CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın ilk olarak Japonya'da dile getirdiği kadın üniversitelerinin kurulması, TBMM Başkanlığı'na sunulan 11'inci Kalkınma Planı'nda yer aldı. Türkiye’nin ilk kadın üniversitesi, 105 yıl önce kurulmuştu. 1914 yılında kurulan 'İnas Darülfünunu', edebiyat ve fen bölümlerinden oluşurken, eğitim üç seneydi. 22 kadın öğrenciyle eğitime başlayan İnas Darülfünunu'nda, kapatıldığı 1919 yılına kadar 129 kadın öğrenci öğrenim gördü.

Kadın üniversiteleri, TBMM’ye sunulan 11’inci Kalkınma Planı’na eğitim başlığı altında girdi. Planda yükseköğretimde çeşitliliğin artırılmasının sağlanacağı belirtilirken, kadın üniversiteleri kurma hedefi 'Japonya örneği incelenerek sadece kadın öğrencilerin kabul edildiği kadın üniversiteleri kurulacaktır' maddesiyle ifade edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı üzerine Yüksekögretim Kurulu (YÖK) Türkiye’de kadın üniversiteleri kurulması yönünde bir çalışma başlattı. Türkiye'de ilk kadın üniversitesi ise 105 yıl önce İstanbul'da 'İnas Darülfünunu' adıyla kuruldu. İstanbul Kadın Müzesi tarafından düzenlenen 'Kadınların Üniversitede 100 Yılı İnas Darülfünunu/Kadın Üniversitesi 1914-1919' başlıklı serginin kataloğunda, Türkiye’nin ilk kadın üniversitesi ile ilgili ayrıntılı bilgiler yer aldı.

'KADINLAR DÜNYASI' DERGİSİ GÜNDEME TAŞIDI

Yazıda, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kadınların yükseköğrenim yapma hakkını 12 Eylül 1914'te kazandığı, bu hakkın kazanılması için o dönem yayın yapan 'Kadınlar Dünyası' dergisinin büyük emek verdiği belirtildi. "Biz de maarif vergisi veriyoruz" diyerek kadınların yükseköğrenimden yararlanma hakkını gündeme taşıyan derginin, bu yöndeki talepleri siyasi otoritelere ilettiği, dergideki tartışmalar ve etkili lobi çalışmaları sonucunda 7 Şubat 1914’te Darülfünun (üniversite) tarihinde ilk kez kadınlar için konferanslar düzenlendiği kaydedildi. Derginin sahibi Nuriye Ulviye, yüksek eğitim yapmak için başka ülkelere gitmek zorunda kalan kadın öğrencilerin tanıtımını dergisinde yaparak, bu haberleri Osmanlı İmparatorluğu’ndaki kadınların üniversitede eğitim görebilme hakkı için gerekçe olarak kullandı. Yazıda, "Bu konferanslar Türkiye'de kadınların yükseköğrenime katılmaları sürecinin başlangıcı oldu. 12 Eylül 1914’te bugün yerinde Fen ve Edebiyat Fakülteleri bulunan, Zeynep Hanım Konağı'nda kadınlar için edebiyat ve fen bölümlerinden oluşan İnas Darülfünunu, yani kadın üniversitesi açıldı" denildi.

22 KADIN ÖĞRENCİ İLE ÖĞRETİME BAŞLADI

İnas Darülfünunu, sınavları kazanarak kayıt yaptırmaya hak kazanan 22 öğrencisiyle 24 Ekim 1914'te öğretime başladı. Binanın sol bölümünde erkek öğrencilerin okuduğu Darülfünun bulunuyordu. Kadın üniversitesi ilk mezunlarını 1917 yılında verirken, Edebiyat bölümünden 7, Tabii Bilimler’den 8 ve Matematik bölümünden 3 kadın öğrenci mezun oldu. Katalogda yer alan bilgilere göre İnas Darülfününu’nun kız öğrencileri, iki tür aileden gelmekteydi. Birinci grupta zengin ve çalışmaya ihtiyacı olmayan, yalnız yüksek tahsilde bulunmayı amaçlayan öğrenciler, ikinci grubu ileride hayatını kazanabilecek bir meslek edinmeyi amaçlayan öğrenciler yer alıyordu. Öğrencilerin çoğunluğu ise ikinci grupta bulunanlardı. Edebiyat ve Fen bölümlerinden oluşan İnas Darülfünunu’nda eğitim 3 seneydi. Fen bölümünün Matematik ve Tabii Bilimler bölümleri vardı. 1 Kasım 1914’te ressam Mihri Rasim Müşfik Açba, Maarif Nazırı Ahmet Şükrü Bayındır’a kadınlar için güzel sanatlar akademisi açılması için başvurdu. Resim ve heykel bölümleri olan İnas Sanayi-i Nefise Mektebi’ne ilk sene 33 öğrenci alındı. İnas Darülfünunu’nun 1914-1919 yılları arasında 53’ü mezun olan 129 kadın öğrencisi oldu.

1. DÜNYA SAVAŞI SONUNDA KAPATILDI

İnas Darülfünunu’nun kapanışı ise Osmanlı İmparatorluğu’nun 1. Dünya Savaşı’ndan yenik çıktığı 1919 yılında oldu. Müttefik devletleri İstanbul’u işgal ettiğinde hükümet, İnas Darülfünunu’nun müdür ve öğretim elemanlarının maaşını kesti. Ardından Maarif Nazırı Ali Kemal, Darülfünun Müdürü Ahmet Naim’e İnas Darülfünunu’nun kapatıldığını ve kadın öğrencilerin, Darülfünun’un Fen ve Edebiyat Fakültelerindeki erkek talebeler ile birlikte okuyacağını bildirdi. Darülfünun Müdürü, kadın ve erkek öğrencilerin birlikte eğitimine karşı çıktı, aynı binada fakat kadın ve erkek öğrenciler için sabah ve öğleden sonra ayrı olmak üzere iki program hazırladı.

1919’da Maarif Nezareti, mezun olacak kadın öğrencilere Kadın Üniversitesi’nden veya erkek Darülfünunu’ndan mezun olma hakkı verdi. 3 kadın öğrenci erkek Darülfünunu’nun Coğrafya bölümüne geçiş yaptı. 1919-1920 eğitim öğretim yılında öğretim elemanları kadın ve erkek öğrenciler için aynı dersi iki kez anlatmak istemediler. Darülfünun Divanı, Edebiyat, Fen ve Hukuk fakülteleri için karma eğitim kararı aldı. 1921-1922 eğitim öğretim yılında ise üniversitede resmen karma eğitime geçildi.