Özgür ALTUNCU-Gülseli KENARLI - Güven USTA - İdris TİFTİKCİ /İstanbul ()-



Kendisini "Türkiye'nin yeni düşünce Platformu" olarak tanımlayan "Fikir Sofrası" oluşumu, "Yeni Türkiye ve ekonomide güçlü kalkınma modeli" başlığıyla İstanbul'da bir çalıştay düzenledi. Çalıştayın sonunda düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) faaliyet gösterdiği ülkelerdeki okulların tek tek



kapatıldığını belirterek, iş dünyasının "Bunun işletmelerine biz özel sektör olarak talibiz" dediğini söyledi.



Darbe girişimi sonrasına denk gelen çalıştaya, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi'yle birlikte aralarında, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı ve Doğan Yayın Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Sabancı, THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık, Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir'in de bulunduğu çok sayıda ünlü iş insanı katıldı.



Darbe girişimi sonrası yaşanan olağanüstü süreçte sağduyu, birlik ve beraberlik ile yaraların hızla sarıldığının vurgulandığı çalıştayda, Demokrasiyi yeniden güçlendirmek için hükümet tarafından başlatılan girişimlere destek verildi.



İş insanlarının, üzerlerine düşen görevi yerine getirip, Türkiye'nin Global ekonominin büyük aktörleri içinde yer almasını sağlayacak büyüme ve kalkınma hedeflerinin, vizyon ve tasarımına katkı vermeyi sürdüreceğinin vurgulandığı çalıştayda, iş dünyasının lider konumundaki temsilcileri ve finans dünyasının yöneticileri ile hükümeti temsilen bakanlar bir araya geldi.

"İŞ DÜNYAMIZ BU TÜR ÇALIŞMALARI PROFESYONEL BİR YAKLAŞIM İÇERİSİNDE GERÇEKLEŞTİRECEKLER"



Basına kapalı gerçekleştirilen oturumların ardından aile fotoğrafı çekildi. Sonrasında düzenlenen basın toplantısında Maliye Bakanı Naci Ağbal, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi ayrı ayrı söz alarak açıklamalarda bulundu.



Bakan Elvan, "15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında, yurt dışında Türkiye'nin imajını kötülemeye yönelik ciddi bir algı organizasyonu başlatıldığını ve bu algı operasyonuna karşı daha profesyoneli daha sistematik bir çalışma yürütülmesi konusunda arkadaşlarımızın düşünceleri oldu. Bu noktada, STK'larımızın, iş dünyamızın temsilcilerinin bölge ve sektör olarak gönüllü bir yaklaşım içerisinde bir yaklaşım sürdürmesi gerektiği konusunu iş adamlarımız kapsamlı bir şekilde dile getirdiler. Bu çerçevede de başta bazı sivil toplum kuruluşlarımız olmak üzere, bazı kamu kurum ve kuruluşlarımızla birlikte iş dünyamız bu tür çalışmaları profesyonel bir yaklaşım içerisinde gerçekleştirecekler" dedi.

"DEMOKRASİMİZİ DAHA DA GÜÇLENDİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ"



Bakan Elvan, "Diğer önemli bir husus; yatırımların sürdürülebilirliğine ilişkin kamuya düşen rolün revize edilmesi. Bununla ilgili olarak iş dünyamızdan gelen katılımcılar Türkiye ekonomisinin gerçekten sağlam temeller üzerine oturtulduğunu, iç ve dış şoklara karşı son derece dayanıklı bir ekonomik alt yapımızın bulunduğunu, büyüme performansımızın oldukça iyi olduğunu ve 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türkiye ekonomisinin ne kadar güçlü olduğu bir kez daha ortaya konulduğu açık ve net bir şekilde ifade edilmiştir. Ekonomik göstergelere baktığımızda; ister makro ekonomik göstergelere bakalım, ister mikro ekonomik göstergelere bakalım gerçekten Türkiye ekonomisinin sağlam temeller üzerine oturduğu sadece ülkemizde değil, tüm dış dünya tarafından kabul edilen bir husustur. Hükümetimiz, iş dünyamız, sivil toplum kuruluşlarımız, tüm siyasi partilerimiz el ele, omuz omuza bir birliktelik oluşturuyor. Bu önemli bir süreç. Ülkemizin geleceği için, Türkiye'miz için son derece önemli bir süreç. Bu süreç tüm dünyaya, demokrasi mücadelesi veren tüm ülkelere örnek bir süreçtir. Türkiye ve Türk halkı demokrasi zaferi ile 15 Temmuz hadisesini noktalamıştır ve demokrasimizi daha da güçlendirmeye devam edeceğiz. Fethullahçı terör örgütünün kökün kazınması ve Türkiye'de hukukun üstünlüğünün tam anlamıyla tesisinin yine geçmişte olduğu gibi bundan sonraki süreçte de devamını bundan sonra da hassasiyetle sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.

YURT DIŞINDAKİ OKULLAR



Bakan Tüfenkçi, "Özellikle Türkiye'de okul yönetimi noktasında belli bir seviyeye gelmiş şirketlerimiz olduğunu, eğitim noktasında beceri kazanmış şirketler olduğunu, bunun da yurt dışında okullar açma noktasında tıpkı ihracat yapan firmalar gibi desteklenmesi, marka desteğinin verilmesi gibi bir takım teşvikler verilmesi talep ediliyor. Şöyle de bir talep var; 'bu Fethullahçı terör örgütünün faaliyet gösterdiği ülkelerdeki okullar tek tek kapatılıyor, bunun işletmelerine biz özel sektör olarak talibiz, bu noktada, teşvik edilirse veya önümüz açılırsa, biz o ülkedeki okulları yapabiliriz ve bu konuda da yetkinliğimiz var' diye ifade ediliyor. Ben şunu gördüm, STK'lar

"DAHA FAZLA YATIRIM YAPMAMIZ LAZIM. DAHA FAZLA İHRACAT YAPMAMIZ LAZIM"



Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Hepimizin ortak temennisi Türkiye'nin büyüme ve kalkınma hikayesini hiç bir şekilde aksatmadan daha da yukarıya çekmek sureti ile devam ettirmek. Türkiye'nin bir büyüme hikayesi var, kalkınma hikayesi var, değişim hikayesi var, yenilenme hikayesi var. Buna hep beraber katkı vereceğiz, geliştireceğiz, fikirlerimizle, eylemlerimizle bunu destekleyeceğiz. Uzun vadeli mutlaka stratejilerimiz olacak. Mutlaka uzun vadeli önceliklerimiz olacak. Sektörel odaklanma son derece önemli. Gerek sektörel düzeyde, gerekse stratejik alanlar bakımından önceliklendirme yapma konusunda ortak bir irademiz oluştu. Bence bu son derece sevindirici. Hükümet olarak da biz her zaman için ortaya koyduğumuz hedefleri, mutlaka seçici, sektör odaklı bir şekilde dizayn ediyoruz. Hepimizin vurguladığı, iştirak ettiği ortak temenni, büyüme hikayesi içerisinde özellikle yatırım ve ihracatın çok daha fazla önem kazandığı hususu. Türkiye'nin büyümesinde güçlü iç talep veya iç talep içerisinde tüketim önemli bir yer tutmakla birlikte, Türkiye'nin rekabetçiliğini ve büyümesinin kalitesini artıracak temel iki alan yatırım, özellikle özel sektör yatırımları ve ihracat. Dolayısıyla hem sermaye oluşumu bakımında hem Türkiye'nin rekabetçiliğini artırılması bakımında ve bulunduğu bölgede ve global olarak farklı sektörlerde daha rekabetçi olabilmesi için daha fazla yatırım yapmamız lazım. Daha fazla ihracat yapmamız lazım. Özel sektör yatırımlarını ve ihracatı da hem kalite hem de özellikle Ar-Ge ve inovasyon yoğun alanlarda yapmamız lazım. Bu son derece önemli" şeklinde konuştu.