Dünyanın farklı yerlerine ait 38 çeşit ekmek geleceğin şeflerinin elinden çıktı. ‘Dünyanın Ekmeği’ni pişiren şefler, hem yöresel hem de dünya mutfağından lezzetleri buluşturdu.

İstinye Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri, “Dünyanın Ekmeği; Tadım ve Sunum” etkinliğine ev sahipliği yaptı. Sabah 6’dan beri üniversitenin mutfağı MATBAH’ta hazırlanan 38 çeşit ekmek, lezzetleri ve sunumlarıyla büyük beğeni topladı. İrlanda, İtalya, Japonya, Amerika, Fransa, Almanya gibi birçok ülkenin ve Türkiye’den birçok yörenin farklı lezzetlerinin bir araya geldiği sunumda Amerika’nın ‘Monkey Bread-Maymun Ekmeği’, Japonya’nın ‘Hokkaido’su, Türkiye’nin ise ‘Hamsili Mısır Ekmeği’ dikkat çeken çeşitler arasında yer aldı. Üniversitenin Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Çağla Özer, pişen ekmeklerinin her birinin sağlıklı olduğunu ifade etti.

TÜRKİYE’DEN 10, DÜNYA’DAN 28 EKMEK YER ALDI

İstinye Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Çağla Özer, ekmeğin bütün ülkeleri ilgilendiren uluslararası ortak bir noktamız olduğuna dikkat çekti.

Özer, “Öğrencilerimiz sevdikleri ekmekleri kendileri seçip, buldular. Hem farklı ülkelerden ekmekler, hem de yörelerimizden farklı ekmeklerle sabahın çok erken saatlerinden beri mutfakta hazırlanıyorlar. Türkiye’den 10’a yakın, 38 çeşit farklı ekmek var” dedi.

“FARKLI TEKNİK, BOL MALZEME”

Özer, ekmeklerin pişirilirken çok farklı teknik ve malzemeler kullanıldığına vurgu yaparak, “Kimisi yoğurma gerektirmeyen, kimisi uzun süre fermantasyon olan ekmek, kimisi direkt pişirilen ekmek, kimisi fırında kimisi de tavada pişirilen ekmek olmak üzere çok farklı teknikler ve malzemelerle birçok çeşit ekmek yapıldı” diye konuştu.

“SAĞLIKLI EKMEKLER PİŞİRİLDİ”

Ekmeğin sağlıklı bir gıda olduğuna vurgu yapan Çağla Özer, “Beyaz unun da mutlaka bir protein ve besleyici değeri var. Beyaz unla birlikte yapılan bazlamamız çok kıymetli. Türkiye’den ve dünyadan yapılan ekmekleri sağlıklı ya da değil diye ayıramayız. Beyaz un kullanılmış olabilir ama içindeki farklı malzemelerle onun besin öğelerinin dengesini kurmuş olabilir. Kuru meyve, sebze ve elma ile zenginleştirilmiş ekmekler var. Hangisi sağlıklıdır diyebileceğimiz bir durum yok, hepsi sağlıklı. ” ifadelerini kullandı.

“MAYMUN EKMEĞİNİ SICAK TÜKETİN!”

Amerika’ya ait ‘monkey bread’ yani maymun ekmeği yapan öğrencilerden Zeynep Muran, ekmeğini şöyle anlattı:

“Klasik olarak un, tereyağı, süt ve maya kullandık. Farklılığı ise elma ve tereyağı kullanarak bir harç hazırladık ve ekmeğimizi zenginleştirdik. Amerika’da festivallerde tüketilen bir ekmek. Piştikten sonra ekmeğimizi çok bekletmeyi tavsiye etmiyoruz. İçerisinde şeker olduğundan dolayı soğuduğunda aynı lezzeti vermeyecektir. Çabuk tüketilmesini tavsiye edebiliriz. Ekmeğimiz mayalandıktan sonra ufak parçalara bölüyoruz, bu parçaları şeker ve tarçınla lezzetlendirip 40 dakika 180 derecede pişireceğiz.”

“HAMSİLİ EKMEĞİN PÜF NOKTASI: BUHARLI FIRIN”

Karadenizli olduğu için Hamsili Ekmek yapmayı tercih ettiğine vurgu yapan Ali Can Yağcı, “İçerisinde ağırlıklı olarak mısır unu var ancak tıknaz olmaması adına beyaz un da ilave ederek yaptık. Hamsi, havuç ve patates kullandık. İçerisinde maya olduğu için kısa bir süre beklemesi iyi olacaktır. Kabartma tozuyla daha çok kabaran bir ekmek. Püf noktası buharlı fırında pişirmek” diye konuştu.

“UN VE SU İLE YAPILAN BAĞLAYICI RAF ÖMRÜNÜ UZATIYOR”

Japonya’ya özgü Hokkaido ekmeği pişiren öğrencilerden Envercan Küçük, içerisinde süt ve süt tozu bulundurduğu ve pufuduk olduğu için dikkat çekici olduğunu söyledi.

Küçük, “Un ve suyu pişirerek elde ettiğimiz bir bağlayıcı var. Bu da raf ömrünü uzatır ve aynı zamanda pufudukluğu sağlayan bir elastiklik veriyor. Su ve unu pişirerek muhallebi kıvamına getiriyoruz. Bunu normalde 6 saat bekletmemiz gerekiyor. Soğuduğu zaman da kuru maddelerin içine atarak karıştırıyoruz. Bu ekmeğe özel bir şey” dedi.