MUHTARLARLA BİR ARAYA GELDİ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Van'da bir otelde muhtarlarla bir araya geldi. Burada konuşan Soylu, "Kandil'dekilere buradan sesleniyorum. Siz Türkiye'nin anayasasıyla kafanızı yoracağınıza canınızı nasıl kurtaracaksınız ona bakın. Orada it gibi ulumayı bırakın, milletin başına yıllardan beri sardığınız alçak ayrılık tohumlarının bedelini nasıl ödeyeceksiniz, sıçan gibi nereye kaçacaksınız, canınızı nasıl kurtaracaksınız ona bakın. Yıllardan beri bu ülkenin üzerinde, ensesinde boza pişirmeye çalıştılar. En güzel günlerimiz Gezi olaylarından önceydi. IMF'ye borç bitirilmiş. Faizler yüzde 4'e indi. Cumhurbaşkanımız demişti ki 'IMF'ye borç bitti, isterlerse onlara 5 milyar dolar borç verebiliriz' dedi. Bizi birbirimize düşürmeye çalıştılar. Kepenklerin kapatıldığı, kargaşanın olduğu, bir takım bez parçalarıyla birlikte milletin ne zaman bitecek sorularının kafalarını karıncalandırdığı bir tablo olmasını istediler. Barış dediler milleti kandırdılar. Maskeleri düştükten sonra millet bunları gördü. Biz büyük bir medeniyetiz. Bizim medeniyetimiz her yerde büyük bir medeniyettir. Milletimiz de öyledir. Biz batı ülkelerine benzemeyiz. Ocağımıza biri geldiğinde kelle, para, menfaat hesabı yapmayız" dedi.
'BELEDİYE BAŞKANI 550 GÜN YERİNE UĞRAMAMIŞ'
6-7 ekim olaylarında vandalizm ve vahşeti ortaya koyarak milletin birbirine selam vermesinin bile engellenmek istendiğini söyleyen Soylu, "Efendi biziz dediler. İstersek sizi darmadağın yapacak paketleri devreye sokarız" diyenlere milletin en güzel cevabı sandıklarda oylarıyla verdiğini söyledi. 7 Haziran seçimlerine Van'da musluklarda akıtılan kanlarla, okullara gönderilen adamlarla ailelerin çocuklar üzerinden tehdit edildiği olaylarla, evlere gönderilen pusulalarla gittiklerini anlatan Bakan Soylu, şöyle konuştu:
"Bu ülkenin İçişleri Bakanıyım. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın talimatları nettir. Ben de bir babayım. Bu ülkede 13 yaşındaki kız çocuklarını annelerinin kucağından alarak zorla dağa götürenlerden hesap sormazsam alçağım ve namerdim. O çocuğun yeri anne ve babasının yanıdır, okuldur. Ülkeye huzuru, birliği, beraberliği getirebiliriz. Milletten nasıl oy aldıklarını iyi biliyoruz. 'Bir daha silaha el uzatmayacağız' dediler. 'Hizmet getireceğiz bunu, şunu yapacağız' dediler. Bir belediye başkanı düşünün ki, Mart 2014'ten itibaren 550 gün yerine uğramamış. Buna hesap sormazsak nasıl hükümetiz ? Nasıl milletin hakkını hukukunu koruyacağız ? Kim yönetmiş, Kandil'den görev verilen adam yönetmiş. Millet Kandil'deki adamı mı yoksa oraya ismi yazılanı mı seçti ? Soyup soğana çevirdiler, belediyelerden dağa para gönderdiler. Çalışanların alnının terini kestiler. Arabalarıyla silah, mühimmat taşıdılar. Ne yapmalıydık yani. Devam edin mi demeliydik. Bu ülkede bir tek milletin ve milli iradenin borusu öter. Biz onun gereğini yerine getirmeye çalışıyoruz."
'BUNLAR ÜLKEYİ KAOSA GÖTÜRÜR'
Bakan Soylu, KHK ile görevlendirme yapılan belediyelerin 5 ayda önemli hizmetler yaptığını, yolları, okulların çevresini mezarlıkları güzelleştirdiğini söyledi. Bakan Soylu, tarumar ettikleri Cizre'nin yeniden inşa edildiğini ve devletin terörle mücadele ettiği en güçlü dönemlerden birinin yaşandığını belirterek, "Bu terör örgütünü yerin yedi kat dibine sokacağız, kimsenin şüphesi olmasın" dedi. Askerin, jandarmanın, korucuların, polislerin bu konuda çok kararlı olduğunu, milletin başına musallat olan bu beladan ülkeyi kurtaracaklarını anlatan Bakan Soylu, şöyle devam etti:
"6 tane insansız hava uçağımızı ikisi silahlı, terör örgütünün ödü kopuyor onlardan bakanlığımızın envanterine koyduk. Bölgede herkesin yarınlara bakışı değişti. Biz hükumet olarak sadece bina, hastane, üniversite yapmadık, insanların gönüllerini birleştirdik. Özerklik ilan edecektin, et bakalım. Nusaybin, Cizre orada duruyor. Bir tarafta terör örgütü, bir tarafta da milleti, yaptığı işi bilmeyen bir ana muhalefet partisi var. Bunlar ülkeyi kaosa, uçuruma götürürler. Neden gelmiyorlar bölgeye. Kürt kardeşlerimin derdini dinlemekle ilgili bir sorunun yok mu senin? Yok."
'BU DEĞİŞİKLİĞİ HAYATA GEÇİRMEMİZ GEREKİYOR'
AK Parti olarak oy oranlarını yüzde 34'ten 51'e çıkardıklarını bunu hizmet yaparak gerçekleştirdiklerini belirten Bakan Soylu, "Biz, büyük bir ülke olmaya talibiz. Ve bunu bu coğrafyada gerçekleştireceğiz. Güçlü meclis olacak. Güçlü meclis kanun çıkaracak. Darbe olmayacağı için, koalisyon olur mu olmaz mı? denmeyeceği için yoluna 5 yıl devam edecek. Geleceğe ait bu gri havadan ülkeyi çıkararak güneşli günlere doğru gitmesini sağlayacak, bu değişikliği hayata geçirmemiz gerekiyor. Gençler milletvekili olmasın diyorlar. Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda, 15 Temmuz'da şehit olsun ama mecliste olmasın diyorlar. Bu ülkede yıllarca başörtülüler temsil edilmedi kaybeden millet oldu. Orası milletin meclisidir. Orada herkes kendini görmelidir. Gençlerin mecliste olması, 18 madde içinde Türkiye için en avantajlı maddelerden biridir. Avrupa Birliği son demlerini yaşıyor. Biz de 300 yıldır ilk kez yükselme dönemindeyiz. 3 bin dolardan 11 bin dolara çıkan bir ülkeyiz. Bu sistem 21'inci asrın başında bizde olsa 25 bin dolara yükselmiştik. Eğer biz bunu gerçekleştirmek istiyorsak, bunu Recep Tayyip Erdoğan'la yapabiliriz. Başka kimseyle yapamayız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bu sistemi oturtur nasıl yürüyeceğini millete gösterir, sonra sistem devam eder. Atacağınız her oy terörün tasfiyesi demektir. Birliğin ve beraberliğin göstergesidir"dedi. 
Konuşmanın ardından toplantıya katılan muhtarlar, taleplerini yazılı olduğu kağıtları ve dosyaları Bakan Soylu'ya verdi. 

FOTOĞRAFLI