İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi'nde bulunan siyasi parti grupları, 'Barış Pınarı Harekatı' ile ilgili ortak deklarasyon yerine ayrı deklarasyon yayımladı. Zamanlamada yaşanan sıkıntı nedeniyle AK Parti ve MHP, ortak deklarasyon yayımlarken, CHP ile İYİ Parti ayrı ayrı açıklama yaptı.
İBB Meclisi ekim ayı toplantılarının ilk günü, şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu başkanlığında toplanan meclisin açılışında söz alan, AK Parti İBB Grup Sözcüsü Faruk Gökkuş, 'Barış Pınarı Harekatı' için ortak deklarasyon yayımlamak istediklerini; ancak CHP ve İYİ Parti'nin buna destek olmadığını söyledi. CHP'li üye Ali Gökmen ise ortak deklarasyon teklifinin kendilerine dün iletildiğini, metin hazırlamak için zamanın yeterli olmadığını, ortak deklarasyonun perşembe günü yapılmasını önerdiklerini; ancak AK Parti'nin bunu kabul etmediğini söyledi.
AK Parti'li Gökkuş, daha sonra AK Parti ve MHP'nin imzaladığı ortak metni okudu. Harekatın, Türkiye için tercih değil zorunluluk olduğunu, sınırda oluşturulmak istenen terör koridorunun ülke için tehdit olduğunu belirten Gökkuş, 'Barış Pınarı Harekatı'nın en önemli unsurlarından birinin de Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması olduğunu vurguladı. Gökkuş, "Türkiye, Suriye halkının ve Türk halkının güvenliğini, refahını ve huzurunu istemektedir. 'Barış Pınarı Harekatı' bu çerçevede değerlendirilmedir. Bu çerçevede belediye meclisi olarak 'Barış Pınarı Harekatı'nda kahraman Mehmetçiğin yanında olduğumuzu bildiriyoruz. İnanıyoruz ki gün, her türlü siyasi görüş ayrılıklarını bir kenara bırakarak, bir ve beraber olma günüdür. Çünkü söz konusu olan milli güvenliğimizdir, ülkemizin bekasıdır. Harekatın başarıyla tamamlanacağına yürekten inanıyor, fedakar askerimize muvaffakiyet diliyoruz" dedi. 
CHP'NİN BİLDİRİSİ
CHP'li Meclis üyesi Ali Gökmen'in okuduğu bildiride ise özetle şöyle denildi:
"Misak-ı Milli sınırlarımızı korumak, halkımızın güvenliğini sağlamak, ülkemizi iç ve dış düşmanlara karşı savunmak, ordumuzun temel görevidir. Ancak emperyalizmin çıkarları uğruna askerlerimizin bir savaşa gönderilmesi üzücüdür. Keşke komşularımızda iç savaşlar başladığında ülkemizi yöneten irade, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi 'Yurtta sulh, cihanda sulh' sözlerine azıcık değer verseydi. Tek yapmamız gereken, sınırlarımızın güvenliğini sızmalara ihtimal vermeyecek düzeyde güvenli hale getirmektir. Ne bu taraftan Suriye'ye geçişlere ne de Suriye'den bu tarafa geçişlere izin vermemeliydik. Şu an için en büyük dileğimiz, şehit haberlerinin gelmemesi ve en kısa sürede askerlerimizin sağ salim bir şekilde evlerine dönmeleridir. 'Barış Pınarı Harekatı' adı altında yapılan bu operasyonda Allah, ordumuzun yardımcısı olsun."