'KUŞLARI AVLMAK İÇİN ATILAN YEM CÖMERTLİK DEĞİLDİR' Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Bursa Orhangazi'deki incelemeleri tamamladıktan sonra Gemlik'e geçti. Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası’nda konuşan Müezzinoğlu, CHP’nin seçim vaatlerini eleştirdi. Müezzinoğlu, "Kuşları avlamak için atılan yem cömertlik değildir. Birileri milleti kuş beyinli zannediyor. Ve ona yem atıyor. Ey kuş beyinliler, halktan yana olun. Milletten yana olun. Milletin hak ve hukukunu koruyun. Merak etmeyin. Esasında biraz samimi olsanız, biraz gayret etseniz, biraz milletin derdini dert etseniz size de bu milletin gönlünde yer bulursunuz" dedi. En çok önemsediği şeyin demokrasinin sağlığı olduğunu söyleyen Müezzinoğlu, "Demokrasinin sağlığı yani milli iradenin sağlığı, sandığın hukukunun sağlıklı yürütülmesi, esasında bizim bütün hayallerimizin hedeflerimizin, planlarımızın temelini oluşturur" diye konuştu. 'ŞU ANDA BİZ LAİKLİĞE KARŞI SUÇ İŞLEMİŞ BİR SİYASİ PARTİYİZ' Çok partili döneme geçilen günleri anlatan Müezzinoğlu, şöyle devam etti: "Milli iradenin temsilcileri darbelerle idam sehpalarına götürülmeseydi, yani milli iradenin temsilcileri, birilerinin elinin tersiyle 'Hadi bakalım kıyıya çekil, şimdi artık ben yöneteceğim' demeseydi ve ya tanklarla üzerinden silindir gibi geçilmeseydi, 28 Şubat gibi, 'Siz bilmezsiniz biz biliriz' denmeseydi esasında Türkiye bugün Gemlik’te de çok daha farklı şeyleri konuşacaktı. Çok daha büyük hayalleri çok daha büyük hedefleri konuşabilecekti. AK Parti bir kişi ile kapatılmaktan kurtuldu. Şöyle bir gözünüzü kapatıp 5 saniye düşünün. O gün o bir kişi, 'AK Parti kapatılsın' diye karar vermiş olsaydı, burada bugün Gemlik hastanesini falan konuşamazdık. '2008’in Temmuz ayında AK Parti 1 oyla kapatılsın denseydi' ne olurdu? Hiç birimiz düşünmek bile istemiyoruz. Ama birileri de milletin kaderiyle oynamaktan uzak durmuyor. Ve bir oyla kurtuldu. Kim kurtuldu ?AK Parti mi? Recep Tayyip Erdoğan mı? Yasak getirilmek istenen isimler mi? Kurtulan milletti, milletin kaderiydi, milli iradeydi. Şayet biz bu ülke de sandığın sağlığını koruyamazsak, sandığın ve demokrasinin, milli iradenin sağlığını mağmur bir şekilde güçlendiremezsek, korkarım ki birileri bütün hayallerimizi bir gecede altüst edebilir. Şuanda biz laikliğe karşı suç işlemiş bir siyasi partiyiz. Niye? Başörtülülerin hak ve hukukunu savunduğumuz için. Çözdüğümüz için değil, şimdi çözdük. Böyle bir ülke de hak ve hukuk, demokrasi ve sağlıklı bir iradeden bahsedemezsek birileri yarın yine bu milletin hayallerini, umutlarını karartmak için her türlü düzeni tezgahı kurar. Bir sağlık bakanı olarak en çok önemsediğim demokrasinin sağlığı, milli iradenin sağlığıdır."