MUĞLA'nın Datça ilçesindeki yaklaşık 3 bin yıllık tarihi geçmişe sahip olan Knidos Antik Kenti'nin depremler nedeniyle değil su kaynaklarının yok olmasından dolayı terk edildiği ortaya çıktı.
İstanbul Üniversitesi'nden emekli öğretim görevlisi Dr. Tevfik Levent Erel, Datça Belediyesi'nce düzenlenen 'Datça'nın Tarihi Coğrafyası' konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Ecevit Kültür Merkezi'ndeki konferansı, Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar ve çok sayıda davetli izledi.
Konuşmasında Knidos'un gerçek yok olma nedeninin susuzluk olduğunu vurgulayan Dr. Erel, "Yapılan çalışmaların büyük çoğunluğunda, Knidos'un yok olma nedeni olarak M.S. 365 yılında meydana gelen deprem olarak gösterilmekle beraber, asıl neden susuzluktur. Knidos 365'den sonra da vardır. 700'lü yılların sonlarında Knidos'ta piskoposluk seçimleriyle ilgili belgelere ulaşılmıştır. Belgelere göre, M.S. 785 yılında yapılan 2. İznik konsülüne, Knidos'tan da piskopos gönderildiği bilinmektedir. Knidos'un terk edilişinin asıl nedeni su kaynaklarının yok olmasıdır. Öyle ki akarsuların kurumasından sonra su ihtiyaçlarını karşılamak için yağmur suyu topladıklarını da görüyoruz. Knidos'un üzerindeki yamaçtan geçen fayı kazarak oluk yapmışlar. Sarnıçların içinde biriken suları kullanmışlardır" dedi.
Bölgedeki bitki örtüsünden de söz eden Dr. Tevfik Levent Erel, "Datça'nın karakteristik bitki örtüsü makidir. Yükseklerde kızılçamlar bulunur. Yerli bitki türleri arasında en tanınanı meşe palamududur. Meşe palamudu birçok işe yaradığı bilinmektedir. İtalya'da dericilikte kullanılıyor. Bir diğer yerli türü sığla ağacıdır. Sığla ağacı, Hindistan'a kadar gidiyor. Buradaki mabetlerde güzel kokusuyla tütsü olarak kullanılır. Mısır'da ise sığla ağacı mumyalama işlemlerinden kullanılmaktadır. Datça'daki makiler kozmetik sanayi için son derece elverişlidir" diye konuştu.