2011’e gireli daha sayılı günler olmuşken dünya’da yaşanan bazı gelişmeler “Acaba Neler Oluyor?” sorusunu da gündeme getirdi. Neydi bu gelişmeler, neydi bu tür bir soruyu gündeme getiren şeyler?
2010’u 2011’e bağlayan yılbaşı gecesi ABD’de çok ilginç bir olay yaşandı. O gece ABD’nin Arkansas eyaletindeki bir kasabada gökten bin’e yakın kuş sürüsünün ölü halde düşmesi bilim dünyasını da karıştırdı.

Daha sonra 5 Ocak’ta İsveç’in Fallköping kentinde bulunan ölü kuş sürüleri, yine ABD’nin Maryland eyaletinde 2 milyona yakın balığın ölü bulunması, Kanada’nın Victoria kentinde bir nehirin yaklaşık bir saat boyunca yeşil renkte akması ve son olarak da 7 Ocak’ta İtalya’da binlerce kumru ölüsüne rastlanması akılları iyice karıştırdı.

Acaba kıyamet mi yaklaşıyor? Tabi bunu yalnız ve yalnız Allahu Teâlâ (c.c) bilir.
Yaşanan bu gelişmelerin sebebi henüz bilinmemekle birlikte gelişmelerle ilgili birçok varsayım da öne sürülmektedir.

Bu varsayımlardan bazıları ölü kuşlarda fiziksel travmaya rastlanılmış olması ve bunun sebebinin de yıldırım veya dolu olabileceği, yılbaşı gecesi atılan havai fişeklerin kuşların rotalarından ayrılmalarına ve bu durumun kuşlar üzerinde korku yaratıp ölümlerine yol açmış olabileceği, nehir sularının ise yakınlardaki bir fabrikadan sızan kimyasal maddelerden dolayı yeşil renkte akmış olabileceği gibi varsayımlardır.
Tüm bu haberleri duyan, basın da dahil herkesin ilk aklına gelen “dünyanın sonunun yaklaşıyor olabileceği” fikridir. Sebebinin şu anda net olarak çözülememiş olması bu tip bir fikri doğal olarak insanın aklına getiriyor.

Bilim dünyasının ise bunun sebebini araştıracağını ve açıklığa kavuşturmaya çalışacağını düşünmekteyim. 
Nitekim bilim dünyasından da açıklamalar yavaş yavaş gelmeye başladı.

ABD’nin Utah Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim üyelerinden kuş bilimci Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu toplu kuş ölümlerinin yıllardan beri olduğunu ve ortalama üç günde bir meydana geldiğini belirtti. Bu da “dünya’ya bir şey olmuyor” anlamına geliyor. 
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle…