'BİR Sosyal Uzlaşı Aracı Olarak Halkla İlişkiler ve Toplumsal Etik' çalıştayına katılan ünlü iletişimci Ali Saydam, "Halkla ilişkiler, kapitalizmin geliştirdiği en sofistike üründür" dedi.

İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü ve İAÜ Toplumsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (TARMER) ortaklığı ile düzenlenen 'Bir Sosyal Uzlaşı Aracı Olarak Halkla İlişkiler ve Toplumsal Etik' başlıklı çalıştaya konuk olan ünlü iletişimci Ali Saydam, halkla ilişkiler mesleğinin, kapitalist sistemin geliştirdiği en sofistike ürün olduğunu söyledi.

“HALKA İLİŞKİLER TEORİDE KALMAMALI”

Saydam, "Halkla ilişkiler sadece teori alanında kaldığı sürece işin hakkını veremez. Uygulamanın içerisinde de olmalıdır. Halkla ilişkilerin bir tek amacı vardır o da tek kelime ile iknadır. İknanın temelinde ise vaat ve güven vardır. Verilen vaatler yerine getirilirse ve bu doğrultuda güven oluşturulabilirse karşı tarafı ikna etme ortamı oluşur. Bu ortamda davranış değişikliği gerçekleşir. Bu noktadan hareketle üniversitelerin piyasada bulunan halkla ilişkiler ajanslarıyla birlikte hareket etmesi gerekir. Böyle bir yaklaşım fakültelerimize yerleşirse, özel sektör ve üniversite iş birliği sağlanmış olur" dedi.

“CİDDİ BİR İTİBAR SORUNU VAR”

Aynı zamanda çalıştayı düzenleyen kuruluşlardan İAÜ TARMER’in Dâimî Danışma Kurulu Üyesi de olan Saydam, çalıştaydaki 'Toplumsal Uzlaşı Olarak Halkla İlişkiler' başlığının önemli olduğunu söyledi. Saydam, Türkiye’de ve dünyada dördüncü tür savaşların olduğunu ve uzlaşı kültürünün oldukça önemli olduğunu dile getirdi. Gerçekleştirilen çalıştayın mühim olduğunu dile getiren Saydam, "Uzlaşı kültüründen çok çatışma kültürü yaşandığı bir ortamdayız” diye konuştu. Yapılan bir akademik araştırmaya göre halkla ilişkiler mesleğinin, Türkiye’de en çok itibar gören meslekler sıralamasında 126 meslek arasında 36’ncı olduğunu ifade eden Saydam, “Bu veri, halkla ilişkiler sektöründe çok ciddi mesleki itibar sorunu olduğunun göstergesidir. Bu konuya ciddi bir şekilde eğilmek gerekiyor. Halkla ilişkileri karalamak için yeni bir kavramın ortaya çıktı, bunun adı da ‘algı operasyonu’. Halkla ilişkileri bilmeyen kişiler tarafından ortaya atılan halkla ilişkiler kavramı, algı operasyonuna maruz kalmaktadır" diye konuştu.

AKADEMİ, SEKTÖR VE STK’LARDAN YOĞUN KATILIM

Halkla ilişkiler disiplinin uygulama eksikliklerinden ve toplumsal etik çerçevesindeki hatalı bakış açılarından kaynaklanan sorunların ve çözüm önerilerinin tartışıldığı çalıştaya akademi, sektör ve sivil toplum camiasından geniş bir katılım oldu. Halkla ilişkilerin 'sosyal uzlaşı' ve 'toplumsal etik' gibi ana zeminlerle olan yakın ilişkisinin irdelendiği çalıştay, katılımcılar tarafından sorunlar ve çözümlere yönelik önerilerin paylaşılmasıyla son buldu.

Birinci oturumunda  'Bir Sosyal Uzlaşma Aracı Olarak Halkla İlişkiler', ikinci oturumunda ise 'Halkla İlişkiler ve Toplumsal Etik' başlıklı konuların ele alındığı çalıştayın sonuç bildirgesi önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacak.