İstanbul, 28 Nisan () - DİSK Genel Başkanı Kani Beko, "Bu ülkenin temel sorunlarından biri, kamusal bir işçi sağlığı ve iş güvenliği sisteminin yokluğudur. Piyasanın gereklerine göre çıkarılmış mevzuat iş cinayetlerini engelleyemiyor" dedi ve 28 Nisan'ın "İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü” ilan edilmesi çağrısında bulundu.

Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 28 Nisan'ı 2001 yılından bu yana, "Dünya Çalışma Güvenliği ve Sağlığı Günü” olarak ilan ettiğine dikkat çeken Beko, "Ama bilinen gerçek, dünyada ve ülkemizde ölümlü iş kazaları ve kalıcı iş göremezlikler devasa boyutlara ulaşmış durumdadır" dedi ve ekledi:

"ILO tarafından dünyada çalışma ortam ve koşullarının düzeltilmesi ve insan onuruna yakışır iş anlayışının belirleyici ilke olarak kabul edilmesi söz konusu olsa bile, yaşanan trajedilere bakıldığında bu hedeflere ulaşmanın neredeyse mümkün olamayacağı görülmektedir. ILO tarafından yayınlanan Dünyada İstihdam ve Sosyal Görünüm 2015 Raporu'na göre, tüm dünyada çalışanların yalnızca dörtte birinin istikrarlı bir istihdam ilişkisi içinde yer aldığı tahmin ediliyor."

Gelişmekte olan ülkelerde tüm çalışanların yüzde 60'ından fazlasının "herhangi bir iş sözleşmesi olmadan" çalışmakta olduğuna da işaret eden Beko, "Yapılan işlerde yoksulluk, düşük kazanç, tehlikeli çalışma koşulları ve sağlık sigortası yokluğu gibi büyük riskler gündemdedir" dedi ve ekledi:

"Ne yazık ki her yıl dünyada 250 ila 270 milyon iş kazası yaşanıyor; yine 160 milyon civarında meslek hastalığı vakası görülüyor ve yine bunlara bağlı olarak 2 milyon dolayında insan hayatını kaybediyor. Ne acıdır ki, her yıl 22 bin civarında çocuk işçi yaşamını yitiriyor ve bu olumsuzlukların iyileştirilmesi konusunda ciddi adımların atıldığını görememek derin bir kaygı yaratıyor."

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği alanında 2004 yılında ILO'nun 155 ve 161 Sayılı Sözleşmelerinin Mecliste kabul edilmesiyle birlikte, temel içeriğini 89/391 EEC Çerçeve Direktifin oluşturduğu yasa tartışması, alt mevzuat düzenlemeleri ve kurumsal yapı dönüşümleri yaşanmaya başlandığını da anımsatan Beko, "Ülkemiz açısından duruma bakıldığında, mevzuat ve kurumsal değişikliklere rağmen, ölümlü iş kazaları, kalıcı iş göremezlikler, meslek hastalıkları tablosu daha da kötüleşiyor" dedi ve ekledi:

"2004-2012 dönemine bakıldığında, her yıl ortalama 1,316 çalışan yaşamını yitirdi.
"2004-2014 yılları arası ise, bu ortalama yıllık 1,377 sayısına ulaştı.
"2016 yılında en az 1,970 işçi yaşamını yitirdi ortalama iş cinayetleri 1,500'ü buldu.
"2017 yılının ilk 4 ayında iş cinayetlerinde ölen çalışan sayısı en az 559'a ulaştı."

Açıklamasını, "Bugünün anlam ve önemine uygun olarak yas günü olarak anılması önemlidir" diye sürdüren Beko, "Kamusal bir işçi sağlığı ve iş güvenliği alanı yaratmak için bütünlüklü bir sistem gerekiyor; ancak bu şekilde yukarda oluşturulmuş mekanizmaların işletme düzeyinde etkin olması sağlanabilir. Sendikal örgütlenmenin önündeki bütün engelleri ortadan kaldıracak güçlü bir mücadele temel önemdedir" dedi ve şöyle devam etti:

"Taşeron ve güvencesiz üretim sisteminin tamamen yasaklanması ve/veya ciddi denetim ve sınırlama getirilmesi için samimi, etkin bir mücadelenin toplumsal yaşamın her alanında verilmesi artık kaçınılmaz bir hal aldı. Sağlık, güvenlik ve çevreyle ilgili özerk-demokratik bir kurumsal yapının sendikalar, meslek oda ve birlikleri ve üniversiteler ile birlikte yaşama geçirilmesi olmazsa olmaz bir koşul oldu. Bugün iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçi kardeşlerimizi saygıyla anıyor; 28 Nisan'ın 'anma ve yas' günü ilan edilmesini talep ediyoruz."