İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, "500 metre arayla iki tane Elektronik Denetim Sistemi (EDS) kurulmaz. Burada amaç belediyelerin oradan gelecek paralarla elde edeceği gelirini artırmak değil. Belediye buradan direkt gelir elde etsin diye, kimse kusura bakmasın, milleti cezaya boğamayız" dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, Ankara'da otelde düzenlenen 'Trafik Güveliğinde Etkin Çözüm; Psikoteknik Çalıştayı'na katıldı. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin ve Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya'nın da hazır bulunduğu programda konuşan Bakan Soylu, düz yollarda meydana gelen trafik kazalarına dikkat çekerek, "Özellikle bazı kesimler paparazi haberlerine verdikleri önemi, konuştuğumuz şu konuya biraz daha fazla verseler belki yılda 7 bin 400 insanı kaybetmeyeceğiz. En sonra trafik kazasını dün gece saat 22.00 civarında yaşamış bir insan olarak söylüyorum; Normal yolda giderken arkamızdan 220 promilli biri geldi vurdu, akşamın 22.00'si. Önceliklerimize hassassiyet göstermemiz lazım" dedi.
'TRAFİK KAZALARINDA ÖLÜM SAYISI AZALDI'
Kendi işinin sigortacılık olduğunu, 25 yıl sigortacılık yaptığını anlatan Bakan Soylu, "Kasım ve Aralık ayında, 2017'nin Kasım ve Aralık ayına kıyasla trafik kazalarındaki ölüm sayısı yüzde 30 azaldı. Denetimlerle birlikte azaldı, hassasiyetle ve toplumsal farkındalık oluşturmayla azaldı" diye konuştu. Maket trafik polisi araçlarının kazaları azalttığını vurgulayan Soylu, kaza kara noktalarında Ramazan Bayramı'nda can kaybı olmadığını, Kurban Bayramı'nda ise 1 kişinin yaşamını yitirdiğini aktararak, "Ortalama hız koridoru uygulamasına da çok itiraz ettiler. Karayolları, 'Acaba biz gelir azaltımıyla karşı karşıya kalır mıyız?' diye endişe ortaya koydu. Hız koridoru uygulanan otoyollarda yüzde 26-27 trafik yoğunluğu artmış oldu; ama kaza oranları, ölüm oranları düştü. Birçok spesifik önlemler aldık. Türkiye'de son 10 yılda en çok kaza yapanları tespit ettik ve geçen yıl bunların tamamına eğitim verdik" dedi.
'BELEDİYELER GELİR ELDE ETSİN DİYE MİLLETİ CEZAYA BOĞAMAYIZ'
EDS'nin geçene de geçmeyene de ceza yazılan bir sistem olduğunu, bu yüzden risk alarak kapattıklarını vurgulayan Bakan Soylu, "Biraz FETÖ bulaşığı filan da vardı bu işte. Netice itibarıyla döndük, bunu yaptıktan sonra ilk müracaatı TSE ve Bilim Sanayi Bakanlığı'na yaptık. Şimdi yavaş yavaş Elektronik Denetim Sistemi'ni devreye alıyoruz. Ama nasıl? Affedersiniz, 500 metre arayla iki tane EDS kurulmaz. Burada amaç belediyelerin orada EDS'den gelecek paralarla elde edeceği gelirini artırmak değil, yapmayız olur biter. Amacımız kazayı azaltmak. Buna nezaret eden belediyeler de eğer bu konuda ufak tefek gelir elde ediyorlarsa bu elbette işimize yarayacaktır. Aksi takdirde belediye buradan direkt gelir elde etsin diye, kimse kusura bakmasın, milleti cezaya boğamayız. Böyle bir anlayışımız yok, onun için o işi kestik" açıklamasında bulundu.
'16 SAATTE ŞOFÖR OLUNMUYOR'
İçişleri Bakanlığı bünyesinde televizyon dizilerinde trafik kurallarına uyulup uyulmadığını denetleyen bir komisyonun oluşturulduğunu anlatan Soylu, kurallara uyulan dizilerin teşekkür edilerek kamuoyuna açıklanacağını ifade etti. Ehliyet kurslarında sadece 16 saat pratik eğitim verildiğini belirten Bakan Soylu, "16 saatte şoför olunuyorsa her şey başımız üzerine. Kimse kurusa bakmasın, bazen şapkayı önümüze koymak durumundayız" dedi.
'PSİKOTEKNİK SÜREÇLERE AĞIRLIK VERMEK DURUMUNDAYIZ'
2017-2018 arasındaki 11 aylık dönemde ölümlü kazalarda yüzde 7,5 azalma kaydedildiğini söyleyen Soylu, trafik kazalarının 15-29 yaş arasındaki ölüm nedenlerinde ilk sırada geldiğini belirterek, "Biz kimsenin arabasına binip emniyet kemerini zorla bağlayamayız, bütün araçlara binip sürücülerin cep telefonlarını ellerinden alamayız, ayaklarını gazdan çekemeyiz. Bu noktada iş insanda bitmekte. Bilimsel gerçekler bu işin bir psikoloji olduğunu ortaya koymakta. Bütün işe alımlarda psikolojik testler uygulanmaktadır. Pilot olabilmek için sadece teknik bilgi yetmiyor; kişinin davranış eğilimleri, karar verme yeteneği, tepki süreleri, refleksleri dikkate alınmaktadır. Psikoteknik olarak adlandırılan bu süreçler Türkiye'de belli araç sınıflarını kullanan kişilerde bugün uygulanmaktadır. Bana sorarsanız psikoteknik süreçlere biraz daha ağırlık vermek, bunu sürücü belgesi verme noktasında kapsamını genişletmek ve sürücü eğitimlerinde psikoteknik değerlendirme süreçlerini daha geniş ve etkin bir hale getirmek durumundayız" değerlendirmesinde bulundu.
'BAZI SÜRÜCÜLERİN HEYECAN ARAYIŞLARI VAR'
Makas atma ve drift yapmanın kanunla suç kapsamına alınmasının önemine dikkat çeken Bakan Süleyman Soylu, "Bazı sürücülerin heyecan arayışları var, heyecan arayan sürücüler gitsinler o heyecanı başka yerde arasınlar, trafikte değil. Birileri heyecan arıyor diye biz en yakınlarımızı, ülkeye, insanlığa gelecekte hizmet edecek evlatlarımızı ve sevdiklerimizi kaybedemeyiz. Bununla yüzleşmeliyiz. Bu işi gösteri haline getirenler var. Bazen iki araçla trafiğe çıkıyorlar, bir tanesi slalom yaparken diğeri arkadan video çekip sosyal medyada paylaşıyor. Benim en çok hoşuma giden iş, o adamı bulup, onun cezasını kesip, arabasını bağlatmak. Kimse kusura bakmasın böyle bir keyif yok. Bunun sporları var, gidersiniz yaparsınız. Herkes de sizi ayakta alkışlar. Sosyal medyada 3-5 beğeni almak, birilerinin hayatından daha mı kıymetli? Ya sakat kalanlar? Hayatlarını elsiz, ayaksız, gözsüz, belki de beyin fonksiyonlarını kaybederek devam ettirmek zorunda kalanlar ne olacak? Birileri kendi egosunu tatmin edecek, akşamları arkadaş ortamlarında keyifli keyifli anlatacak diye bu cinayetlere tepkisiz kalamayız. Bunlara da 'kaza, kader, kısmet' diyemeyiz. Kimse kusura bakmasın, hukuk dairesinde bu işle mücadele etmeye kararlıyız" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI