Koronavirüs nedeniyle ara verilen ve ardından uzaktan eğitime karar verilip geçilen dijital eğitim tartışmalarla başladı. Eski başbakanlardan Adnan Menderes’in idam görüntülerinin animasyonunun ortaokul öğrencilerine izletilmesine Mille Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da tepki gösterdi.

Ziya Selçuk’un tepkisinin ardından, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’de bakon Selçuk’a seslenerek , “ Sen Milli Eğitim Bakanısın gereğini yap. Hata yapmışlar, bende onaylamıyorum demek yeterli değil” diye tepkisini gösterdi.

CHP’de Adnan Menderes’in idam görüntülerine tepki gösterdi.

Siyasi tepkilerin ardından Sendikalar da konuyu gündeme taşıdı ve uzaktan eğitimin ilk gününde yaşananları eleştirdi.

EĞİTİM İŞ SENDİKASI'NDAN SERT TEPKİ

Eğitim İş Sendikası Uzaktan Eğitim’in ilk gününde yaşananları tepkisini sıraladı:

“Birçok dünya ülkesi gibi Türkiye de Korona virüs ile mücadele etmekte ve bilindiği gibi bu salgının en çok zarar verdiği alanların başında eğitim gelmektedir. Salgın nedeniyle ara verilen eğitim, bugün itibariyle uzaktan, internet ve TV aracılığıyla devam etmeye başlamıştır.

Ne var ki Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un çağrısıyla bugün okula gider gibi hazırlanıp TRT EBA (EĞİTİM BİLİŞİM AĞI) TV'nin başına geçen öğrenciler ve aileleri şok yaşamışlardır. EBA TV'nin, AKP tarafından giderek gericileştirilen eğitimin, ekran bulmuş hali olduğu ayyuka çıkmıştır.

Bu ilk gün, EBA TV'nin biçimsel olarak çağdaş eğitim ve iletişim bilimlerinin hakikatlerinden uzak, içerik olarak ise AKP'yi memnun etme yayınından ibaret olduğunu ortaya koymuştur.

Her bir karesi dini motiflerle süslenmiş, siyasi propaganda yapmaktan hiç utanmadan hazırlanan uzaktan eğitimin ilk günündeki skandallardan bazılarını sıralayacak olursak, öne çıkanlar şunlardır:

- EBA TV, Ders aralarında, bir eğitim kanalından çok "çocuklar için kuran kursu" yayınına dönüşmüştür. İlahiler ve cami videolarıyla doldurulan ders araları, eğitimden/pedagojiden uzaklığın göstergesi olmuştur.

- EBA'da kütüphane kısmındaki "eğlence ve oyun" bölümünde "Yusuf'un Dünyası" içeriğinin, 1.bölümden 26. bölüme kadar tamamen dini içerikle hazırlandığı görülmüştür. Zaten yayın yapan ekranda TRT Diyanet logosunun görünüyor olması, başlı başına bir skandal olmuştur. Buradaki hikayelerde annelerin hep türbanlı, dedelerin hep sakallı ve tespihli, her odada muhakkak bir seccade bulunması gibi ayrıntılar, niyetin eğitimle ya da çocukların teneffüs saatlerini güzel geçirmesiyle hiç alakası olmadığını göstermektedir.

- Ortaokul öğrencileri için verilecek yayından 5 dakika önce koyulan içerik de skandallara tüy dikmiştir. Bilimi, aklın yolunu, hayatı öğrenmek için ekran başına geçen çocuklar, Adnan Menderes'in idamını "belgesel" adı altında izlemek zorunda kalmıştır. Belgeselde Menderes'in idamının "sehpaya atılan tekme"ye kadar ince ince tariflenmesi ise 10 dakikada pedagojinin tüm kurallarının nasıl çiğnenebileceğini göstermiştir.

Her ne kadar Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, gelen tepkiler üzerine "Gözden kaçırdığım birkaç dakikalık bir görüntünün üzerine titrediğim sisteme verdiği zararı konuşuyor olmanın ne kadar rahatsız edici olduğunu anlatamam. O görüntüleri onaylamıyorum" dese de, bu rezaletin anlaşılabilir bir tarafı bulunmamaktadır.

- EBA TV'nin lise yayınları için ekran başına geçenler de daha şanslı olmamıştır. Derslerden geri kalmayacakları yayınlar umarak TV karşısına geçen gençleri, bir cami görüntüsü önünde "Sordum sarı çiçeğe" diye ilahi söyleyen bir grup adam karşılamıştır.

- Lise öğrencileri için yapılan yayınlardan bazılarında kavramların da yanlış, çarpıtılarak öğretildiği görülmüştür. Örneğin, materyalizm kavramı, "Günümüzde siyasi, sosyal, ekonomik, vb. alanda etkisini gösterir. Pahalı ev, lüks araba, yüksek makam, hayattaki başarıların göstergeleri olmaktadır" gibi saçma bir biçimde öğretilmiştir. İşin ilginç tarafı bu öğreti doğru kabul edilirse, yayın aralarında logosu görünen, bütçesinin devliği ve makam araçlarının lükslüğüyle bilinen Diyanet'in materyalist olduğu sonucuna varılabilmektedir.”