MERSİN ve çevresindeki illerde üreticiyi dolandıran şüphliler, bölgenin kabusu oldu. Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Münir Şen, 5957 Sayılı Haller Yasa?nın verdiği serbestlik ile üreticinin ürününü dışarıda satmasından dolayı mağduriyetlerin yaşandığını söyledi.
Mersin ve çevresindeki illerde ortaya çıkman bir şebeke, bin bir emekle üretilen kivi, nar, portakal, limon gibi tonlarca ürünü kamyonlara yükledikten sonra sırra kadem basarken çiftçi ise büyük bir mağduriyet yaşıyor. Dolandırıldığını anlayan çiftçi soluğu adliyelere alırken şebeke üyeleri ise kayıplara karışıyor.
Şebeke üyeleri, merkez Mezitli ilçesinde ticaretle uğraşan Yusuf Asfuroğlu?nu (62) da, dolandırdı. İddialara göre, M.K. (41) ve F.D. (46), geçen yıl Ekim ayı başında Asfuroğlu?nun yanına gitti. Birlikte birçok davada yargılanan ikili Asfuroğlu?na, sahibi olduğu nar bahçesini gezmek istediklerini söyledi. Asfuroğlu?nun izin vermesi ile birlikte ikili bahçeyi gezdi ve pazarlık için 2 kez yanına geldi. Taraflar 55 ton nar için 70 bin lira karşılığında anlaştı. İkili, Asfuroğlu?na 1000 TL kapora verdi. Kalan parayı da 8-11 Ekim?de iki dilim halinde ödeyeceklerini söyledi. Taraflar el sıkışarak ayrıldı. Görüşmeden 2-3 gün sonra narları kestiren ikili ödeme için arayan Asfuroğlu?nu oyalamaya başladı. Satın aldıkları narın bekledikleri gibi çıkmadığını söyleyen ikiliden parasını alamayan Asfuroğlu, durumu polise bildirdi. Yürütülen soruşturma sonrası M.K. ve F.D. hakkında, Mersin Ağır Ceza Mahkemesi?nde dava açıldı.
Yaşanan durumu değerlendiren Mersin Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Münir Şen, "Bunlar özellikle üretici bölgelerini seçmiş durumdalar. Bu tür şeylerin hallerde olması mümkün değil. Eğer bu ürünler hale gelmiş olsaydı komisyoncunun garantisi altında idi. Bu üretici arkadaşlarımız, herhangi bir komisyoncudan tahsilatlarını yapamadıkları zaman öncelikle bize başvuruyorlar ve biz bunu çözüyoruz. Çözemediğimiz durumlarda da Haller Müdürlüğü'ne başvurarak her komisyoncunun vermiş olduğu teminat mektupları çözülerek üreticinin hesabına yatırılıyor. 15 günlük bir yasal süre var. Yasal süre içerisinde para ödenmediği takdirde ruhsat iptaline kadar gidiliyor. Kısacası hale gelen her sandığın parası garanti altındadır. Ama bu arkadaşlarımız 5957 sayılı Haller Yasasının verdiği serbestlikten dolayı ürünlerini hale getirmekten ziyade dışarıda satmayı tercih ediyorlar. Dışarıda sattıkları zaman da maalesef bu tür sıkıntılarla yüz yüze kalmak durumundalar. Bu tip sıkıntılarla karşılaşmamaları için üreticilere ürünlerini hale getirmelerini öneriyoruz. Hale getirdikleri her ürünün bizler arkasındayız" dedi.
Yusuf Asfuroğlu, konu ile ilgili konuşmazken oğlu Derviş Asfuroğlu ise "Sezonda gelip bizimle pazarlık yaptılar. Bin TL kapora verdiler. Daha sonra bahçeye gidip 55 ton narımızı kestiler. Bize de 4 kasa nar bıraktılar. Daha sonra da hiç bir şekilde ulaşamadık. Ulaştığımızda da hiçbir şekilde cevap alamadık. Konuyu avukatımız aracılığı ile yargıya taşıdık. Şimdilik bekliyoruz" ifadelerini kullandı.