ESKİŞEHİR'de 2005 yılında anneannesinin evinin önünde oynarken kaybolan 4 yaşındaki Tarık Eymen Uslu'nun ailesi, 14 yıldır çocuklarına kavuşmayı bekliyor. Baba Önder Uslu (50), kayıp oğluna ait fotoğrafın yaşlandırma yöntemiyle 3 kez robot resminin yapıldığını belirterek, "Ailenin bütün fertlerinden resimler alınıp şu anki yaşına göre bir çalışma yapılıyor. Tabi bu emniyetin yaptığı bir çalışma daha çok. 13 ve 11 yaşına ait çizilmiş robot çalışması var" dedi.

Eskişehir’de esnaf olan Önder Uslu ile 2006 yılında boşanan Hatice Atici’nin 3 çocuğundan biri olan Tarık Eymen, 2005 yılında anneannesinin evinin önünde oynarken kayboldu. Yapılan tüm aramalara rağmen bulunamayan Tarık Eymen’den 14 yıldır bir haber bekleyen baba Önder Uslu, artık genç yaşta olan oğlunun kendilerini hatırlayıp araştırarak bulmasını umut ediyor. Geri kalan 14 yılda çok büyük üzüntüler yaşadıklarını kaydeden baba Önder Uslu, "Bu olay olalı 14 sene geçti. 15. senenin içerisindeyiz. Olayın ilk anları, ilk günleri, ilk zamanları her şey hararetli hareketli her şey yaşandı. Araştırmaların hepsi bütün ihtimaller sonuçların hepsi biz bir şey elde edemediğimiz için bugünlere kadar geldi. Tabi biz aile olarak bunun acısını çektik. Acılar yaşadık ve her şeyi gördük. Bugün bizim geldiğimiz noktada ateş düştüğü yeri yakar. İnsan acısını yaşamak için sebepler arar ama biz bunları yaşayamadık. Şu an Eymen genç bir çocuk, ergenlik yaşında. Bunu bütün gençlere konuşmak yanlış olabilir belki ama bir çocuk bir genç 14-15 sene öncesinde çocukluğunda bir Eymen ismi hatırlıyor ise çocukluğunda bir Eskişehir, bir aile, bir ağabey, bir abla hatırlıyor ise dönüp baktığı zaman bunların araştırmasını yapabilecek durumda ise biz bunu bekliyoruz" dedi.

14 yıl önce oğlunun kaybolmasına ilişkin herhangi bir görgü tanığı varsa artık konuşması gerektiğini belirten Uslu, şunları söyledi:

"O gün her ne yaşandıysa bunun mutlaka bir görgü tanığı olayın içinde birileri bir takım insanlar vardır. Mutlaka vardır yani. O günkü şartlarla konuşamamış olabilirler. O günkü şartlarda bir şeyleri söyleyememiş olabilirler ama yıllar geçti aradan. İçlerindeki vicdana ve yüreğe sesleniyorum. Bugün çıksınlar bir itirafçı gibi değil de bir vicdan sahibi bir yüreği sızlayan bir insan olarak çıkıp bize bildikleri bir şey varsa ve bunu söylerlerse her şey aydınlığa çıkacaktır. Değilse bugün için Allah’tan başka diyecek bir şeyimiz yoktur. Toprağımız yok yani ve böyle ihtimaller konuşulduğu zaman başına bir şey geldi hayatta olmasa dahi gideceğimiz bir toprak yok. Böyle bir ihtimal dahi varsa birinin çıkıp da bize bir itirafçı değil de vicdan sahibi birinin konuşmasını bekliyoruz."

ROBOT RESİMLERİ BÜYÜDÜ

Önder Uslu, 14 yıldır kayıp olan oğlunun Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından dönem dönem yaşlandırma yöntemiyle robot resimlerinin yapıldığını söyledi. 8, 11 ve 13 yaşlarındaki hallerinin robot resim olarak çizildiğini anlatan Uslu, "Tabi olayın sonucu olmayınca ve aradan yıllar da geçince burada emniyetin kriminal bölümü işin içine giriyor. Dosya kapanmadığı için güncelleme yapılamıyor. Bizim talebimizde emniyetin çalışmalarıyla belli bir zaman içinde bu işte teknolojik bazda kriminal işler olarak robot resimler çiziliyor. Tabi bunlar aileden alınan resimler, çocuğun çevre gelişimine göre yapılan teknik işler. Ailenin bütün fertlerinden resimler alınıp şu anki yaşına göre bir çalışma yapılıyor. Tabi bu emniyetin yaptığı bir çalışma daha çok. 8, 11 ve 13 yaşına ait çizilmiş robot çalışması var. Çok büyük umutlarla gittiğimiz noktalardan çok sönük vaziyette ve her şeyimiz bitik olarak döndüğümüz olaylar da var. Bize gelen olayların yüzde 99’u boş çıktı. Bu zaman zarfında kayıp çocuklar konusunda Türkiye çok yol kat etti. Mecliste ki araştırma komisyonunun verdiği önergelerden sonra ve emniyetin yaptığı çalışmalardan sonra şu an bir çocuk kaybolsa anında kaybolduğu bölgeye mesaj atılıyor. Şu anki teknolojiyle birlikte zaten bilinçlendirme çokça arttı. Tabi bizim zamanımızda onlar çok zayıftı. Biz onun sıkıntısını çok çektik. Birçok konuda geri kaldık. Olay anı, olay günü ve olay zamanıyla ilgili hiçbir şey yapamadık. Sıkıntımız orada zaten olay anının olmaması" diye konuştu.