BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye'nin yerli ve milli üretimi, sanayi ve kalkınma politikası olarak benimsediğini belirterek, "Sanayide ve üretimde yerli ve milli olmak, bizim nazarımızda bir istikbal ve beka meselesidir" dedi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Düzce Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi ek hizmet binasının açılışına katıldı. Bakan Faruk Özlü yaptığı konuşmada, üniversitelerin teknoloji üretmeye başlaması gerektiğini belirterek, "Üniversitelerimizin, sağlıkta ve diğer alanlarda artık klasik bakış açılarından uzaklaşıp, çağın gereklerine göre pozisyon almaları şarttır. Üniversiteler, bilgiyi üreten ve ürettiği bilgiyi teknolojiye transfer eden zeminler olmalıdır. Biz, Bakanlık olarak, tüm üniversitelerimize ısrarla bir çağrıda bulunduk. Üniversitelerimizin, Ar-Ge ve inovasyona önem vermelerini istedik. Bu yönde, kendilerine her türlü desteği vereceğimizi, açıkça söyledik. Bu amaçla yaklaşık 1.5 yıllık bir süreç sonunda, üniversitelerimiz için model oluşturacak araştırma üniversitesi statüsünü geliştirdik. Araştırma üniversiteleri, eğitimde yakalamak istediğimiz standardın adıdır. Bu doğrultuda, üniversitelerimizin de, kendilerini yeniden gözden geçirmelerini istiyoruz" dedi. 'GÜÇLÜ SANAYİ DEMEK, GÜÇLÜ TÜRKİYE DEMEKTİR' Bakan Özlü, sanayinin önemine dikkat çekerek, "Ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştıracak olan en önemli enstrümanımız, sanayimizdir. Yüksek sanayi performansımız, 2018 yılında da, artarak devam edecektir. Dün açıklanan rakamlara göre; sanayi üretim endeksimiz, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12 artmıştır. Son bir yılda ise sanayi üretimimiz yüzde 12.8 artış göstermiştir. Türkiye sanayinin gücüyle büyümeye devam etmektedir. Güçlü sanayi demek, güçlü Türkiye demektir. Ülkemizin sanayide katettiği mesafeyi gösteren bir diğer güzel gelişme ise sanayide üretilen ürün çeşitliliğidir.Türkiye, sanayide üretilen ürün çeşitliliği bakımından Avrupa'da 7'nci sıraya yükselmiştir. Avrupa Birliği Sanayi Ürünleri Listesi'nde yer alan 3 bin 836 ürünün, 2 bin 982'sini, yani yüzde 78'ini üretebiliyoruz. İnşallah, önümüzdeki 5 sene içinde, Avrupa'da üretilen bütün sanayi ürünlerinin, yüzde 100’ünü üretmiş olacağız" diye konuştu. 'YERLİ VE MİLLİ SANAYİ, KALKINMA POLİTİKASI' Yerli ve milli sanayiyi Türkiye'nin sanayi ve kalkınma politikası olarak benimsediğini belirten Bakan Özlü, şunları söyledi: "Yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payımızı artırmak için kurulan Yerlileştirme Yürütme Kurulu çalışmalarına başlamıştır. Bu kurul, yerli ve milli sanayimize bakışımızın, en somut ifadesidir. Türkiye artık, yerli ve milli üretimi bir sanayi politikası ve bir kalkınma politikası olarak benimsemiştir. Sanayide ve üretimde yerli ve milli olmak, bizim nazarımızda bir istikbal ve beka meselesidir. Nasıl ki, Zeytin Dalı Harekâtı'nda milli ve yerli imkânlarımızdan güç alarak düşmanla mücadele ediyorsak, sanayi savaşında da, yerli ve milli üretimimizle galip geleceğiz. Yerli sanayide tarihi adımlar atacağız. Başlangıç olarak, ithalatımızda 15 milyar dolarlık paya sahip, 43 ürünü yerlileştirmek için teşviklerimizi başlattık. Katma değerini 10 yılda 2 katına çıkaracak 5 odak sektör belirledik. Bu sektörler; kimya ve ilaç sanayi, gıda sanayi, elektronik ürünler, makine ve teçhizat, motorlu kara taşıtları sektörleridir. Ayrıca tüm bu sektörlerle ilişki içinde olan, bilişim ve yazılımı da teşvik kapsamına aldık. Bu sektörlerde yer alan ürünleri; vergi indirimi, kaynak tahsisi, teşvik ve muafiyetlerle destekleyeceğiz. Başta KOSGEB olmak üzere, bütün kaynaklarımızı, yerli ve milli üretim için seferber edeceğiz."