Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iş gücü göçünün 50'nci yıldönümü dolasıyla düzenlenecek etkinliklere katılmak üzere Almanya'ya gitti. Erdoğan, Almanya'ya gidişi önce Ankara Esenboğa Havaalanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Başbakan Erdoğan, CHP'nin Alman vakıflarının CHP'li belediyelere yardımda bulunduğu iddialarıyla ilgili olarak kendisi hakkında gensoru önergesi vermesine ilişkin, "CHP'nin gensorularından bıktık" dedi. Başbakan Erdoğan bedelli askerlik konusunda çalışmaların devam ettiğini ve netice alacaklarını umduğunu söyledi.

Başbakan Erdoğan, bir soru üzerine 'Deprem vergileri' diye bir vergi olmadığını, sadece 1999 yılında 1 yıllık böyle bir vergi getirildiğini belirterek, "Ondan sonra bu vergi çeşitli adlarda mesela iletişim vergisi olarak dönüşmüş ve bu da AB süreci ile alakalı olarak IMF programını desteklemek ve ekonomik istikrara katkıda bulunmak üzere konulmuş olan bir vergi iletişim vergisi. İletişim vergisi aynı zamanda ekonomik istikrarın da sağlanması ile alakalıydı. Bizim dönemimizde yani 2004'ten itibaren iletişim vergisi bizim vergilerimizin arasında bir özel iletişim vergisi olarak bu süreçte yerini almıştır. Bir deprem vergisi olarak değil. Bunu bazıları sulandırıyor. Böyle bir vergi söz konusu değil bunu iyi bilelim" dedi.


CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun, milletvekili olan bir kişinin yıkılan binalara ruhsat verdiği iddiası hatırlatılınca Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:


"Millletvekilimiz olan Fatih Çiftçi arkadaşımız ile alakalı 'Yıkılan binalara ruhsat verdi' diyorsunuz. Yapı denetim kuruluşları vardır. Bunlar bizden önceki iktidarlar döneminde kurulmuştur. Yapı denetim kuruluşları projeleri onar. Projede bir sorumluluk üstlenir. Bunun yanında denetleme yükümlülüğü vardır. Onayladığı projenin uygulaması esnasında da bunları denetleme sorumluluğu yükümlülüğü vardır. Burada belediyelerinde sorumluluğu vardır. Belediyeler de bu projeler üzerinden inşaaat ruhsatlarını verir ve bunun takibini yapar. Milletvekilimizin hangi inşaatlara ruhsat verdiği vermediği bu noktada benim herhangi bir bilgim yok. Bu tür binalar varsa bunlarla ilgili olarak gerek yapı denetim kuruluşları gerekse belediye başkanlarını ortak sorumlulukları vardır. Partimin bir milletvekili olması veya olmaması bunlar hiçbirşeyi değiştirmez. Bunu söyleyen Kılıçdaroğlu aynı şekilde ülke genelinde diyelim ki geçmiş dönemlerde olan diğer depremlerde CHP'i belediyelerin olduğu yerler için acaba böyle birşeyi seslendirirmi ? Bunu ilke haline getirelim. Bu bölgede Toplu Konutlar İdaresi'nin de yaptığı konutlar var. Oralarda herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Ama yinede endişelerim var. Çünkü olay insan merkezli olarak yürüyor. Kağıt üzerinde herşey yerinde ve doğru, denetim noktasında eğer insan bunu iyi denetlemiyorsa bu tür bedel karşınıza çıkabilir. O yüzden yeni bir yasal düzenleme ile zemin etütünden tutunuz şu anda sıkıntılı olan ne kadar bina varsa burada el ele vermemiz lazım. 3 tane çıkış yolu ortaya koyuyorum. Kılıçdaroğlu'da ortaya koysun. O bu işlerden pek anlamaz. Ama anlayanları çalıştırsın. "

"CHP'NİN GENSORULARINDAN BIKTIK"

Başbakan Erdoğan, CHP tarafından hakkında Alman vakıflarının yardımda bulunduğu iddialarıyla ilgili gensoru önergesi vermesine de değinirken, "CHP'nin gensorularından bıktık. Çok sulandığı için cevaplandırmaya dahi değer vermiyorum. Ama Alman vakıflarının CHP Genel Başakanı'na kalmış olması manidardır. Alman vakıfları CHP Genel Başkanı gibi bir avukat bulmuş durumundalar. Bunu iyi düşünmeleri lazım. Başarılı bir avukat değildir. Fakat Almanya seyahatinde bu gündeme gelecektir. Benim sözüm sadece Alman vakıfları ile ilgili olmamıştır aynı zamanda kredi kuruluşlarıyla Alman Kalkınma Bankası gibi bunlar da benim ifademin için de yer almıştır. Bunların hepsi gündeme gelmiştir" diye devam etti.

BEDELLİ ASKERLİK

Son olarak bedelli askerlik konusuna değinen Başbakan Erdoğan, bu konuda eski bir çalışma bulunduğunu, süreç itibariyle tarih veremeyeceğini anlatırken, "Bizim gönlümüzde yer alan; bir an önce neticelendirip bütün içeriğini açıklamak suretiyle bu adımı atmaktır. Ama şu anda içeriğinde şu var tarihi şudur demek yanlış olur. Netice alacağımızı umuyorum " dedi.