İSTANBUL, () – İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut, “O gece bütün millet, hainler hariç hiç çekinmeden görevini yapmak için yollara düştü. Bu bütün bir milletin diriliğidir, metanetidir, cesaretidir. Onun için böyle bir milletin içinde yaşıyor olmak onudur” dedi.

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla ‘Bir Halkın Direniş Destanı’ başlıklı konferans düzenledi. Konferansta uzmanlar, 15 Temmuz darbe girişiminin sebeplerini ve sonuçlarını tarihi ve sosyal perspektiften değerlendirdi. Uluslararası İslam Ekonomi ve Finansı Araştırma ve Uygulama Merkezi (İSEFAM) konferans salonunda düzenlenen etkinliğe, İZÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut, RTÜK üyesi Doç. Dr. Hamit Ersoy, İZÜ İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Ersoy, İZÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Çaha, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

“GAZİ BİR MİLLETLE YAŞIYORUZ”

15 Temmuz’un Türk demokrasi tarihi açısından çok önemli bir yeri olduğunu söyleyen İZÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut, “İnsan hakları, özgürlükler açısında tarihi bir gündü. İnsanlık tarihinde yerini alacak, ileride okutulacak bir sayfadır. Bu topraklarda yaşayan ve o geceyi bize yaşatan milletin evladı olmak bizim için büyük bir onur, şeref. Dünyanın her yerinde bu geceyle alakalı saygı görüyorsunuz, bunu hissediyorsunuz. Mazlumların dünyasında gittikçe Türkiye’nin ayrı bir yeri oluyor. 15 Temmuz hepimize bambaşka bir anlam kazandırdı. O gece sokağa çıkan herkes gazidir. Şu anda gazi bir milletle birlikte yaşıyoruz. O gece bütün millet, hainler hariç hiç çekinmeden görevini yapmak için yollara düştü. Bu bütün bir diriliğidir, metanetidir, cesaretidir. Onun için böyle bir milletin içinde yaşıyor olmak onudur” dedi.

“O GECE ŞAHSA DEĞİL İRADEYE SAHİP ÇIKILDI”

15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlatan İZÜ İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Arif Ersoy ise, “O gece şahsa değil kendi iradenize sahip çıkmaktır, dolayısıyla halk meydanlara döküldü. Haberi odamda çalışırken aldım. Bana televizyonlarda bir şeylerin olduğunu söylediler. Gittim baktım hakikaten girişim var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da çağrısını duyunca rektörümüzün yanına gittim. Meydana çıkmak, halkı uyarmak zorunda olduğumuzu söyledim. Çünkü bizim temsilcimiz tehdit altındadır. Bütün Anadolu bunu düşündü. Meydana gittik her yerde kalabalık vardı. Araçları durdurduk, henüz köprüde ne olduğunu bilmiyorduk. Orada, bunun tarihimizin en tehlikeli hareketi olduğunu söyledik. Yabancıların Anadolu’yu işgalinden daha beter bir hareket olduğunu dile getirdik. Halk da bunu anladı ve Allah şükür engellendi” diye konuştu.

15 TEMMUZ 3 ÖNEMLİ SONUCU

15 Temmuz’un üç açıdan önemine dikkat çeken RTÜK üyesi Doç. Dr. Hamit Ersoy da, “ Birincisi 15 Temmuz darbe girişiminin engellenmesi ile Türkiye’de seçilmiş hükümet ve var olan demokratik düzen korunmuş oldu. Aksi halde eski askeri darbeler dönemine geçiş olacaktı. İkincisi, uluslararası güçlerin Türkiye’de sözde dini hareketleri kullanarak dış müdahalede bulunması ilk kez engellenmiş oldu. En önemlisi de küresel düzeyde uluslararası odakların İslam dinini tahrif ederek kendi çıkarlarına hizmet edecek biçimde şekillendirilmesine engel olunmuştur” ifadelerini kullandı.