Gıda Aydınlatma Platformu (GAP), ‘Gelecek Gelmeden’ temasıyla 3’üncü Gıda ve Beslenme Bienali’ni 12-13 Mart’ta İstanbul’da gerçekleştirecek. Bienale ilgili kurumların yetkilileri, akademisyenler, gıda, beslenme ve sağlık alanında çalışan yerli yabancı uzmanlar katılacak. GAP Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, “Gelecek kapımıza gelmeden harekete geçmeliyiz” dedi.

Bienalde gıda üretim ve tüketiminin geleceğinin garanti altına alınması için yapılması gerekenler tartışılacak. Bilgi kirliliğinin sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel olduğunu ifade eden ve bienalle ilgili açıklamalarda bulunan İstinye Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Elmacıoğlu, bu engeli ortadan kaldırmak için tam güç çalıştıklarını söyledi. GAP’ın konuya gelecek açısından odaklandığını aktaran Prof. Dr. Elmacıoğlu, gıda ve beslenme alanında önde gelen isimlerini bir araya getirdiklerini ifade etti.

Prof. Dr. Elmacıoğlu, “Bilimsel gelişmeler aralıksız hız kazanırken; gıda, beslenme ve sağlık alanındaki bilgi dağarcığı da aynı hızda büyüyor. Her gün yeni yapılan buluşlar, bakış açımızı sürekli yeniden şekillendiriyor. Beslenme ve sağlığın geleceğinin de artık gelenekselden farklı bir yaklaşımla, modern bilimin ışığında planlanması gerekiyor” diye konuştu.

GIDANIN GELECEĞİ MASAYA YATIRILIYOR

Gıdanın geleceği ile ilgili cevapsız sorunun kalmamasını amaçladıklarını söyleyen Prof. Dr. Elmacıoğlu, ilgili bakanlıklar ve üniversitelerin yanı sıra Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü ile Dünya Sağlık Örgütü gibi uluslararası kuruluşlardan uzmanların da bienale konuşmacı olarak katılacağını belirtti.

Prof. Dr. Elmacıoğlu, bienalin öncelikli hedef kitlesinin ülkenin geleceği ile ilgili kritik kararlara imza atan politikacılar ve kanun yapıcılar, ülkenin bilime dönük aydınlık yüzü akademisyenler ve öğrenciler ile gıdanın sürdürülebilirliğinde en önemli paya sahip olan gıda tedarik zincirinin paydaşları olduğunu ifade etti.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ GIDAYI TEHDİT EDİYOR

 “Yakın zamana kadar gıdaların temel nitelikleri ile insanların genel özellikleri arasında değişmez bir bağ olduğunun düşünüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, “Ancak günümüzde genetik farklılıkların, metabolizma ve gıdalar arasındaki etkileşimi de farklılaştırdığını biliyoruz. Diğer yandan, son yıllarda insanların genetik kodlarından bağımsız olarak birlikte yaşam sürdürdükleri mikroorganizmaların da beslenmeden etkilendiği, bu etkinin olumlu ya da olumsuz yönde insan sağlığında doğrudan değişimlere neden olduğu ortaya koyulmuş durumda. Gelecek dendiğinde çoğu insanın yüzünde endişeli bir ifade oluşmasına neden olan iklim değişikliğinin önde gelen nedenlerinden birinin gıda üretimi olduğu da son yıllarda netlik kazanmış bir olgu” diye konuştu.

“GELECEK KAPIMIZA GELMEDEN HAREKETE GEÇMELİYİZ”

Prof. Dr. Elmacıoğlu, “Beslenmenin genetik, mikrobiyel ve ekolojik yönlerinin tümünün birlikte dikkate alınması, uzun vadede toplum sağlığının korunması için gereklilik arz ediyor. Gelecek kapımıza gelmeden harekete geçmemiz gerekiyor. Bu nedenlerle, 3’üncü Gıda ve Beslenme Bienali’nin odağına ‘Gelecek Gelmeden’ temasını yerleştirdik. Bienalimizde beslenme ve sağlık arasındaki ilişkinin, gelenekselin dışında, yeni ve güncel bilimsel bulgular ışığında değerlendirilmesini, beslenmenin çevresel anlamda sürdürülebilirliği için atılabilecek adımların ortaya koyulmasını, uzun vadede değerlendirilebilecek çıktılar elde edilmesini amaçladık.