOFÖRÜ: FREN TUTMADI ÇARPTIM
Otobüs şoförü A.E, "Seyir halindeydim. Fren tutmadı. Çarptım" dedi.  Alkol kontrolü yapılan sürücü ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.
Otomobil sürücüsü O.Ş. ise, "Işıklarda duruyordum. Yeşil yandı yavaş yavaş ilerliyordum. Arkadan otobüs çarptı sonra tekrar bir daha çarptıktan sonra yan dönerek reklam panosuna çarptı. Otobüste yolcular vardı. Yaralanan 1 kişiyi ambulans aldı" diye konuştu.
Polis ekiplerinin çalışmasının ardından otobüs vinç yardımıyla kurtarılarak kaldırıldı.

Görüntü Dökümü:
----------------------
-Kazaya karışan otobüs
-Otomobilin görüntüsü
-Trafikten görüntü
-Refüjten görüntü
-Otobüs sürücüsü ile röp
-Otomobil sürücüsü ile röp
-Otobüsün kaldırılması
-Genel ve detay görünütler
 
26.02.2020 - 09.30 Haber Kodu : 200226031
26.02.2020 - 09.44 Haber Kodu : 200226044
26.02.2020 -11.11  Haber Kodu : 200226062

============================

5- FATİH'TE KADINA SALDIRAN KİŞİYE DAYAK

İstanbul, ()
Fatih'te eli sopalı bir kişi yolda yürüyen kadının önce üzerine yürüdü sonra tekmeler savurdu. Durumu farkeden çevredekiler saldırganı feci şekilde dövdü.
Fatih'te güvenlik kamerasına yansıyan olay geçtiği cumartesi akşam saatlerinde meydana geldi.
Çevreye tehdikler savuran yarı çıplak bir kişi elinde sopayla yolda yürüyen bir kadına saldırdı. Kadının önce üzerine yürüyen saldırgan daha sonra tekmeler savurdu, sopayla kadına vurmaya çalıştı. Ne olduğunu anlamayan kadın kaçmaya başladı. Olayı gören çevredekiler saldırgana müdahale etti. Önce bir taksi şoförü geldi, ardından bir kaç kişi daha geldi. Saldırgana feci şekilde dövüldü. Saldırganı araya girenler kurtardı.  Dayak yiyen saldırgan kaçarak olay yerinden uzaklaştı. 

Görüntü Dökümü:
---------------------
(GÜVENLİK KAMERASI)
-Saldırganın kadını dövmeye çalışması
-Saldırganı dövenlerin görüntüsü
Saldırganın kaçmaya çalışması 
Detaylar 

26.02.2020 - 11.43 Haber Kodu : 200226072

================================

(ÖZEL) 
6-SULTANGAZİ'DE ŞERİT DEĞİŞTİREN SÜRÜCÜ, AMBULANSA KAZA YAPTIRDI

Haber-Kamera: Emin YEŞİL/İSTANBUL () Sultangazi'de sürücüsünün hatalı şerit değiştirdiği öne sürülen otomobil nedeniyle hasta taşıyan ambulans kaza yaptı. Önündeki otomobile çarpmamak isterken direksiyon hakimiyetini kaybeden ambulans şoförü refüje çıkarken, ambulansta bulunan hasta olay yerine çağrılan başka bir ambulansla hastaneye kaldırıldı.

DİREKSİYON HAKİMİYETİNİ KAYBETTİ, ORTA REFÜJE ÇIKTI
Kaza, dün akşam saat 20.30 sıralarında Sultangazi Uğur Mumcu Mahallesi'nde meydana geldi. İçinde hasta bulunan ambulans Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne giderken, Atatürk Bulvarı'nda iddiaya göre bir otomobil sürücüsü sağ şeritten aniden sol şeride girdi. O sırada ambulans sürücüsü şerit değiştiren araca çarpmamak için fren yaptı. Direksiyon hakimiyetini kaybeden ambulans şoförü refüje çıktı. Haber verilmesi üzerine ambulansta bulunan hasta olay yerine çağrılan başka bir ambulansla hastaneye kaldırıldı. Mesai arkadaşlarının kaza yaptığını duyan sağlık personelleri de olay yerine gelerek, arkadaşlarına yardım ettiler. 

"AMBULANS ORTA REFÜJE ÇIKMAK ZORUNDA KALDI"
Kaza anını anlatan Tolga Geneş, "Normalde araca yol vermek için araçlar sağa çekilir. Fakat aracın bir yanlış yöne girdiği için ambulans orta refüje çıkmak zorunda kaldı. Öndeki aracın hatasıydı. Dolayısıyla ambulans kendini kurtarabilmek için refüje çıkmak zorunda kaldı. Ve içerisinde hasta olduğundan dolayı diğer ambulans geldi. Hasta çok daha acil bir durumda olabilirdi.  Hasta, gelen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Arkasından üç tane daha ambulans gelip, ambulansı kurtarmaya çalıştılar. Epey bir süreç aldı bu. Bu da bizim halkımızın bilinçsizliğinden kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Çünkü ambulansa yol vermek nasıl olmalıdır bilmiyoruz." dedi. 

Görüntü dökümü:
-------------
-Kaza yapan ambulans
-Diğer ambulansın görüntüsü
-Tolga Geneş ile röp.
-Genel ve detaylar 

26.02.2020 - 10.48 Haber Kodu : 200226054

=========================

7- YEMEK DAĞITMAK İÇİN GİRDİĞİ HASTA ODALARINDAN HIRSIZLIK YAPAN ŞÜPHELİ KAMERADA

Ali ABLAY / İSTANBUL , () PENDİK'te özel bir hastanede yemek dağıtımı yapan garson girdiği hasta odalarından cep telefonu ve saat çaldı. Şüpheli güvenlik kamerası incelemelerinin ardından yakalandı.
Pendik'te bulunan özel bir hastanede 1 Şubat günü Gamze Ö. isimli hastanın kol saati, 3 Şubat günü Nizamettin S. isimli hastaya ait cep telefonu ve 4 Şubat günü de hasta yakını Hanife D.'ye ait cep telefonu çalındı. Özel hastanede arka arkaya hırsızlıkların yaşanmasının üzerine hastane yetkilileri emniyete ihbarda bulundu. Hastanenin güvenlik kameralarını incelemeye alan polis, hastaların ve hasta yakının eşyalarını çalan kişinin hastanede yemek dağıtımı yapan özel bir yemek şirketinde garson olarak çalışan Zeynel T. (19) olduğunu belirledi. Şüpheli hastanede yakalanarak gözaltına alındı. Şüpheli Zeynel T. , emniyetteki ifadesinde cep telefonlarını ve saati çaldığını kabul ederken, bir cep telefonunu ve saati geri teslim edebileceğini fakat bir telefonu Velibaba Mahallesindeki bir caminin arkasında bulunan yer altı konteynırına attığını ifade etti. Emniyet ekipleri, şüphelinin attığı telefonu da civarda arama yaparak bulurken, iki cep telefonu ve kol saati sahiplerine teslim edildi. Şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilirken, çıkartıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şüphelinin hasta odalarına girdiği anlar ise kameralara yansıdı.

Görüntü Dökümü
----------------------------
-Güvenlik Kamerası görüntüsü

26.02.2020 - 10.42 Haber Kodu : 200226052

==========================


(Havadan görüntülerle) 
8-GÜLHANE PARKI'NDA GRİ BALIKÇIL KUŞLARININ BAHAR HAZIRLIKLARI..

Beyza Nur GÜLER-İdris TİFTİKCİ Cemal YURTTAŞ/ İSTANBUL, () GÜLHANE Parkı'nda bugünlerde ağaçlara kuşların yaptığı 50’ye yakın yuva dikkat çekiyor. Göç etmeyen yerli bir tür olan gri balıkçıl kuşlarının şehrin ortasında yuva yapması ilginç görüntüler oluşturdu.
Gülhane Parkı'nda bulunan yüksek Çınar Ağaçlarına yuva yapan kuşları görenler, şehrin ortasında bu farklı türü ve ağaçların tepesine yaptığı 50'ye yakın yuvayı görünce şaşırıyor.  Ancak birçok türün aksine gri balıkçıl kuşları, eskiden üreme ve beslenme alanları olan yerlerde şehirleşme olunca, beslenme ve yuvalama alanlarını terk etmeyen bir tür ve en önemli üreme yerlerinden biri de geçmişten günümüze Gülhane Parkı. 

"ŞEHİRLEŞME OLDUĞUNDA YUVALAMA VE BESLENME ALANLARINI TERK ETMİYORLAR"
Gri balıkçılların şehrin ortasında yuva yapması durumunu Gönüllü Doğa Koruyucusu ve Kuş Gözlemcisi Fikret Can, şu sözlerle anlattı:
"İlginç bir tür gri balıkçıl. Leylek benzeri, ülkemizde hacı leylek diye bilinir. Onlar şimdi Afrika’dan geliyorlar, baharın müjdecisi. Leylekler gibi gri balıkçıllar da habitatları insanlar tarafından işgal edildiğinde, şehirleşme olduğunda yuvalarından beslenme alanlarından vazgeçmiyorlar. İnsanlar ile uyum içinde yaşayabiliyorlar çok ilginç bir tür. Eskiden Gülhane Parkı ve benzer yerler onların üreme alanlarıydı. Biz gelip oraya park yapınca, onlar tırsıp gitmemişler açıkçası. Biz şaşırıyoruz, aslında normal bunların orada yuvalanması, beslenmesi. Neden şaşırıyoruz onları gördüğümüze? Diğer türler alanı terk ettiği halde gri balıkçıllar terk etmiyor"

"TÜRK KÜLTÜRLERİNDE YER ALMIŞ BİR HAYVAN"
Fikret  Can, “50’ye yakın yuva varsa, 100’e yakın birey var demektir çünkü çift bunlar. Yuvalarını ilginçtir, 50 metre kadar yükseklikteki ağaçlara yapıyorlar. 18-20 kat bir binaya eşdeğer. Orada senelerdir yuvalandığını gerçekten biliyoruz. Orada 40-50 yuva varsa 80-100 birey var demektir. 135-150 santim boyunda, bayağı cüsseli bir hayvan. Aşağı yukarı 1,5- 2 kilo ağırlığında. Sırtı gri altı kirli beyaz olan leylek benzeri bir türümüz. Türk kültürlerinde yer almış bir hayvan" ifadelerini kullandı.

İNGİLİZLER ORTAÇAĞ’DA EN MAKUL YEMEK İKRAMI OLARAK GÖRMÜŞLER
Gri balıkçıllar ile ilgili bir hikaye anlatan Can, “Çok şanssız olan bu türü,  İngilizler orta çağlarda en makbul yemek ikramı olarak görmüşler ve bu tarihe geçmiş. Yani gri balıkçılların yemeği krallara, kontlara, konteslere ikram edilen bir şey. Hatta şöyle bir şey var, bir papaz kardinal olmak için 400 birey gri balıkçılı ikram olarak sunduğu tarihi kayıtlara geçmiş. Bunlar aşağı yukarı 52 tür ve ülkemizde 7 türü yaşıyor" dedi.

Görüntü Dökümü: 
---------------------------  
-Gülhane Park'ındaki gri baıkçılların görüntüleri
-Ağaçlara yaptıkları yuvalar
-Havadan görüntüler
-Kuş gözlemcisi Fikret Can ile röp. 
-Muhabir Anonsu(Beyza Nur GÜLER) 
-Genel ve detay 

======================

(Yeni görüntülerle) 
9-SULTANGAZİ'DE PARK HALİNDEKİ ARAÇLARA ÇARPAN SÜRÜCÜYÜ MAHALLELİNİN ELİNDEN POLİS KURTARDI

*Sürücünün ortalığı birbirine kattığı ve çevredekilerin araca saldırdığı anların yeni görüntüleri ortaya çıktı.

Haber-Kamera: Soner HASIRCIOĞLU-Anıl UÇAN / İSTANBUL
Sultangazi'de gece saatlerinde bir sürücü, henüz bilinmeyen bir nedenle park halindeki otomobillere çarparak ilerledi. Durumu gören mahalle sakinleri sürücüye tepki gösterdi. Sürücü tepkiler nedeniyle aracından çıkmayı kabul etmezken önündeki araca rağmen otomobilin gazına aşırı yüklenmesi sonucu araçta yangın çıktı. Olay yerine gelen polis ekipleri yangını söndürdü ve dışarı çıkardığı sürücüyü gözaltına aldı. 
Olay Sultangazi, 50 Yıl Mahallesinde dün gece saat 22.45 sıralarında meydana geldi. İddiaya göre, 34 CDD 347 plakalı aracı kullanan O. Ö. isimli sürücü henüz bilinmeyen bir nedenle sokak aralarında park halinde duran çok sayıda araca çarparak ilerledi. Çevredeki vatandaşlar araçlara çarparak ilerleyen sürücüyü görünce durumu hemen polis ekiplerine haber verdi.  

PARK HALİNDEKİ ARAÇLARA ÇARPTI, ARAÇTAN İNMEDİ
Bu sırada O. Ö. isimli sürücü B Caddesi'ne geldiği sırada park halinde duran bir araca çarparak durdu. Çevredeki vatandaşlar aracın içinde bulunan sürücüye tepki gösterip arabanın camlarını kırmaya çalıştı. Sürücü O. Ö. ise araçtan inmeyip kaçmak için önündeki araca aldırmadan gaza bastı. Bir süre gaza basan sürücünün otomobilinin motor kısmında yangın çıktı. Araç bir anda alevler içinde kaldı. Olay yerine gelen polis ekipleri yangın tüpleriyle yangını söndürdü ve tfaiye ekiplerine haber verdi. Bazı vatandaşlar  da araçta çıkan yangını söndürülmesine yardım etti. 

POLİS ÇARPTIĞI ARAÇLARI TESPİT ETMEYE ÇALIŞIYOR
Sürücü O. Ö. gözaltına alan polis ekipleri çevrede detaylı olay yeri çalışması yaptı. Sürücünün çarptığı araçların sayısını belirlemek için mahalle sakinlerinden ve araçları hasar gören vatandaşlardan bilgi alan polis ekiplerinin çalışmasının ardından otomobil çekici yardımıyla otoparka çekildi.
Polis ekipleri sürücünün alkollü yada uyuşturucu madde alıp almadığını belirlemek için inceleme başlatırken olayla ilgili soruşturma sürüyor. 

OLAY SANİYE SANİYE KAMERADA
Yaşananlar bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı. Görüntülerde O.Ö. isimli sürücüsünün içinde bulunduğu otomobile çevredekiler saldırıp camlarını kırmaya çalışıyor. Sürücü O. Ö. kapısı kitli olan araçta tedirgin gözlerle olan biteni izliyor. Bir süre sonra polis geliyor. Sürücü O. Ö. önündeki araca aldırmadan gaza basıyor. Bir yere gidemeyen araç bir anda alev alıyor. Polis yangın tüpleriyle aracı söndürmeye çalışıyor. 

Görüntü Dökümü:
-----------------------
(EK YUKARIDAN ÇEKİLEN CEP TELEFONU GÖRÜNTÜLERİ)
-Sürücüsü içinde olan araca etraftakilerin saldırması
-Camlarını kırmaya çalışmaları
-Aracın alev alması
-Detaylar

26.02.2020 - 09.25 Haber Kodu : 200226027

=============================

10- SARIYER'DE İNTİHAR EDEN ÜNLÜ İŞ ADAMININ OĞLUNUN CENAZESİ ADLİ TIP'TAN ALINDI

Cemil ÖZDEMİR-Murat SOLAK/İSTANBUL () SARIYER'de  kendilerine ait lüks villada intihar eden ünlü iş adamı  Ali Armağan'ın 14 yaşındaki oğlu A.A'nın cenazesi Adli Tıp Kurumundan alındı.
Cenaze dün otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumuna getirilmişti. Buradaki işlemlerin ardından cenaze yakınlarına teslim edildi. Cenazenin bugün ikindi vakti Fatih Camii'nde düzenlenecek olan törenin ardından Kozlu Mezarlığında toprağa verileceği öğrenildi.

Görüntü Dökümü
------------
-Cenaze çıkışı
-Adli Tıptan görüntü
-Genel ve detaylar

26.02.2020 - 11.59 Haber Kodu : 200226075

================================

11- KARANTİNA, COVİD-19 ÇOK ÖLÜMCÜL OLDUĞU İÇİN DEĞİL, 'DEĞİŞİM GEÇİRMESİN' DİYE

Özlem YURTÇU KARABULUT, Ömer HASAR / İSTANBUL,  () VİRÜSLERİ kullanarak bağışıklık sisteminin kanser hücrelerine karşı "silahlanmasınıö sağlayacak araştırmaları yürüten Moleküler Biyoloji ve Genetik Uzmanı Dr. Tolga Sütlü: "Koronavirüs bir biyolojik silah değil çünkü virüsün genetik diziliminde insan eliyle yapılmış bir değişiklik saptanamadı. Paniğe gerek yok, alınan sıkı karantina önlemleri virüs çok öldürücü olduğundan değil, daha fazla yayılarak hızla mutasyon geçirmesini engellemek için."
Virüsleri kullanarak vücuttaki "Natural Killer" yani "doğal öldürücü hücrelerin" genetiğini değiştirip sadece kanser hücrelerine saldıracak hale getiren, bu yolla da tümörlerin bağışıklık sisteminin kendisi tarafından yok edilmesini hedefleyen Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Tolga Sütlü, bu şekilde pek çok kanser türüne karşı tedavi geliştirmeyi amaçlıyor. "Kanser immünoterapisi" alanında yürüttüğü çalışmaları TÜBİTAK tarafından da desteklenen Dr. Tolga Sütlü, çalışmalarında virüsleri 'bir araç olarak' sıkça kullanıyor. Dr. Sütlü, son günlerde dünyanın gündeminden düşmeyen yeni tip koronavirüs "Covid-19" ile ilgili de şu uyarılarda bulundu:
"Bu yeni koronavirüs'ün bu kadar hızlı yayılmasının sebeplerinden biri, henüz semptom bile başlamadan, yani kuluçka döneminde dahi buluşabilme özelliği. Virüsler, ancak konaklar (insan, hayvan vb) üzerinde kendilerini değiştirebildikleri için ne kadar çok yayılırsa o kadar hızlı ve fazla mutasyon geçirir. Bu da virüsün yeni özellikleriyle, belki daha da güçlenerek karşımıza çıkması demektir. Şu anda tüm dünyadaki sıkı karantina önlemlerinin en büyük nedeni bu yayılımın kısıtlanmasıdır. Virüs çok ölümcül olduğu için değil yani. Covid-19 bir biyolojik silah değil. Buna dair hiçbir bilimsel kanıt yok. Bir virüsün gen dizisini analiz etmek mümkün. 'İnsan eliyle' bir genetik değişiklik yapılmış mı anlaşılır. Teknik bilgisi olan birinin fotomontajlı bir resimdeki değişikliği tespit edebilmesi gibi. Çin'e karşı biyolojik saldırı olsaydı Çin bunu iki günde tespit edip gösterebilirdi."

'KATİL' HÜCRELER KANSERİ TEDAVİ EDECEK
Kanser tedavisi için araştırmalar yürüten Dr. Tolga Sütlü, bağışıklık sistemindeki doğal öldürücü hücrelerin farklı kanserlerdeki tedavi edici etkilerini ortaya çıkarmaya çalıştıklarını anlatarak, "En son melanom ve sarkoma'daki çalışmalarımız yayınlandı ama asıl amacımız pek çok kanser türüne uygulanabilecek bir tedavi geliştirmek. Farklı farklı kanser türleri üzerinde çalışıyoruz bu nedenle. Kanser zaten aslında vücudumuzun içinde yabancılaşmış bir yapı. Bağışıklık sistemi normalde vücuttaki yabancı her yapıyı anında fark edip ona saldırır.  Vücudumuzda her gün mikroskobik düzeyde birçok tümör gelişir ve bağışıklık sistemimiz bunu temizler. Ama kansere yakalanan bireylerde bu mekanizma başarıyla çalışmıyor ve kanser hücreleri baskın hale gelip vücudu ele geçirmeye çalışıyor. İşte biz, bağışıklık sistemini kansere karşı tekrar nasıl harekete geçirebiliriz ve tümörü ortadan kaldırmasını sağlayabiliriz, bunun için farklı ve yeni tedavi yöntemleri geliştirmeye uğraşıyoruz. Bunun için de virüsleri kullanıyoruz" dedi.

'BAĞIŞIKLIK HÜCRELERİNİ VİRÜSLERLE MODİFİYE EDİYORUZ'
Dr. Sütlü, bağışıklık sisteminin tümör hücrelerini sağlıklı hücrelerden ayırt edebilmesi ve doğal öldürücü hücrelerin harekete geçerek tümöre saldırması için, onlara bazı özellikler kazandırmaya çalıştıklarını söyleyerek şöyle açıkladı:
"Bunu da hücreyi genetik olarak değiştirerek yapabiliyoruz. Ama bu değişimi hücreye direkt müdahale ile yapmak mümkün değil. Virüsler burada bizim için araç oluyor. Virüsler normalde dışarıdan hücre içine girer ve burada kendilerini çoğaltarak hızla tüm hücrelere yayılabilir. Biz, laboratuvar ortamında hastalık yapıcı tüm özelliklerini yok edip güvenli hale getirdiğimiz virüsleri genetiğini de değiştirerek, DNA parçası ekliyoruz ve virüs vasıtasıyla hücreye bu DNA'yı sokmuş oluyoruz. Böylece hücreye istediğimiz özelliği kazandırmış oluyoruz. Başka yöntemler de var, örneğin nanoparçacıklar ile bunu yapmaya çalışan bazı yaklaşımlar var. Ama daha verimli ve daha hızlı yapabilmek için virüsleri kullanıyoruz."

BAĞIŞIKLIK HAFIZASINA ALINAN HASTALIK NÜKSETMEYECEK
Cilt kanseri olan melanom'da bu şekilde yaptıkları çalışmada, tümör hücreleri üzerinde bulunan spesifik bir tümör molekülünü tanıyacak "doğal öldürücü hücrelerö geliştirmeyi başardıklarını anlatan Dr. Sütlü sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunların da tümörü öldürmekte çok daha verimli ve başarılı olduğunu gördük. Bunu hem laboratuvar ortamında, hem de hayvan deneylerinde, fareler üzerinde gösterdik. TÜBİTAK tarafından desteklenen bu projemizde şimdi, Uludağ Üniversitesi'yle de yaptığmız işbirliği ile önümüzdeki 3-4 yıl boyunca melanom hastalarından alınan örnekleri toplayacağız ve laboratuvar ortamında bu örnekler üzerinde bu tedavi yöntemi verimli bir şekilde çalışıyor mu, bunu analiz edeceğiz. Sonuçlarımız olumlu çıkarsa, 5 yıl içinde hasta denemelerine geçeceğiz. Uzun vadede de hastalar üzerinde uygulanabileceğini düşündüğümüz bir tedavi geliştirmek yolunda ilerliyoruz. İmmünoterapi olarak özetleyebileceğimiz bu tedavinin en büyük avantajı, hedefli tedaviler olması. Bir diğer avantajı da özellikle bağışıklık sistemini kullanarak geliştirdiğimiz tedavilerde vücudun bunu hatırlaması. Yani mesela bir enfeksiyon geçirdiğinizde ya da aşı olduğunuzda vücudunuz ileride bu etkeni hatırlar ve hastalık tekrarlasa bile vücut onunla savaşmayı öğrendiği için, çok daha kolay atlatırsınız. Hemen hemen her kanserde relaps yani nüks çok sık yaşanan bir durum. Örneğin ilik kanseri ya da miyelom hastalarının yüzde 99'unda hastalık geri gelir. Kanserde immünoterapi ile işte bu bağışıklık sisteminin hafıza özelliği sayesinde, hastalığın nüksetmesinin önüne geçilebilecek. Çünkü bağışıklık sistemi, mikroskobik düzeyde kalmış son birkaç hücreyi dahi tarayarak bulup yok edebilecek."

Görüntü dökümü:

Dr. Tolga Sütlü röportajı

Laboratuvar çalışmalarından genel ve detay görüntüler

26.02.2020 - 10.44 Haber Kodu : 200226053

===============================

12- İSTANBUL ADALET SARAYI'NDA ELE GEÇİRİLENLER VE UNUTULAN EŞYALAR SERGİLENDİ

Haber- Kamera: Özden ATİK - Ruken KADIOĞLU - Mertcan ÖZTÜRK / İstanbul,
İstanbul Adalet Sarayı'nda güvenlik noktalarında yapılan aramalarda vatandaşlardan ele geçirilen kesici, delici malzemeler ve kaybolan, unutulan eşyalar sergilendi. Sergiye ilişkin açıklama yapan İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zafer Koç, "İki yıla yakın süreçte 4 bine yakın delici, kesici silah görünümlü aletler özel güvenlik görevlilerimizin çok hassas çalışması ve titizliği neticesinde ele geçirilmiştir" dedi. 
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın giriş kapılarındaki arama noktalarından Nisan 2018'den bu yana, güvenlik görevlilerince yapılan aramalarda el konulan yasak malzemeler ve yine vatandaşın unuttuğu veya kaybettiği toplam 4 bin 839 eşya adliyenin fuaye alanında sergilendi. Gün boyu açık kalacak sergide x-ray cihazında ele geçirilen ve sokulması yasak olan şok aleti, kelebek çakı, muşta, ustura, kasap bıçağı, kemer görünümlü çakı ve kart çakının bulunduğu toplam 3 bin 896 malzemenin yanısıra unutulmuş olan güneş gözlükleri, ziynet eşyaları ile ses kayıt cihazlarının bulunduğu toplam 943 eşya sergilendi. Ayrıca adliyede ele geçirilen silah, kalem silahlar ve uyuşturucu maddelerin fotoğrafları sergilenerek emniyet müdürlüğüne teslim edildiği ve sorumlular hakkında adli işlem yapıldığı belirtildi.  Adliyede unutulan toplam 6 bin 735 liranın ise Maliye Hazinesi'ne teslim edildiği ifade edildi.

"İKİ YILA YAKIN SÜREÇTE 4 BİNE YAKIN ALET ELE GEÇİRİLDİ"
Sergiye ilişkin açıklama yapan İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zafer Koç, "İstanbul Adalet Sarayı yaklaşık 5 bin personelin çalıştığı, günlük avukat, vatandaş sirkülasyonu yaklaşık 50-60 bin kişi civarında olduğu Avrupa'nın en büyük adliye sarayıdır. En önemli davalara bakan bir adliyemizdir. Adalet sarayına giriş çıkışlarda özel güvenlik görevlilerimiz üstün gayretiyle aramalar yapılmakta, en gelişmiş cihazlarla bu kontroller yapılmakta. Daha önce bildiğiniz üzere çok üzücü bir olay yaşanmıştı. Ondan önce de, sonra da güvenlik tedbirleri en üst seviyede yürütülmektedir. İki yıla yakın süreçte 4 bine yakın delici, kesici silah görünümlü aletler özel güvenlik görevlilerimizin çok hassas çalışması ve titizliği neticesinde ele geçirilmiştir. Suç unsuru içerenler polis karakolumuza teslim edilip ilgililer hakkında adli  işlemler yapılmıştır. Suç unsuru içermeyenlere el konulup Makine Kimya Ensitüsü'ne teslimi yapılacaktır. Hem suç unsuru içeren, hem de içermeyen aletler, bir de vatandaşların unuttuğu bir kısım eşyalar söz konusu. Paraların da unutulması söz konusu. Onlar da Maliye Hazinesi'ne katkıda bulunmaktadırlar. Özel güvenlik görevlilerimize çalışmalarından ötürü teşekkür ediyorum. Gelen giden vatandaşların da hassas davranmalarını güvenlik görevlilerine yardımcı olmalarını istiyoruz" dedi. Bir gazetecinin "Gördüğünüzde sizi şaşırtan bir şey oldu  mu?" sorusuna, Başsavcıvekili Koç, "Hep beraber gezdik. Şaşırtıcı. Kalem görünümlü silahlar, şok ediciler, kart görünümlü bıçaklar. Buna benzer çok değişik materyaller var. İnsanın aklına gelemeyecek şekilde dizayn edilmiş materyaller mevcut" diye cevap verdi. 

Görüntü Dökümü 
---------------------
-Sergilenen malzeme ve eşyalar
-Zafer Koç'un açıklaması
-Genel ve detaylar

26.02.2020 - 11.42 Haber Kodu : 200226071