BASIN MENSUPLARININ SORULARINI CEVAPLADI
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, program sonrası basın mensuplarının yerel seçim sonuçlarına ilişkin sorularını yanıtladı. Bakan Soylu, İstanbul'un Büyükçekmece ilçesindeki 'sahte seçmen' iddiasıyla ilgili yöneltilen soru üzerine şunları söyledi:

"Suç ortada. Seçime yönelik bir yolsuzluk yapılmış. Normalde böyle bir şeyde, nüfus idarelerinde birtakım eksiklikler olmaz mı; olur. Onun üzerine bununla ilgili idari ve adli tahkikatlar açılır. Ocak 2019'da adli tahkikat açılmış zaten. İdari tahkikat da açılmış. Bu mesele bir sürecin içerisinde yürüyor. Bir siyasi parti de diyor ki, 'benim burada hakkım gasbedildi ve bunun mesulü sizsiniz' diyor. Kime diyor bunu? Belediyeye, 'bunun mesulü sizsiniz' diyor. Biz şimdi MAKS (Mekansal Adres Kayıt Sistemi) denilen bir sisteme giriyoruz. Bu tip suistimallerin önüne geçmek için giriyoruz. Dünyada en gelişmiş sistemlerden birisi olabilecek. Yaklaşık 4-5 yıllık bir proje bu, yüzde 70'i tamamlandı. Bunu ortaya çıkaran AK Parti, adli soruşturmasını açan Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, idari tahkikatı yapan da biziz."

'BİNALİ BEY'LE KONUŞMAM SORUN MU?'
Bakan Soylu, bir basın mensubunun, 'İstanbul'da seçim gecesi il başkanlığında sizin, Adalet Bakanının ve Binali Yıldırım'ın yaptığı toplantı tartışıldı. Bununla ilgili ne söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine, şöyle dedi:
"Adalet Bakanı ile bizim iki kimliğimiz var. Birincisi ben İçişleri Bakanıyım, Adalet Bakanımız da Adalet Bakanı. Biz siyasetçiyiz aynı zamanda. Sorun şu olur; biz işimize siyasi menfaat karıştırıyor muyuz, karıştırmıyor muyuz? Ne yapacağım yani, siyasi kimliğimi yok mu edeceğiz? Binali Bey'le görüşmeyecek miyiz? Ben AK Parti'nin üyesiyim. AK Parti'nin üyesi olmam bir sorun mu, bir problem mi? Biz Binali Bey'le görüşmekten kısıt değiliz. O gün de görüşürüz, başka bir gün de görüşürüz. Burada ahlaki bir yoksunluk mu var, kanuni bir eksik mi söz konusu? Elbetteki değerlendirme yapacağız. Bugün de yaparım, yarın da yaparım. Siyasetimiz ve demokrasimiz açısından tehlikeli bir durumdur bu. İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı'nın layıkıyla görev yaptığına inanmıyorsanız o görevde tutmazsınız. Bizim yaptığımız işlerle ilgili seçime yönelik herhangi bir eksiklik ve aksaklık ortaya koymuşlar mıdır? En ufak bir güvenlik eksikliği duymuşlar mıdır? Bunlar siyasi mugalata ve bir cahilane davranışlardır. Devleti bilen, siyaseti bilen bu tip değerlendirmeler yapmaz. Bu siyaset kişiliğimizi üzerimizden atmamızı kimse istemesin. Dün de öyleydik, bugün de öyleyiz, yarın da öyle olacağız. Bu siyasi kişiliğimizle ilgili bu görevler bize verildi. Suçüstü yakalananların karşı tarafa çamur atma davranışlarıdır. Toplantı yapmışız da ne olmuş yani? Bir araya geldik, doğru. Binali Bey bizim büyüğümüz, özelde de ağabeyimiz. Biz onun kabine kurulundaki üyeleriyiz, bir önceki kabinede de kabine arkadaşlarıyız. Sanki gizemli bir şey konuşuluyormuş gibi. Biz her gün bir araya geliyoruz. Yarın da geliriz."

'SAYIN BAHÇELİ'YE KATILIYORUM'
Bakan Soylu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İstanbul'da seçiminin yenilenebileceği yönündeki açıklamasıyla ilgili de şöyle konuştu:
"Bu seçimin bu tartışmadan yoksun bırakılabilmesi için, ben de Sayın Bahçeli'ye katılıyorum. Bu şekilde tekrarlanmasının, bu tartışmaları, seçilecek kişilerin de gölgede bırakmasını ortadan kaldıracaktır. Yoksa kim seçilirse seçilsin, İstanbul seçimlerinde sonuç ne olursa olsun bu tartışma devam edecektir ve bu tartışma bir dahaki seçime de sirayet edecektir."
Konuşmasının devamında, mazbatasını alan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a da 'hayırlı olsun' dediğini belirten Bakan Soylu, Mansur Yavaş'ın, 'Hak yerini bulacak' sloganıyla ilgili de, "Yani demek istiyor ki, 'Ben 2014 seçimlerinde bir haksızlıkla karşı karşıya kaldım, bu seçimi onunu üzerine kurdum'. Kim ne dersin, bu seçimde kendisinden sonraki süreci aynen böyle yönetecektir" ifadelerini kullandı.

 

GÖRÜNTÜLER GEÇİLDİ