KÜTAHYA'nın geleneksel el sanatları Çini Festivali kapsamında ilk kez İzmir Alsancak Tren Garı'nda görücüye çıktı. Rengarenk çinilerin sergilendiği festivalin ilk gününde, ziyaretçiler ustaların topraktan vazolar yapmasını ilgiyle izledi.
Kütahya Çiniciler, Fotoğrafçılar ve El Sanatları Odası'nca organize edilen festivalin açılış gününde, seramik ustalarının topraktan yaptığı vazolar yoğun ilgi gördü. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) 2017 yılında zanaat ve halk sanatları alanında 'Yaratıcı Şehir' unvanını verdiği Kütahya'nın rengarenk çini ürünleri, İzmirlilerin beğenisini kazandı. Kütahya'dan gelen zanaatkarlar ve firma sahipleri, birbirinden farklı desenlerdeki ürünlerini sergileyip satışını yaptı. En çok ilgi çekenler ise, kedi ve kuş şeklindeki çini süs eşyaları oldu.
TAMAMI EL İŞİ, EL BOYAMASI
Festival hakkında bilgi veren Kütahya Belediye Başkan Vekili Salih Özden, "Festivalimizi İzmir'de ilk defa düzenliyoruz. Dünyada sadece Kütahya'da çini sanatı yüzyıllardan beri süregeliyor. Bu sanatı geliştirip, gelecek kuşaklara aktarmak için bu tanıtım çalışmalarına önem veriyoruz. Kütahya'nın tarihi milattan önce 6 bin yılına kadar gidiyor. Bu tür tarihi şehirlerin de oldukça çok tarihi mirası oluyor. O açıdan Kütahya'mız define hazinesidir. Festivalde çini, giyim, tezhip, ebru gibi sanatları görebileceğiz. Gastronomi alanında da Kütahya'ya özgü yiyecekler tadılabilecek" dedi.
'YAPTIĞIMIZ İŞ FİZİĞE, KİMYAYA TERS'
Kütahya'dan gelen çini ve seramik firması sahibi Ahmet Özmutaf ise, "Çamurun bir sefer pişmiş hali olan, bisküvi dediğimiz birinci pişirimdeki ürünler ve dekorasyona yönelik seramik ürünlerimiz var. Tamamı el işi, el boyaması ve elle şekillendirilmiş ürünler. Fiyatı 50 liradan başlayıp 4 bin liraya çıkan ürünler var. Bir metrelik vazolarımız var. Üretim şekli el işi olduğu için zor, riskleri çok büyük. Kırılma ihtimali çok fazla. 30 santimetreden büyük ürünler riskini katlayarak gidiyor. Biz bir ürünü ne zaman fırından çıktı ve kucağımıza aldık, o zaman olmuş sayarız. Yaptığımız iş fiziğe, kimyaya ters, toprağın üzerini camla kaplıyoruz. Toprak 'genişleyeceğim' diye, cam 'büzüşeceğim' diye uğraşıyor" diye konuştu.
Kültür Bakanlığı El Dekoru sanatçısı Muzaffer Çelik de, toprağı şekillendirmenin zor bir zanaat olduğunu belirterek şunları söyledi: "30 yıldır çini ve seramik imalatı ile ilgili çalışıyorum. Toprağı şekillendirmek, toprağa hayat vermek, sanat haline getirmek, çok meşakkatli bir yolculuk. Bütün tertipleriyle birlikte zor fakat hoş bir yolculuk. Severek yapıyorum. Buraya getirdiğim eserlerin hepsi kendi yarattığım ürünler. Çiniye her zaman ilgi var. Ben çini sanatını biraz daha modern bir hale getirdim. Modern tasarımlar yaptım, lale ve karanfilin dışına çıktım. Hem form olarak, hem dekor olarak farklı şekillere soktum. İlgi ve alaka çok güzel" dedi.
Festival, 10 Kasım'a kadar ziyaretçilerini ağırlayacak.