KADINA ŞİDDET ANLATILDI Tarsus Kent Konseyi Kadın Meclisi üyeleri, 'Sessiz Çığlığım Olur musun?' projesi kapsamında Özgecan Aslan'ın anısına açılan sergiden sonra 'Türkiye'de kadın olmak' konulu bir konferans düzenledi. 75'nci Yıl Kültür Merkezi'nde düzenlenen konferansın açış konuşmasını yapan Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Aysu, Özgecan'ın ölümü ile birlikte toplumsal sorumluluğun ortaya çıktığını belirterek, "Ölümüyle yüreğimizi dağlayan Özgecan'ımızı rahmet ve sevgiyle anıyoruz. Kadın evlattır, eştir, annedir, kız kardeştir, arkadaştır, komşudur, öğrencidir, öğretendir, Anadolu'dur. Kadın Hz. Havva ile insanlık tarihini başlatan ve devam ettirendir. Kadın her işin emekçisi, vefanın ayrılmayan bekçisi fedakârlığın öznesi, eziyetin yüklemi yaşamın kendisidir" diye konuştu. Kent Konseyi Başkanı Dr. Ali Cerraoğlu ise yaptığı konuşmada Türkiye'de kadın olmanın çok zor olduğunu belirterek kadınların yaşam şartlarını geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Daha sonra fotoğraf sanatçısı Rifat Gürbüz'ün, Özgecan cinayetin ardından yapılan cenaze töreni, anmalar, protestolar ve etkinliklerde çektiği fotoğraflar ve görüntülerden Özgecan Aslan anısına hazırladığı sunum izlendi. Ardından konferansa geçildi ve konuşmacı Prof. Dr. Kamuran Elbeyoğlu, Türkiye'de şiddet denildiğini de akla ilk gelenin kadına yönelik şiddet olduğunu söyledi. Elbeyoğlu, Özgecan ile birlikte şiddete yönelik farkındalık ortaya çıktığını ifade ederek şunları söyledi: "Özgecan, bir farklılık yarattı. Onun için de zaten çok ses getirdi. Onunda sebebi aslında Özgecan bir yakını tarafından şiddete uğramadı. O, 3'ncü sayfa haberlerinde çok alışık olduğumuz sevgilisi, aşığı, babası veya bir yakını değildi. Özgecan hepimizin uğrayabileceği bir dehşeti yaşadı. Hepimiz akşam, gece toplu taşıma araçlarına biniyoruz. Sorarım size, hiçbir erkek gecenin bir saati otobüste ya da dolmuşta tek başına kaldığında acaba başıma bir şey gelir mi diye düşünür mü? Ama bir kadın olarak ben dâhil, Türkiye'de gecenin bir saatinde otobüste veya dolmuşta tek başımıza kaldığımızda kendimizi tedirgin hissederiz. İşte meselenin tamda özü budur. Özgecan bize bu çok acı gerçeği, çok net ve çok acı bir şekilde gösterdi bizi bununla yüzleştirdi."