aydınSes gazetesi 14 yaşına bastı. 1 Eylül 1998 sayısıyla yayın hayatına başlayan aydınSes gazetesi aralıksız yayını ile hizmet vermeye devam ediyor.

aydınSes geçen bu zaman içinde yaptığı haberlerle sizlerin sesini kamuoyuna duyurdu… Sizlerden gizli yapılan yolsuzlukları, usulsüzlükleri kamuoyunun gündemine taşıdı…
aydınSes bundan sonrada halkın sesi olmaya devam edecek.

İşte örneği… Geçtiğimiz günlerde bir hekim ziyaret etti gazetemizi... Uzun uzun sağlık politikaları  üzerine konuştuk. Hükümetin sağlık alanında yaptığı reformları tartıştık. Gerçektende sağlık konusunda ciddi reformlar yapıldı. Türkiye yıllar sonra aile hekimliği uygulamasına geçti. Türkiye’de her vatandaş istediği hastaneye gidip muayene olabiliyor. Bunlar işin güzel tarafları…

Ya madalyonun diğer tarafı… Sağlık her kurumda paralı oldu. Emeklisine, memuruna, işçisine, fakirine, zenginine…
Bir ara Özel Sağlık Kurumlarının fark ücreti alması yasaklanmıştı. Hükümet sonra hastaneleri derecelendirerek tekrar fark uygulamasını yasal hale getirdi. Şimdi hastaneler sınıf sınıf kendilerine verilen hak nispetinde fark ücreti alıyor… Bu yasal haklarını almasına kimsenin diyeceği bir şey yok.

Ziyarete gelen hekim dostumuzun söylediği bir şey daha vardı. Hastalardan verilen yasal hakkın üzerinde fark alındığı yolundaydı.
Bu konu ilgimi çekti… Araştırdım ve aydınSes gazetesinin manşetine taşıdık. Bu önemli bir konuydu. Burada vatandaşa yapılan ciddi haksızlık vardı. Bu haksız uygulamaya devlette çanaklık ediyor. Araştırmamızdan bunu çıkardık.

Peki nedir haksız uygulama…
Türkiye genelinde sağlık kurumları  vatandaştan fahiş fark ücreti alıyor. Bunu devletin bu işe bakan müfettişleri tespit ediyor ve ceza yazıyor.
Örneğin; Sağlık Kurumu haksız fark uygulamasından 500 bin lira kazanmışsa, devlet buna 100 bin lira ceza kesiyor.  Ceza kesiyor da ne oluyor.
Değişen bir şey yok. Sağlık Kuruluşu fahiş fiyat uygulamasına devam ediyor.
Çünkü, kazandığı para ödediği cezadan çok az. Böyle olunca, bu çark sürekli dönüyor. Sağlık kuruluşu her ay aynı uygulamayı yapıyor, devlet her ay ceza kesiyor…
Peki burada kime ne oluyor.
“Devlet affetmiyor” diyebilir misiniz? Ben demiyorum. Çünkü olan vatandaşa oluyor. Vatandaşın cebinden çıkan para ona dönmüyor.

Sonuç olarak devlet-özel sağlık kuruluşu iş birliği ile vatandaşın cebi hortumlanıyor. Burada büyük bir soygun var. Soyguna devlette ortaklık ediyor.
Bu soygunlarla ilgili zaman zaman ihbarlar geliyor.  Bir sağlık kuruluşu ile ilgili öyle bir ihbar geldi ki, bunu araştırmaya devam ediyoruz.
Belge ve bilgileri tam anlamıyla elimize ulaştığında bunu da açıklayacağız. Kuruma kesilen ceza öyle akıl alacak cinsten değil. Yaklaşık 40 milyon lira civarında…  40 milyon lirayı eski parayla karıştırıp az zannetmeyin. Eski parayla tam 40 trilyon…

Korkmayın...
aydınSes dün olduğu gibi bugün ve yarında korkusuzca yolsuzlukların, usulsüzlüklerin üzerine gidecektir.
Ama dedikodu mahsulü bilgilerle birilerini karalama, çamur atma bizim yayın anlayışımızla uyuşmaz.
Bizimle bilgi paylaşan herkesin kimliği gizli tutulur.
Haber ve bilgi kaynaklarımız bizimle sır olarak gider.
Kimse “Biz bu bilgiyi verirsek, kimliğimiz deşifre olur mu” diye korkmasın.
Bugün korku içinde yaşayan bir toplum var.
Artık telefonla konuşmaktan bile korkar hale geldik. Telefonda konuşamıyorsak oturup bir çay kahve içmemize kim ne diyecek.

Duyarlı toplum olursak, bir çok yanlışlığın, arsızlığın, soysuzluğun, soygunun, yolsuzluğun karşısında dim dik dururuz.
Bunun örneğini ise Yağlıdere Parkı’nda Yeşilpınarlı hanımlar gösterdi.
Bölge halkı akciğeri olan parkında 2 aydır nöbet tutuyor. Bundan sonra birşey yapamaz isede duyarlılığını göstermiştir. Bundan sonraki duyarlılık ise siyasi iradenindir...