Mehmet ÇINAR/ANTALYA, () - GÜMRÜK ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Antalya'da bu yıl 7'ncisi düzenlenen ve açılışını yaptığı Türkiye'nin renklerini buluşturan Yöresel Ürünler Fuarı'nın (YÖREX) önümüzdeki yıldan itibaren hükümet ve bakanlık destekli yurtdışında yapılacağı müjdesini verdi. Antalya Ticaret Borsası'nın (ATB) bu yıl 7'ncisi düzenlediği YÖREX'in açılışı yapıldı. Fuara Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Vali Münir Karaloğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, ATSO Başkanı Davut Çetin, Türkiye'nin birçok ilinden vali, belediye başkanı, oda ve borsa başkanı ile davetli katıldı. 'Sizin oraların nesi meşhur' sloganıyla Türkiye'nin tüm renklerinin buluşturulduğu fuarda bu yıl 119 oda ve borsa, 13 kalkınma ajansı, 45 kurum ve kuruluş ve 400'e yakın katılımcı 200'e yakın stant oluşturdu. 2017 YÖREX YURTDIŞINDA OLACAK Bu fuardaki yöresel ürünleri büyütmenin en büyük amaçlarından biri olduğunu belirten Bakan Bülent Tüfenkci, "Her bir ürün, her yöre için kıymetli ama bu ürünlerin tamamı Türkiye için kıymetli. Biz sadece artık Türkiye içinde fuar yapmak istemiyoruz. İnşallah 2017 fuarımızı yurtdışına taşıyacağız. Bu noktada da hükümet ve bakanlık olarak her türlü desteği verip bu fuarı yurtdışında da tanıtıp yöresel ürünlerimizi artık uluslararası arenaya taşıyacağız" dedi. İNSANLAR FARKLI TATLAR ARIYOR Dünya bir yandan küreselleşirken, bir yandan da yerel ürünlerin gitgide değer kazandığını belirten Bakan Tüfenkci, "Çünkü küreselleşme standartlaşmayı, herşeyin birbirine benzemesini beraberinde getiriyor. Ama insanlar farklı tatlar arıyor, büyüdüğü, doğduğu yerin tadını daha çok özlüyor. Bunun için bizdeki bu ürün çeşitliliğini ticari anlamda fırsata dönüştürmemiz gerekiyor" dedi. DÖRT TEMEL GELİŞME Bu konularda dört gelişme olduğundan da bahseden Tüfenkci, "Bir coğrafi tescil. Bununla ilgili adımlar atıldı ve hızlı bir gelişmeye doğru gidiyoruz. İkincisi markalaşma, her yöresel ürünümüzü özellikle her ilde bir markayı öne çıkarmamız gerekiyor. Üçüncüsü, bakanlık olarak bir düzenleme yaptık. Her ilde yöresel tescil edilmiş ürünün zincir marketlerin raflarında zorunlu yer almasını sağladık. Dördüncüsü de bu yöresel ürünleri uluslararası arenaya, ticarete taşımamız lazım" diye konuştu. ANADOLU'NUN RUHU YÖREX'e her sene geldiğini belirten TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 7 yıl önce 10-15 il varken geçen yıl 66, bu sene de 70'i bulduğunu ve yakın zamanda da 81 ilin burada olacağını dile getirdi. YÖREX'in aslında bir Türkiye projesi olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "Anadolu'nun ruhu, kimliği, tüm renkleri burada toplanıyor. Türkiye'nin dört bir tarafı birlik beraberlik ve kardeşlik için burada yan yana. YÖREX aslında bir vizyon işiydi ve cesaret gerektiren bir girişimdi. Hep beraber Antalyalılar sahip çıktı ve başardılar" dedi. HER BİRİ LALE KADAR DEĞERLİ YÜZLERCE ÜRÜNÜMÜZ VAR Türkiye olarak müthiş bir hazine üzerinde oturulduğunu ama bunun paraya çevrilemediğini anlatan Hisarcıklıoğlu, "Hollanda laleyi bizden aldı marka yaptı ve dünyanın lale merkezi bugün Hollanda oldu. Hollanda'nın sırf lale ihracatı 1 milyar Euro. Allah bize müthiş bir coğrafya vermiş, her biri lale kadar değerli yüzlerce yöresel ürünümüz var. Ama bunu tanıtıp pazarlayamazsak hiçbir kıymeti yok" dedi. 12 BİN YILLIK KÜLTÜR BİRİKİMİ 9 yıl önce 'Sizin oraların nesi meşhur' merakıyla yola çıktıklarını belirten ATB Başkanı Ali Çandır, bu merakın derinleştiğini ve 12 bin yıla dayanan kültür birikiminin üzerinde olunduğunu farkettiklerini söyledi. Bu toprakların hamurunda Likya'dan Sümer'e, Eti'den Roma'ya, Selçuklu'dan Osmanlı'ya kadar binlerce medeniyet geçtiğini ve hepsinin bu hamuru oluşturduğunu kaydeden Çandır, "Son olarak da Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının bize emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti bu medeniyetin son kalesidir. Elimizde böylesine müthiş bir değer varken, küreselleşmenin getirdiği etkiyle bize ait olanları unutup, bize dayatılanlara olan meyilimiz bu ürünlerimizi kaybetmekle bizi baş başa bıraktı" dedi. Şu anda 254 ürünün coğrafi işaretli olduğunu belirten Çandır, "500'e yakın ürünün de çalışması devam ediyor. 3 bine yakın ürünümüz olduğunu varsayarsak yüzde 18'ini ancak buluyor ve daha çok çalışmamız gerekiyor" dedi.