Semih ÇALIŞKAN-Osman BAKIR/İSTANBUL,()-İKİNCİ Dünya Savaşı yıllarında ülkelerindeki zulümden kaçan 768 Yahudi'nin bulunduğu "Struma" adlı geminin, 24 Şubat 1942'de Karadeniz'de batırılmasının 78'inci yıldönümü nedeniyle anma töreni düzenlendi. Sarayburnu Limanı'nda düzenlenen anma törenine İstanbul Vali Yardımcısı Hülya Kaya, Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva, başkonsoloslar, Türk Yahudi cemaati mensupları ve uluslararası kuruluşların temsilcileri katıldı.

"DERİN BİR ACIDIR"
1942'de yaşanan Struma gemisi olayının derin bir acı olduğunu ifade İstanbul Vali Yardımcısı Hülya Kaya, şu mesajları verdi: 
"Türk insanı için izleri hiçbir zaman silinmeyecek olan bu travma, İkinci Dünya Savaşı'nın en karanlık günlerinde ve 70 gün süreyle ilgili devletler nezdinde sergilediğimiz çabaların akim kalışını hatırlatan derin bir acıdır. Nazi rejimi ve işbirlikçileri tarafından, kimlikleri sebebiyle, 6 milyonu Yahudi, 11 milyondan fazla insanın öldürüldüğü Holokost, insanlık tarihinde kara bir lekedir. Bu acı tecrübenin bir daha tekrarlanmaması için yerine getirmemiz gereken ödev, yalnızca hatırlamak değil,  tarihten ders çıkarmak ve bunu uygulamaya geçirmektir. Dünyanın her yerinde tehlikeli bir şekilde yükselişe geçen aşırı akımlar; Antisemitizm, İslamofobi, yabancı düşmanlığı ve ırkçılık, uluslararası toplumun üzerine düşeni yeteri kadar yerine getirmediğini gösteren uyarı işaretleridir. Küresel barış ve huzura tehdit oluşturan bu aşırılıklarla etkin şekilde ve gecikmeksizin mücadele edilmesi ve uluslararası toplumun işbirliği içinde hareket etmesi şarttır."

"UMUTLAR 23 ŞUBAT 1942'DE SÖNDÜ"
Törende konuşan Hahambaşılık Vakfı Danışmanı Metin Delevi, Struma'da hayatını kaybedenlerin yaşadıklarını anlattı. "Gelecek günlerin daha da kötü olacağını gören Romen Yahudileri kendilerine çıkış yolları arıyordu" diyen Delevi şunları söyledi: 
"Amaçları, İstanbul üzerinden Filistin'e ulaşabilmekti. 78 yaşında, hayvan taşımacılığı yapmış, en fazla 200 kişi alabilecek Struma gemisi, bilet ücretlerini ödeyebilen 800 kişi için bir umut yolu oldu. 14 saatlik yol 3 günde kat edilerek İstanbul'a varıldı. Gemi, taşıyabileceğinden çok daha fazla yolcu almıştı, gereksinimler karşılanamıyordu; hava soğuk ve motorları bozulmuştu. Ancak yolcuları burada başka bir kötü sürpriz bekliyordu: ne İngiltere ne de Almanya yolculuğun devamına geçit veriyordu, üstelik Romanya da onları geri istemiyordu. 70 günlük bekleyiş başladı. Yardım çığlıklarına, Kızılay ve İstanbul Yahudileri gıda taşıyarak bir nebze cevap vermeye çalıştı. Bunlara henüz 14 yaşında olan babam da dâhildi. Hala, hissettiği çaresizliği anlatır. Umutlar 23 Şubat 1942'de söndü. Motorları çalışmadığı için gemi römorkörler tarafından Şile açıklarına çekilip bırakıldı. Ertesi sabah, bir Rus denizaltısının torpili geminin, içindeki 768 yolcusuyla birlikte Karadeniz'in soğuk sularına gömülmesine neden oldu. Struma'yı batıran Rus SC 213 denizaltısı tek bir cümleyle faciayı üstlerine duyurdu. 24.2.1942 sabahı korumasız vaziyetteki düşman gemisine rastladık. Gemi 1118 metreden başarıyla torpidolandı ve batırıldı. Genç subaylar, gemi komutanı ve astsubaylar ve torpidoyu ateşleyen kızıl filo denizcileri cesaret örneği sergilemişlerdir."
"Anma törenlerinin önemli bir amacı vardır: Benzer olayların tekrar yaşanmaması için gerekli derslerin alınması" diyen Metin Delevi törendeki konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: 
"Yarın, aldığımız bu dersleri uygulayacak mıyız? Yarın, tüm dünyada yaşanan, antisemitizm, islamofobya, yabancı düşmanlığında özetle ötekileştirme ve inkârcılıkta azalma görecek miyiz? Maalesef hayır. 2015 yılında yaşanan, benzer bir umut yolculuğunda hayatını kaybeden 3 yaşındaki Suriyeli Aylan Kurdi'nin görüntüsü hala gözlerimizin önünde. Her gün dünyanın değişik noktalarında ırkçı olaylar yaşanıyor. “Bir daha asla" demek yeterli olmuyor. Bu nedenle anma törenlerini destekleyici eğitimlerle beslemek gerekiyor."

DENİZE ÇELENK BIRAKILDI, KARANFİLLER ATILDI
Törenin ardından Struma gemisinde hayatını kaybedenler anısına Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva dua okudu. Tören denize çelenk bırakılması ve karanfillerin atılmasıyla sona erdi.