İSTANBUL, 22 Ekim () - Gıda sanayiinde yaygın olarak kullanılan soyada tüketimin çok gerisinde kalan üretimin artırılması için yeterli potansiyel olmasına karşılık, altyapı ve pazar yetersizliği üreticileri caydırıyor.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2013 yılında 1.3 milyon ton tüketime karşılık üretimin 180 bin tonda kaldığına işaret ederek, "Soya üretimi için yeterli potansiyel var" dedi ve ekledi:

"Son yıllarda üretimi hızla artsa da gıda sanayinde yaygın olarak kullanılan, yem sanayinin en önemli  hammaddesi olan, yağlı tohum ithalatında birinci  sırada yer alan soyada, ülke ihtiyacını karşılamak için çok daha fazla üretime ihtiyaç var."

400'DEN FAZLA ÜRÜNDE KULLANILIYOR
Bayraktar, soya fasulyesinin, olağanüstü özellikleriyle sağlıklı beslenmedeki öneminin yanı sıra tutkal, mürekkep, sabun, benzin, böcek ilacı, alkol, plastik ve lastik gibi 400'ün üzerinde endüstriyel ürünün üretimin de kullanılan ender tarla bitkilerinden biri olduğuna dikkat çekti.

KÜSPESİ HAYVAN YEMİ YAPILIYOR
Türkiye’de gıda sektöründe son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan tüketiminin dışında soyanın, ağırlıklı olarak yem sektöründe kullanıldığını vurgulayan Bayraktar, yağı alındıktan sonra geriye kalan küspesinin bol miktarda protein içerdiğini, iyi bir hayvan yemi olarak özellikle kanatlı yem üretiminde yüksek oranda kullanıldığına işaret etti.

BU YIL REKOLTE YÜZDE 15 DÜŞECEK
Bayraktar, tam yağlı soya ve soya fasulyesi küspesinin kanatlı yemleri hammaddesi olarak yüzde 25-35 kullanıldığına dikkati çekti ve şöyle anlattı:
 
"Bu yıl rekoltenin yüzde 15 gerilemeyle, 153 bin ton dolaylarında kalacağı tahmin ediliyor. 18 ilimizde soya üretiliyor. Türkiye soya üretiminin üçte ikisini Adana gerçekleştiriyor. Çukurova ve Ege Bölgesi ikinci ürün, İç Anadolu, Karadeniz ve Marmara bölgeleri ise ana ürün olarak soya ekimine oldukça uygun."

SOYA VE ÜRÜNLERİ İTHALATI YÜKSEK
Türkiye’nin soya üretimi için yeterli potansiyel olmasına rağmen, soya ve soya ürünleri ithalatının çok fazla olduğunu vurgulayan Bayraktar, "Yağlı tohumlar içinde en fazla soya ithalatı gerçekleştiriliyor. 2013 yılındaki toplam 5.1 milyon ton ithalatın yüzde 42’sini soya ve soya ürünleri oluşturuyor" uyarısında bulundu.

ÇİFTÇİ DÜŞÜK MALİYET PEŞİNDE
Türkiye’de soya üretiminde üretici fiyatlarının diğer ikame ürünlerle rekabet edecek düzeyde olmadığını vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:

"Çiftçi soya fasulyesi yerine, düşük maliyetle üreteceği buğday, mısır gibi diğer ürünlere yöneliyor. Ayrıca, gümrük vergi oranlarının düşüklüğü ve dünya fiyatlarının ülkemize göre daha az olması yüzünden sanayici ihtiyacının büyük bölümünü ithal etmektedir. Üretici çoğu zaman ürün pazarlamada alıcı bulamıyor." 

İŞLEME VE DEPOLAMAYA YATIRIM
Hayvancılık sektöründe yaşanan hammadde sıkıntısına da dikkat çeken Bayraktar, bu sorunun dışa bağımlı yem sanayiyle aşılamayacağına dikkat çekerek, şöyle devam etti:

"Soyanın hasadı, depolanması ve işlenmesiyle ilgili eğitim faaliyetleri artırılmalıdır. Yağlı tohum olduğunda çabuk bozulan soyanın uygun şartlarda depolanması büyük önem arz etmektedir. Soya üretiminin artırılmasına paralel olarak soyanın işlenmesi ve depolanmasına yönelik eksiklikler giderilmelidir."