RUSYA () - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, dördüncüsü Rusya'nın Soçi kendinde düzenlenen 'Suriye' konulu Üçlü Zirve Toplantısı kapsamında bir araya geldi. Liderler zirve sonrası ortak basın toplantısı düzenledi.


ERDOĞAN: “DENİZİ GEÇMİŞKEN ŞİMDİ DEREDE BOĞULAMAYIZ”


 

Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Suriye’de barış ve istikrar ortamının tesisi yönünde yürüttüğümüz ortak çalışmaları gözden geçirdik. Birlikte atacağımız adımları istişare ettik. İdlib başta olmak üzere Suriye’de ateşkesin sağlanması gündem maddelerimiz arasındaydı. Rejimin ateşkese uyması konusundaki beklentimizi Rus ve İranlı muhataplarımıza ilettim. Sayın Trump’ın aldığı karar gerçekleşmesi halinde son derece önemlidir. Çekilme sürecinde güç boşluğu olmamalı. Güney sınırımızda bir terör koridoruna müsaade etmeyeceğimizi söylemek istiyorum. 1998’deki Adana mutabakatı çerçevesi içinde geleceğimizi buna göre yorumladığımızı ifade etmek istiyorum. Siyasi çözüm yolunda ciddi mesafeler aldık. Denizi geçmişken şimdi derede boğulamayız. Süreci muhakkak başarıya ulaştırmalıyız. Suriyeli kardeşlerimizin geri dönmesi konusunu da ele aldık. Mültecilerin gönüllü ve güvenli bir biçimde geri dönüşlerine olumlu bakıyor ve destekliyoruz. Geri dönüşleri kolaylaştıracak insani alt yapının hazırlanması için biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Bir sonraki zirve toplantısına önümüzdeki aylarda Türkiye’de yapma isteğimizi ilettik”


 

PUTİN: “SADECE SURİYELİLER KENDİ GELECEKLERİNİ BELİRLEYEBİLİR”


 

“Suriye’deki çalışmalarımızı sürdüreceğiz. 12. Astana toplantısı Mart ya da Nisan ayında yapılacak” diyen Putin, “Anayasa komitesi listesi neredeyse tamamen onaylandı. İdlib’de çatışmasız bölgesi kurulması geçici bir tedbirdir. Teröristlerin saldırıları cezasız kalmayacaktır.  Ateşkes terörle mücadeleye zarar vermemeli. Suriye’deki barışın sağlanması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Sadece Suriyeliler kendi geleceklerini belirleyebilir. Bunun alternatifi yoktur. Çabamızla 1,5 milyon kişinin geri dönmesinin koşulları sağlandı. Suriye yönetimi geri dönecek insanlara iyi davranma garantisi vermiştir” diye konuştu.


 

RUHANİ: “SURİYE ÇÖZÜMÜ SİYASİ ÇÖZÜMDÜR, ASKERİ ÇÖZÜMÜ OLMAYACAKTIR”


 

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise, “Ortak amacımız terörle mücadele. Terörizmle mücadelenin gereği konuşuldu. Herkes tarafından onaylandı. İdlib, Suriye hükümetinin bir parçasıdır ve temizlenmesi lazım. İdlib’de garantörlerin mevcudiyeti geçici. ABD görünüşte Suriye’den geri çekilse bize gelen bilgiler diyor ki ABD’liler Suriye’deki müdahalelerini sürdürecekler. Kaç ABD’linin Suriye’de olduğu önemli değil. Suriye tek millete aittir. İki millete değil. Kürtler Suriye'nin bir parçasıdır. Bu zirvemizde biz toprak bütünlüğüne vurgu yaptık. Suriye’nin toprak bütünlüğü, Suriye Kürtlerinin haklarına ve Türkiye’nin güvenliğine önem vermemiz lazım. Biz üç garantör olarak kendi yapacaklarımıza devam edeceğiz çatışmanın azalması için. Suriye çözümü siyasi çözümdür ve askeri çözümü olmayacaktır. Bütün dünyanın ve BM’nin son adıma ulaşmak için yardımlarını bekliyoruz” dedi.


 

SORU – CEVAP


 

Liderlerin açıklaması sonrası gazetecilerin soruları alındı. İdlib konusundaki bir soruya Erdoğan, “Sınırımızda bir terör koridoru oluşturulmuştu. Bu terör koridorunu yıkma bizim birinci meselemizdi. Bir diğer mesele Halep meselesiydi. Benzer bir olay İdlib’de olacaktı. Rusya ile ortak müdahalemiz göç olayını engelledi. Ama oradaki terör örgütlerine karşı da karşı durmaya mecburuz. Şimdi Fırat’ın doğusu batısı söz konusu. Üç ülke olarak terör örgütlerine tavırlı olmalıyız” dedi.


 

ABD’nin çekilme kararına dair Erdoğan, “Ne olacağı şu anda meçhul bilinmiyor. Bunun da takipçisiyiz. Bizim bütün derdimiz Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması. Menbiç’in bir an önce terör örgütlerinden boşaltılmasıdır. Suriye halkına buraların teslim edilmesidir” dedi.


 

Bir gazetecinin “Suriyeli mültecilerin dönüşleri için neler yapılabilir?” sorusuna Erdoğan, “Anayasa komitesi çalışmalarda beklediğimiz hız yok. Temennimiz bir an önce bu komite oluşsun ki Suriye halkı kendi kararını verebilsin. Cenevre’ye alternatif olma derdinde değiliz. İşlemeyen bir Cenevre sürecine karşı işleyen bir Astana çalışmasını ortaya koyduk. Suriye’ye söz verilen yardımlar gelmemiştir. Bizim kendi bütçemizden yaptığımız harcama 35 milyar doları bulmuştur. 310 bin mülteci geri dönmüştür. Ama bizde 3,6 milyon mülteci vardı. Bu kadarı geri döndü. Geri dönüşleri hızlandırmak için barışın burada sağlamak lazım. Güvenli bölgeler oluşturalım ve burada Suriyeli kardeşlerimize kontlar yapalım diyoruz. Batı lafa gelince lafı yapıyor. Körfezde çok konuşanlar var. Para da bol silaha çok para harcanıyor. Ama buraya gelince yok” diye yanıt verdi.


 

TÜRKİYE, RUSYA VE İRAN ORTAK BİLDİRİSİ:

-ABD’nin güçlerini Suriye’den çekmesi istikrar ve güvenliği güçlendirecektir

-Suriye’nin kuzeydoğusunun güvenlik ve istikrarı için eş güdüm yapmakta mutabık kalmışlardır


 

-Suriye'de ayrılıkçı gündemlere karşı durma kararlılıklarını ifade etmişlerdir