Türkiye’de iyi şeyler oluyor... Gerçekten iyi şeyler.

15 yıldır iktidarda olan Ak Parti Hükümeti döneminde Atatürk’le ilgili bir çok değer yok edilmeye çalışılırken, ölüm yıl dönümü olan 10 Kasım’da AKP herkesi şaşırttı.

Bir çok yerden Anıtkabir’e otobüslerle insan taşırlarken, il merkezlerinde de bu güne kadar görülmediği şekilde Mustafa Kemal Atatürk’ü anma programları yapıldı.

Bu önümüzdeki seçimler için bir yatırım, bir algı operasyonu mu, yoksa bir çok şeyde olduğu gibi AKP yöneticileri daha önce yanıldı, kandırıldı mı?

İktidara geldiklerinden bu yana Atatürk’le ilgili birçok değeri yok etmek için çalışan, Türk gençliği ve gelecek için önemli mesaj veren ‘Gençliğe hitabe’nin okullarda okutulmasını devre dışı bırakmıştı.

Atatürk'ün "Ne Mutlu Türküm Diyene" sözünü devlet dairelerinden kaldıran zihniyet...

Yani yeni nesil gençler “Ey Türk Gençliği” diye başlayan ve gençliğe gelecek ile ilgili çok ciddi mesajlar veren  Gençliğe Hitabe'yi öğrenmeden yetiştirilmeye başlanmıştı.

Bununla birlikte ‘İnançlı gençlik’ tanımlamasıyla dini mesajlara dikkat çekilerek, bir nevi Atatürk düşmanlığı bile belirli kesimlerde körüklenmeye başlamıştı. Bu tabi ki hala var. Bu cemaatler ve tarikatlar bunu hala yapıyor. Gücünü ise iktidardan alıyor.


Ne yazık ki FETÖ/PYD terör örgütü de iktidar desteği ile devletin önemli kademelerine, Cumhurbaşkanı yaverliğine kadar verilen tavizlerle gelmedi mi?

Türkiye’nin Atatürk’ün dediği gibi ileri medeniyetler seviyesine ulaşması yerine FETÖ gibi kalpazanlara verilen fırsatla 15 Temmuz kalkışmasını yaşadı...

Bunun yollarını yapan kim... İktidarı ellerinde bulunduranlar.

Şimdi bunlar konuşulurken, FETÖ 40 yıllık bir yapı deniliyor.

Evet FETÖ 40 yıllık yapı olabilir. Ama hiç bir zaman devleti AKP dönemindeki gibi askeri, istihbarat, ekonomi, eğitim, emniyet alanlarında ele geçirip işlem yapamamıştı...

Ama yine de her şeyde bir hayır vardır...


Bu bile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın gerçeği görmesini sağladı.

Kandırıldı, aldatıldı ama olsun...

Herkes kandırılıp aldatılabilir (!)... Tabi bu devletin başındakiler olursa tedavisi olmayan yaralar açabilir.!..

İşte bunların durumu, arkasından gelen cemaatler, yani şu anda hükümetle ilişkilerini sürdürenler, onlarda ileride aynı şekilde ‘ganimet’ için kapışacaklar.

Ama bizi umutlandıran, Atütürk’ün doğum gününde değil ölüm yıl dönümünde de olsa gerçekleri görmüş olmalarıdır. Bu ülkede yaşayan herkes, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü tanımalı bilmeli...

Günün Sözü:
10 Kasım 1938 Atatürk'ün öldüğü gün değil, yeniden kalbimizde doğduğu gündür..