Serpil KIRKESER / İstanbul - BAKIRKÖY Sahilyolu'nda 17 yaşındaki lise öğrencisi Julia İnanch'ın hayatını kaybettiği trafik kazasına ilişkin 2 şüpheli hakkında "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma", "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" ve "Basit yaralama" suçlarından 25 yıl 6'şar aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianamede, 2 şüphelinin olay günü hız sınırlarını aştığı, makas atmak suretiyle trafik güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde araç kullandıkları vurgulandı.  


 

İDDİANAMEDE OLAY ANLATILDI

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre 5 Şubat 2019 tarihinde Bakırköy'de meydana gelen olay şöyle oldu:  Lise öğrencisi Julia İnanch (17) ile arkadaşı  Lilav Heja Can (17),  Bakırköy Florya sahil yolunda otostop çekerek  Furkan Toker'in  otomobiline bindi. Toker, yanında arkadaşı Ali D. ile sahil yolunu havalimanı tarafından Bakırköy istikametine otomobiliyle seyir halindeyken,  Ömer Karadağ'ın yönetimindeki araçla arkalı önlü makaslamak yapmak sureti ile ilerlemeye devam etti. Kazanın  meydana geldikleri yere vardıklarında Furkan Toker  yolun sağ şeridinde ilerleyen Metin Özdemir yönetimindeki  taksiye çarptıktan sonra, yolun sol kısmına sürüklenerek  Ömer Karadağ yönetimindeki araca çaptı, ardından da bariyerlere çarparak durdu.  Kazada Julia İnanch çarpışma sonucu açılan kapıdan fırladı, asfalt zemine düşerek olay yerinde  hayatını kaybetti. Aynı okuldan arkadaşı Lilav Heja Can ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandı.  Olayın ardından Furkan Toker ve Ömer Karadağ gözaltına alındı.  


 

"ART NİYELİ DEĞİLDİM"

Şüpheli Furkan Toker ifadesinde olay günü arkadaşı ile saat 16.00'da Florya'dan aracı ile yola çıktıklarını, normalde havuzlu kavşaktan geçip Kayaşehir'e gideceklerini, ancak sahil yoluna çıkarken köşede duran maktul ve müştekinin otostop yaptıklarını gördüğünü kızların yanında durduğunu söyledi. Toker, kızların 'Ağabeyi paramız yok, bizi Bakırköy'e götürür müsün?' dedikleri, bunun üzerine kızlara gelmesini söylediğini ve kızların da arka koltuğa oturduklarını,  kızlara kemerlerini takmalarını söylediğini belirterek şunları belirtti: Plakasını bilmediğim bir araç sol şeritten hızla gelerek önüme  geçti. Bunun üzerine kızdım ancak hızım 80-85 km olarak orta şeritte ilerliyordum. Plakasını alamadığım bir araç,  aracımın önüne kırdı, aracımın sol ön tarafına sürttü. Aracım sağ ön kısmının sağ şeritte ilerleyen  ticari taksinin arka kısmına çarptı. Sonra aracım bariyerlere çarparak durdu.  Araçta bulunan kızlardan  birinin fırlamış olduğunu gördüm, art niyetli değildim." 


 

"BİR SUÇUM YOK OLAY SEBEBİYLE ÜZGÜNÜM"

Şüpheli Ömer Karadağ da olay günü saat 16.15'te aracıyla Florya sahil yoluna katıldığını, Bakırköy istikametine doğru gelmeye başladığını, şüpheli Furkan Toker'in aracı ile aracının arkasından gelerek yol vermesi için sellektör yaptığını kendisinin orta şeritte kendisini attığını ve yol verdiğini söyledi. Şüpheli Karadağ, ancak şüpheli Furkan Toker  geçip gitmek yerine aracının arkasına girdiğini ve taciz etmeye başladığını belirterek şunları söyledi: Ben de sağ şeride girdim. Furkan'ın kullandığı araç benim aracımın arkasına girerek taciz etmeye başladı. Sol şeride geçtiğimde Furkan'ın kullandığı araç aracımın sağ arka köşesine çarptı. Çarpmanın etkisiyle aracım savruldu, aracımı toparladım, aracımı sağa çekip durdum. Kazada bir suçum yok. Olay sebebiyle üzgünüm. " Toker ve Karadağ ifadelerinin ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi. 


 

BİLİRKİŞİ RAPORU HAZIRLANDI

Trafik Bilirkişi tarafından hazırlanan  22 şubat 2019 tarihli raporda Furkan Toker'in kazanın oluşumunda 1. dereceden asli kusurlu, Ömer Karadağ'ın ise kazanın oluşumunda 2. dereceden tali kusurlu olduğu belirtildi. 


 

"TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE DÜŞÜRECEK ŞEKİLDE SEYİR ETTİLER"

Soruşturma sonunda hazırlanan iddianamede şüphelilerin olayın meydana geldiği cadde üzerinde trafik güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde süratli ve zig zag atarak seyir ettikleri belirtildi. Şüphelilerin trafiğin yoğun şekilde olduğu esnada hız sınırını aşarak, uygunsuz şerit değiştirdikleri anlatılan iddianamede, şüphelilerin başkalarının canlarına ve mallarına kasten zarar vermeyi istemese de bu davranışları ile bir zararın doğabileceğini  bildiği veya bilmesi gerektiği  dolayısıyla olayda  bilinçli taksirle hareket ettikleri belirtildi.  Şüphelilerin hız sınırlarını aşarak, makas atmak suretiyle trafik güvenliğini  tehlikeye sokacak şekilde araç  kullandıkları öne sürülen iddianamede, şüphelilerin istemedikleri neticeyi öngördükleri belirtilen iddianamede, ancak  yetenek, şans  ve tecrübe gibi faktörlere güvenerek  neticenin gerçekleşmeyeceği inancıyla  iradi hareketlerini, gerçekleştirdikleri eylemin taksirden daha ağır bir kusurluluk hali  oluşturduğundan bilinçli taksir olarak kabul edilmesi gerektiği ifade edildi. İddianamede 2 şüphelinin de "Bilinçli taksirle ölüme ve  yaralanmaya neden olma", "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" ve "Basit yaralama" suçlarından 4 yıl 3 aydan 25 yıl 6'şar aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. Şüpheliler önümüzdeki günlerde Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkacak.