Gökhan ARTAN/İSTANBUL, () ŞİŞLİ Belediye Başkanı Hayri İnönü,  31 Mart yerel seçimlerinde partisinin kendisini yeniden aday göstermesi halinde hedefinin 2014 seçimlerinde aldığı yüzde 61,60'lık oy oranını yüzde 65’e çıkarmak olduğunu söyledi.  İnönü, Şişli Belediyesi Eski Başkanı Mustafa Sarıgül'ün aday olduğunu belirten ve  "48 aydır bir tek gün denize dahi girmedim. Şişli'nin her sokağında vardım" sözleri üzerine  ""Neden 48 ay? Pek onu anlamadım yani 4 sene ediyor. Demek ki belediye başkanıyken belli bir süre sonra çalışmaya başlamış" dedi.

'ya açıklamalarda bulunan Hayri İnönü "Tabii 65 almak isterim. Elimden geleni yapacağım. Şişli için çalışıyoruz. Çalışacağız da. Büyük bir seçim çalışması yapmıyoruz. Benim amacım ciddi bir oy almak. Dört belediye var ise CHP'nin kazanması muhtemel birisi de Şişli’dir. İyi bir sonuç almak istiyoruz. Referandumda yüzde 72 hayır çıktı. Ölçüsel olarak söylüyorum, ciddi anlamda bir muhalefet. Şişli dediğimiz çok karışıktır. Çok farklı etnik gruplar var. Demek ki herkes birbirini seviyor. Herkes birbirine karşı eşit davranıyor. Türkiye'de başka bir ilçenin var olduğunu sanmıyorum. Biliyorsunuz farklı din gruplarından insanlar da yaşıyor. Aşağı yukarı 28 bin Ermeni vatandaşımız Şişli’de yaşıyor. 22 bine yakın Roman vatandaşımız var. Hep birlikte yaşayabilmeyi becerebilen bir yapımız var. Şişli’nin güzelliği burada" dedi.

SEÇİLDİĞİNİZ SÜRECE BURADASINIZ

Partisinin ve genel kurulun uygun görüp, seçmenin de kendisini seçmesi halinde belediye başkanlığı yapacağına vurgu yapan Hayri İnönü, "Ama bu demek değildir ki bu benim hakkım. Öyle bir hakkım yok. Burası kimsenin hakkı değil. Burayı seçen size emanet ediyor. Emanettir geri alır. İlla da 'ben burada oturacağım' diye bir şey söyleyemem. Burada süreli bir görevim var. Döndük bittikten sonra efendim benden sonra gelen 'benden iyi değildi' tekrar istiyor. Ben bunu anlamıyorum bakın bir işi görevi bitirirsiniz ondan sonra başkası yapsın dünya kadar insan var ne olacak yapamazlar mı, yaparlar tabii. Belki sizden daha iyi yapar belki de yapmazlar olabilir. Bu sonuçta süreçtir, görev işidir. Özel sektörde böyle bir şey oluyor mu? çok nadir oluyordur. Onun için benim görüşüm bu görevler geçicidir. Bu şekilde bilmek lazım. Seçildiğiniz sürece buradasınız. Eğer seçilmezseniz bir nedenden ötürü kendi işinize bakarsınız" diye konuştu.

PARLAK ŞEYLERİN ÖMRÜ KISA OLUYOR

Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü,  Şişli Belediyesi'nin eski başkanı Mustafa Sarıgül’ün geçtiğimiz günlerde yaptığı, "Şişli’nin ışığı söndü, büyüsünü kaybetti. O ışığı yakmaya geliyorum. Eskiden İstanbul’a gelen turistlerin büyük bölümü Şişli’ye gelirdi. Bir anket geçti elime, şu anda 35’inci sıraya düşmüş" şeklindeki açıklaması üzerine yaptığı değerlendirme de şunları söyledi:

"Benim görüşüm uçan paralarla çok daha yatırımlar yapabilirsiniz .Yani illa da ışık anlamında söylüyorum pırıl pırıl olmak zorunda değil. İnsanlar mesut olsunlar, birlikte yaşasınlar, fakiri, zengini birlikte yaşayabilsin. Herhangi bir kıskançlık olmasın onu sağlamamız lazım. Ben sosyal demokrat bir partinin üyesiyim o şekilde düşünmek zorundayım. Parıltı tabii güzel bir şey. Kalıcı bir şey olması lazım. Herhalde düşünce farkımız oradan kaynaklanıyor.. Biz emanetçiyiz burada. Ümit ederim partim aday gösterirse ve yeniden kazanırsam tekrar devam edeceğim. Bunlar süreli işler. Seçildiğiniz sürece burada varsınız. Seçilmediğiniz süreden sonra gidip kendi işinizi yaparsınız veya yapmazsınız. Size bağlı. Benim babam derdi 'medeni insan sıkılmaz. Her zaman yapacak bir şey bulur. Vaktini değerlendirecek bir şey bulur.' İlla belediye başkanlığı diye bir şey yok. Olmaması lazım"

TURİST SAYISININ ŞİŞLİ İLE BAĞLANTISI VARSA ÖNEMLİ BİRİSİ OLMAM LAZIM

Mustafa Sarıgül’ün Şişli’ye gelen turist sayısında gerileme olduğu söylemiyle ilgili olarak da Hayri İnönü, "Ben bilmiyorum böyle bir şey olduğunu. 2018 sanıyorum daha iyiydi. Daha önceki dönem kötüydü. Türkiye'nin turist sorunu eğer Şişli ile bağlantılıysa bilmiyorum öyle bir şey varsa. Hakikaten eğer turist sayısının düşmesinin Şişli ile bağlantısı varsa önemli birisi olmam lazım. O kadar da  değil.  Şişli’ye gelen turist İstanbul’a gelen turistin aynısı.  Şişli’ye ayrı İstanbul’a ayrı turist gelmiyor. Şişli’ye gelen ekonomik düzeyi yüksek olan turistler Şişli’ye gelip alışveriş yapıyorlar fakat alışveriş azalması benimle alakalı değil. Turistin profili değişti. Ben turizmci değilim ama biliyorum ki İstanbul'a gelen turistin profili 10 sene önceki profil değil farklı bir profilde turist geliyor. İstanbul’un 39 ilçesi var demek en sona düşmüşüz, olabilir. Biraz bana mantıklı gelmedi. Öyle diyorlarsa bir kaynakları vardır" dedi.

"Mustafa Sarıgül’ün aday olduğu yönünde yaptığı son açıklamaların hatırlatılması üzerine de Hayri İnönü, şöyle konuştu:

"Seçilme ve seçime girme hakkı olan her Türk vatandaşı istediği yere aday olabilir. Benden önceki başkan uzun süre burada belediye başkanlığı yapmış. Ondan sonra şimdi ben yapıyorum. Herkes birbirinden farklıdır tabii. Herkesin tercihleri birbirinden farklı. Birisi kırmızı halılar sermekten hoşlanır. Ben hoşlanmıyorum öyle şeylerden, eğer bir büyü olarak ışıklı, kısa süreli yatırımlar görüyorsanız o zaman tamam ama ben parlak şeylerden emin olun fazla hoşlanmıyorum. Çünkü parlak şeylerin ömrü kısa oluyor. Dünyanın parasını veriyorsunuz ondan sonra bitiyor. Uçuyor, gidiyor. Kalıcı bir şey değil. O yaptığınız şeylerle okul, kreş yapsanız yaşlılar evi yapsanız, bakın yaşlılar evimiz yok bizim. Alzheimer, bakıma muhtaç hastalar için gece kalabilecek tesislerimiz yok, bunlar çok önemli keşke olabilse. Otopark sıkıntımız var, otoparklar yapabiliriz” dedi.

DEMEK Kİ BEN BAŞKANKEN ÇALIŞMAYA BAŞLAMIŞ

Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, Sarıgül’ün, " Tam 48 aydır bir tek gün denize dahi girmedim. Şişli'nin her sokağında vardım" sözlerinin hatırlatılması üzerine  şöyle dedi:

"Neden 48 ay? Pek onu anlamadım yani 4 sene ediyor. Demek ki belediye başkanıyken belli bir süre sonra çalışmaya başlamış. Valla bunu kendisine sormak lazım. Neden 48 ay da 36 ay değil veyahut 60 ay değil. Onu kendisine sormak lazım. Çalışabilir bunda bir şey yok istediğini yapsın. Ben kimsenin ne yapacağını, ne edeceğine karışamam, karışmam da. Herkes bildiğini okur. Herkes birbirinden farklı,  bakın herkesin kendine göre farkı var. Bu koltuğa oturan şimdi benim. Benden sonra gelen benim yaptığımı yapmayacaktır veya yapacak belki, onun bileceği iş o. Belediye başkanlığı bir süreçtir. Herkes birbirinin üzerine koyar. Ben yaptım tamam, bir dönem daha yaptım en sonunda birisi gelecek. Ama birisi geldikten sonra o iyi değil, ben tekrar gelmek istiyorum. Ben katiyetle demezdim. Çünkü muhakkak benden daha iyi yapacak biri çıkabilir ileride."


(FOTOĞRAF)