İZMİR'in Menemen Ovası'nda pamuk üretimi yapan çiftçi, hasattan istediği verimi alamadı. Geçen yıla göre verimde yüzde 20'lik bir düşüş yaşandığını belirten çiftçi Mehmet Er (57), üreticinin pamuktan yavaş yavaş vazgeçtiğini söyledi. Ege pamuğunun, kalitesi ile ön plana çıktığını vurgulayan Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ferdan Çiftçi ise "Pamuk, Türkiye'nin diğer üretici ülkeler ile rekabet şansının yüksek olduğu ürünlerin başında geliyor" dedi.
İzmir'de bir süredir devam eden pamuk hasadı tamamlanmak üzere, ancak üretici istediği verimi alamadı. Menemen Ovası'nda kiraladığı 114 dönümlük arazide pamuk yetiştiren çiftçilerden Mehmet Er, geçen yıl bir dekardan 650 kilogram pamuk hasadı yaptığını, bu sene ise verimin 450-500 kilograma düştüğünü belirtti. Er, "Bu yıl verim geçen yıla göre yüzde 20 düşük. Tarımda kullandığımız gübre fiyatlarında ciddi artış yaşandı, mazot da aynı şekilde. Maliyetimiz yüksek, verim düşük. Bu yıl çok zor bir yıl" diye konuştu.
Yalnızca artan maliyetler değil, çevresel etkenler de üreticinin belini büküyor. Mehmet Er, Gediz Nehri'ne geçtiği yerlerde bulunan fabrikaların atık sularının aktığını ve çiftçinin de tarımsal suyu bu nehirden alarak kullandığı için ürünün veriminin kirlilikten etkilendiğini kaydetti. Er, şunları söyledi:
"Tüm bunlar pamukta verimi düşürdü. Menemen'de çiftçilik her yıl biraz daha zorlaşmaya başladı. Umarım önümüzdeki yıl daha iyi bir yıl olur ve çiftçi de kendini toparlar. Çiftçi elindeki ile yetinmeye başladı, gerekli olan ekipmanları bile alamaz duruma geldi. "
MAKİNELİ HASADA DA ZAM GELDİ
Makineli hasat yaptıklarını belirten Mehmet Er, "Pamuk hasadını yapan makine 1,5 milyon liraydı, şimdi aynı makinenin fiyatı 3 milyon liraya çıktı. Artık bu makineyi almak da imkansızlaştı. Bu makineler alınamadığında pamuk ekmeyeceğiz. Pamuk işi bizim için artık çok maliyetli. Her şeye zam yaptılar ama bizim çıkardığımız ürün geçen yıldan daha düşük fiyata satılıyor. Çiftçi yavaş yavaş cebindeki parayı bitirecek, nereye kadar dayanacak" dedi.
Kendisi de çiftçi olan ve aynı zamanda makine ile üreticinin ürününü, ücret karşılığında hasat eden Menemen Ziraat Odası Meclis Başkanı Kerim Çandarlı ise bu yıl havaların çok sıcak olduğunu, bu nedenle ürünlere zarar veren beyaz sinek ile yeşil kurtta bir artış yaşandığını belirtti. Çandarlı, "Yaşanan olumsuzluklar nedeniyle pamukta verim düştü. Girdi maliyetleri çok yüksek. Geçen yıl aldığımız makine parçaları ile bu yıl aldığımız parçalar arasında yüzde 150 kadar fiyat farkı var. Ekipmanların maliyeti yüksek olunca, biz de ürününü topladığımız çiftçiye bunu zam olarak yansıtıyoruz. Toplama ücretlerini artırdık. Geçen yıl pamuğu dekar başına 100 liraya toplarken bu yıl 150 liraya topluyoruz" diye konuştu. Çandarlı, tarlalarda verimin düşük olduğunu, geçen yıllarda 2 günde topladıkları tarlaları, bu yıl bir günde bitirdiklerini aktardı.
'ÇİFTÇİ TÜCCARIN İNSAFINA BIRAKILDI'
Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Ferdan Çiftçi de pamuğun Türkiye için son derece önemli bir bitki olduğunu, dünyada en fazla katma değer yaratan ürünlerin başında geldiğini belirtti. Yine İzmir için de pamuğun son derece önemli bir ürün olduğuna dikkat çeken Ferdan Çiftçi, şöyle dedi:
"Çiftçi son yıllarda çok zor günler geçiriyor. Maliyetler yüksek. İklim değişikliklerinden dolayı yaşanan olumsuzluklar da üretime yansıyor. Bu yıl geçen yıla göre verim yüzde 20 düşük. Sulamadan kaynaklı sıkıntılar yaşandı. Hastalık ve zararlılar nedeniyle ciddi bir zarar oluştu. Tabii ki hasat dönemine geldik, çiftçi ürününü satacak. Ancak çiftçi, tüccarın insafına bırakılmış durumda. Pamuk fiyatları ilk olarak 4 lira 65 kuruş olarak açıklandı. Oysa şimdi pamukta yüzde 42'lerde olan randımanlar, 38-36'lara çekilmiş durumda. Bu da üreticinin eline geçen parada ciddi bir düşüşe neden oldu. Şimdiki randımanlarla çiftçinin eline geçecek olan para 3 lira 70 kuruş civarında. Bu ciddi bir düşüş. Bunun üzerine 80 kuruş primini koyduğunuzda, ancak üretim maliyetleri ile başa baş gidiyor. 3 lira 70 kuruş, üreticinin üretim maliyetini karşılamıyor. Üreticinin maliyeti 4 lira civarında."
'REKABET ŞANSIMIZIN OLDUĞU BİR ÜRÜN'
Üreticinin eline geçecek paranın, çiftçinin gelecek döneme tekrar üretim yapması ve kendi ihtiyaçlarını karşılaması açısından yetersiz olduğunu vurgulayan Ferdan Çiftçi, şunları kaydetti:
"Dolar kurundaki yükseliş, maliyetleri etkiledi. Tohum, gübre ve ilaç maliyetleri bunun üzerinden şekilleniyor. Dışa bağımlıyız ve biz pamuk üreticisini tarlada tutamazsak, çok zor duruma düşeceğiz. Pamuk bizim tekstil sektörünün hammaddesi. Burada sıkıntılar yaşayacağız. Zaten şu anda yıllık 1 milyon ton pamuk ithal ediyoruz. Bu ithalatın daha fazla derinleşmemesi için bizim önlem almamız gerekiyor. Çiftçiyi korumamız gerekiyor ki hem onu toprağında üretir vaziyette tutalım, bu güzelim tarlalar burada olsun, hem de tekstil sektörümüz bu kadar kaliteli pamuğu kaybetmesin. Ege pamuğu, kalitesi ile ön plana çıkıyor. 2017 verilerine göre verimde dünyada 3'üncü, üretimde ise 4'üncü sıradayız. Aslında bu verilere baktığımızda, rekabet şansımızın olduğu bir ürün. Bu nedenle pamuk konusunda yaşanan sorunlar dikkat alınmalı."

FOTOĞRAFLI