Kadir ÖZEN/ İZMİR, ()- ELAZIĞ'da, 6.8 büyüklüğünde meydana gelen depremin Doğu Anadolu Fayı'nda (DAF) gerçekleştiğini belirten Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 250 yıldır suskun olduğunu belirttiği faydaki depremin, gelecek zamanlarda benzer depremleri tetikleyebileceğini ifade etti.
Elazığ, dün 6.8 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, üzüntü yaratan Elazığ depremiyle ilgili açıklama yaptı. Depremin gerçekleştiği Doğu Anadolu Fayı'nın 250 yıldır suskun olduğunu kaydeden Prof. Dr. Hasan Sözbilir, "DAF, 50 kilometre ile 150 kilometre arasında değişen 7 adet fay segmenti içermektedir. Doğu Anadolu Fayı'nın yeniden aktif hale geçtiği kabul edildiğinde, yakın gelecekte de benzer depremlerin tetiklenebileceği varsayılabilir. Bu yüzden DAF üzerinde gerekli bilimsel çalışmalara hız verilmesi gerekiyor" dedi. DAF'a ait fay segmentlerinin 10 ilden geçtiğini belirten Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depreme karşı yapılması gereken hazırlıkları şu sözlerle anlattı:
"Öncelikle bu fay parçaları imar haritalarına işlenmeli. Fay zonu içinde kalan yapı, bina stoku ortaya çıkarılmalı. Buna göre kentsel dönüşüm çalışmaları, bölgenin deprem riskine göre değerlendirilmeli. Ayrıca risk içinde kalan bina, yapı envanteri belirlenmeli. Tüm bu çalışmalar, il bazında veya ilçe bazında yapılması gereken 'deprem master planları' içinde değerlendirilmeli. Kısacası deprem riski altında olan illerin deprem master planlarının 2023'e kadar bitirilmesi gerekiyor. Buna göre deprem senaryoları oluşturulmalı. Bu senaryo sonuçlarına göre kentsel dönüşüm çalışmalarına yön verilmesi hayati önem taşımaktadır. Türkiye ölçeğinde, öncelikle yerleşim yerinden diri fay geçen il ve ilçelerde küçük ve genç nüfusun barındığı kreş, ilköğretim, orta öğretim, lise, üniversite ayrıca hastane, askeri kışla gibi yoğun nüfusun yaşadığı binaların depreme karşı güvenliğini ölçen bina performans analizlerinin yapılması, bu binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi, getirilemiyorsa kentsel dönüşüm kapsamında yıkılması ve daha güvenli bir yere inşa edilmesi hayati önem arz etmektedir."